| Komisyon Adı | : | İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONU |
| Konu | : | Hükümlü ve Tutuklu Alt Komisyonunun Tekirdağ Ceza İnfaz Kurumları İnceleme Raporlarına ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 09 .06.2016 |
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Şimdi, bu, komisyonlara üye görevlendirmeyle ilgili, 24'üncü Dönem şunu yaşadık: Eğer ben uygun değilsem komisyona yerime gidecek diğer milletvekili arkadaş bildiriliyordu ve komisyon onu görevlendiriyordu ve bir sıkıntı olmadı, bu, tartışma konusunu bile olmadı yani gündeme gelmedi ama ne hikmetse, bu dönemde bu sorunu biz yaşıyoruz. Hatta, birinde ne oldu? Arkadaşlarla konuşulunca "Görevlendirme olmadığı için masraflar ancak kendi cebinden olursa gelinebilir." şeklinde bana bilgiler geldi. Bu, doğru bir uygulama değil dedim, bu konuda sizin bilginiz olsun Değerli Başkanım, yani, milletvekili arkadaşımız, üye olan gelemeyebilir komisyona ama yerine gelebilecek milletvekili arkadaşına bildirir, o görevlendirmeyle o milletvekilinin masrafı görevlendirme nedeniyle Meclisten karşılanmış olur. Yani, bu mağduriyeti gidermenizi istirham ediyorum. Böyle sıkıntılar yaşanıyor.
BAŞKAN - Bu konuyla ilgili hassasiyetinize katılıyorum. Ben de aynı kanaatteyim ve bu konuda da bana gelen taleplere de cevap vermeye çalışıyorum ama hatırladığım kadarıyla, o bahsettiğiniz örnek artı katılımdı. Artı katılımda...
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yok, artı katılımda olmaz yani üye anlamında.
BAŞKAN - Hayır, ben arkadaşlarımızın talebi olduğu zaman hatırlarsanız bu konuda bile yardımcı olmaya çalıştım, yine, Meclis Başkanına yazdık ama bu durumda sorun olabiliyor. Yani, kişinin kendi masraflarını ödemesi gibi bir durum belki söz konusu olabilir.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Artı olursa kendisi öder, dediğiniz doğru.
BAŞKAN - Ama bunun dışında ben de aynı hassasiyeti paylaşıyorum.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Peki, teşekkür ederim o hassasiyetiniz için.
İkinci bir konu, Sayın Metiner'in tutuklularla ilgili veya mahkûmlarla ilgili, özel hastane açılmasıyla ilgili... Evet, böyle bir şey varsa iyi bir gelişme ama şunu göz önünde bulundurmak lazım: Yani, cezaevinde bulunan mahkûm ve tutukluların tedavisine özgü ayrı bir mekânda, cezaevinin dışında farklı bir yerde hastane açmak... Biz buradaki mahkûm veya tutuklunun sağlığa erişim hakkını engelleyemeyiz. Bunun pratik uygulamasını -yanılıyorsam Sayın Metiner beni düzeltsinler lütfen- birlikte 24'üncü Dönem, yanılmıyorsam ya Almanya'ya veya Roma'ya gittiğimizde...
MEHMET METİNER (İstanbul) - Ben hiç gelmedim.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Öyle mi? Özür diliyorum o zaman, sanki birlikteydik ama.
MEHMET METİNER (İstanbul) - Ben buraya not aldım, kendisi gitmiş, ben gitmemişim.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ama Komisyon üyesi olarak gitmiştik Sayın Metiner.
MEHMET METİNER (İstanbul) - Vallahi, ben Komisyon Başkanı olarak gidemedim.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ve orada Ayhan Sefer Üstün Bey'in başkanlığında gitmiştik biz. Şimdi, Roma'daki ve Almanya'dakinde şuydu değerli arkadaşlar: Cezaevinin bir bölümünde hastane vardı, o cezaevinin bir bölümündeki hastane ameliyat dahi yapabiliyordu. Çünkü neden bu? Yani, farklı bir mekânda eğer hastaneyi yaparsak o ameliyata, doktora erişimde, ani müdahalelerde vesairelerde sıkıntı yaşanabiliyor. Mesela, bugün gerek Ankara gerek İstanbul gerek Adana, yani, bu şekilde çok büyük olan cezaevlerinde, onun bir bölümünde gayet rahat bu şekilde, yani ameliyathane dâhil olmak üzere tam tedavi üniteleri açılmıştı, o yapılabilir. Eğer biz farklı bir yerde hastane açarsak orada hasta tutuklu veya mahkûmun cezaevine gidişi, gelişi, sevki, kontrol zincirinde sıkıntılar yaşayabiliriz. Yani, böyle bir hususta bunun göz önüne alınmasında yarar var.
Teşekkür ediyorum.