JÜLİDE SARIEROĞLU (Ankara) - Sunumunuz için çok teşekkür ediyorum.

Aslında birçok arkadaşımızın değindiği hususlarla ilgili notlarım vardı, onları atlayarak, sadece bu anketle ilgili her ne kadar kafamız karışsa da her iki anketteki rakamların boyutlarıyla ilgili kendi adıma şu sonucu çıkardım: Gerçekten dünya açısından bu ciddi bir problem, bütün ülkelerin de bu konuyla ilgili çok daha fazla çaba sarf etmesine ihtiyaç var, daha fazla tecrübe paylaşımına ihtiyaç var. Bu anlamda rakamlarla ilgili o kafamı karıştıran hususlara değinmeyeceğim. Sadece cinsel istismar, kötü muamele ya da şiddet olayları yaşandıktan sonraki boyutla ilgili birkaç tane sorum olacak. Özellikle kötü muamele ve şiddetin önlenmesi anlamında yapılması gerekenler çok önemli. Bunlarda ilk önceliği de kurumlar arası iş birliği ve koordinasyon oluşturuyor. Diğer taraftan bu vakaların yaşanmasında bu ilk müdahale ekibinin bakış açısı, onların konuyla ilgili yapacakları çalışmaların da çok önemli olduğunu düşünüyorum kriz ekibinin. Bu anlamda dünya uygulamaları içerisinde somut bir model var mı? Kötü muamele ve şiddetin önlenmesi kapsamında kurumlar arası koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması açısından ya da ilk müdahale, kriz ekiplerinin çalışma modelleri açısından; bunlarla ilgili deneyimler hakkında bize bilgi verebilir misiniz? Bu anlamda ülkemiz açısından faydalı olacağını düşünüyorum.

Diğer taraftan ben bu Komisyonumuza gelen birçok akademisyenimize, konuşmacı, uzmana sordum bu kimyasal katrasyonla ilgili, Dünya Sağlık Örgütünün ben görüşünü merak ediyorum. Bununla ilgili dünya uygulamaları nelerdir? Kimyasal kastrasyon, bu sanıklarla ilgili, şiddet uygulayan, tecavüz uygulayan hem kadın anlamında hem çocuk anlamında, bunlarla ilgili dünyadaki uygulamalar ve Dünya Sağlık Örgütünün bu konudaki bakış açısını merak ediyorum. Bununla ilgili bilgi verebilir misiniz?

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz.