| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 17.07.2021 |
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Geçen yıl pandemi sürecinin başlangıcında 24 Mart 2020 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi bir yasayı kabul etti. Kabul edilen bu yasaya göre, 24 Mart 2020 tarihine kadar karşılıksız çıkmış olan çeklerden dolayı hükmedilmiş olan adli para cezasının hapis cezasına dönüşmüş olmasından kaynaklı mahkûmiyetin, o cezanın infazının ertelenmesi kabul edildi. Ancak bir şart konuldu, bu şart -o kişiler o an itibarıyla cezaevinde olabilir- tahliye tarihinden itibaren üç ay içerisinde çekin ödenmemiş olan kısmının onda 1'inin ödenmesi, kalan kısmının da üç aylık sürenin bitiminden itibaren ikişer aylık, iki ayda bir 1 taksit ödemek suretiyle 15 taksitte ödenmesi esası getirildi. Daha sonra bu düzenlemenin gerçekçi olmadığı anlaşıldı ve bu süre, üç aylık süre bir yıla uzatıldı ve bir yılı takiben -o yüzde 10'luk bedel bir yılda ödenecek- kalan kısım da bir yıllık sürenin bitiminden itibaren yine iki ayda bir 1 taksit ödemek suretiyle 15 taksitte ödenecekti. O tarihten bugüne bu ertelemenin herhangi bir işe yaramadığı görüldü ve şimdi görüşmekte olduğumuz bu 17'nci madde düzenlemesi getirildi. Bu maddeyle tarih biraz daha bugüne doğru yaklaştırılarak 30 Nisan 2021 tarihi itibarıyla karşılıksız çıkmış olan ve mahkûmiyete dönüşmüş olan çeklerden dolayı yine bir mahkûmiyetin, cezanın ertelenmesi yönüne gidiliyor. Buna göre, 30 Haziran 2022 tarihine kadar çekin ödenmemiş olan kısmının onda 1'i yine ödenecek, kalan kısım da yine 15 eşit taksitte ödenecek.
Değerli milletvekilleri, görüldü ki 2 kez yapılan erteleme hiçbir işe yaramadı ve yeniden bir ertelemeye gidiliyor. Ben size buradan inanarak söylüyorum: 30 Haziran 2022 tarihine kadar bu yine bir işe yaramayacak ve muhtemelen o tarih geldiğinde tekrar yeniden bir erteleme yoluna gidilecek veya başka bir şey yapılacak.
Değerli milletvekilleri, yanılgı şurada: Bu kişiler, çeki karşılıksız çıkanlar, bakın, karşılıksız çek düzenleyenler demiyorum. Ticari hayatta insanlar bile bile çeki karşılıksız düzenlemezler çünkü hapis cezası var. Eğer zamanında bunu ödeyemezse hapse girecek, kimse hapse girmeyi göze alarak çek düzenlemez, arada kötü niyetli kişiler olabilir ama bu çek kullanan büyük bir kitleyi ilzam etmez.
Niye insanların çekleri karşılıksız çıkıyor? Ekonomik kriz nedeniyle devletten alacağını alamıyor, belediyelerden alacağını alamıyor ya da alacaklı olduğu şirket konkordato yoluna gidiyor, bir şekilde alamıyor. Bu şekilde çok ciddi firmalar batmış durumda. Daha önceki konuşmalarımda örnekler verdim size. Paris'te Eyfel Kulesi'nin yanında çocuk parkı yapan ve Türkiye'de belki yüzlerce çocuk parkı yapmış olan bir şirket sahibi, bazı belediyelerin alacaklarını ödememesi nedeniyle çeklerini ödeyemez duruma düştü ve şimdi cezaevinde veya tekrar cezaevine girecek. Hastanelere mal teslim eden bir vatandaşımız hastanelerin ödeme zamanında ödeme yapmaması nedeniyle yine tefecinin eline düşüyor ve çeklerini ödeyemiyor, bunları çoğaltabiliriz.
Değerli milletvekilleri, şimdi arka planda şu var: "Ya, çek bir güven aracı; olur mu, ödesin yoksa bunlar dolandırıcı." Peki, geçen seneki İnfaz Yasası'yla dolandırıcıları affettiniz ama yani piyasayı 100 milyon lira dolandırmış olan bir kişi, bir gece bile cezaevine girmeden cezalardan kurtuldu. 100 milyon lira değil, 100 bin lira çekini ödeyemeyen kimse ise şimdi -âdeta devlet alacaklının yerine geçmiş durumda- "Bunu öde, ödemezsen seni hapse atacağım." gibi bir tehditle karşı karşıya, kanun zoruyla kendisi ödemeye zorlanıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, erteleme çözüm değil. Bu insanlar, yürekleri ağızlarında yaşıyorlar; bu insanlar, zaman zaman beni arıyorlar "Acaba bu hafta sonu polis eve gelip beni hapse götürür koyar mı? Küçük çocuğum var, ben o çocuğumu ne yaparım? Ne olur, Akif Bey, bana bir çare önerin, bir şey yapın. Orada acaba bir umut var mı? Bir şey olacak mı?" Bu insanların mahkûmiyeti var. Mahkûmiyeti olan insana kimse çek vermez, kimse iş vermez, kolay bir şey değil bu. "Git, hayatını kur, para kazan, bunu öde." diyorsunuz. Arkadaşlar, dolandırıcıyı affetmemiş olsaydınız bunun bir makuliyeti vardı ama dolandırıcıyı affettiğiniz anda, bu insanları ayrı bir kefeye koymanın hiçbir anlamı yok.
Bakın, hiçbir Avrupa Birliği ülkesinde karşılıksız çıkan çek nedeniyle hapse dönüşen bir ceza yok, hiçbir Avrupa Birliği ülkesinde yok. Bizim Anayasa'mız da 38'inci maddesinde ekonomik suça ekonomik ceza ilkesi benimsenmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bitirebilir miyim Sayın Başkan?
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bu, tarafı olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 4 no.lu Protokolü'nün 1'inci maddesi hükmünün gereğidir aynı zamanda. Hiç kimse, sözleşmeden doğan bir borcu yerine getirmemiş olmaktan dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz; kural bu.
Bakın, 2001'de Türkiye, büyük bir anayasa reformu yaptı; Meclisteki tüm siyasi partilerin katılımıyla, uzlaşmasıyla yaptı bunu ve Anayasa'nın 38'inci maddesinde de ekonomik suça ekonomik ceza ilkesini benimsedi. 2012-2016 döneminde bu hapis cezası kaldırıldı. O zaman bütün partilerin mutabakatıyla kaldırıldı bu. Sonra rüzgârlar başka yerden esti, tekrar bu ceza geldi. En çok karşılıksız çek hangi yılda var biliyor musunuz? Cezanın olduğu, hapis cezasının olduğu 2009 yılında. Neden? Ekonomik kriz yılı. Ekonomik kriz varsa insanlar çeklerini ödeyemiyor, işler yolundaysa insanlar çeklerini ödüyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bu düzenlemeyle bu vatandaşlarımıza bir çözüm yaratmak istiyoruz. Gerçek çözüm, bu cezanın tamamen yasalarımızdan çıkarılmasıdır. Bu yöndeki kanun teklifimiz de Türkiye Büyük Millet Meclisinde beklemektedir.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)