| Konu: | YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 55 |
| Tarih: | 22.01.2013 |
ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Sayın Başkanım, değerli milletvekillerimiz; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nı görüşüyoruz.
Millî Eğitim ve YÖK'le ilgili yasaların anlayış birliği ve uzlaşmayla çıkması büyük önem taşımaktadır. Eğitim doğru yapılmalı, yetişmiş insan gücü isabetle planlanmalıdır.
Komisyon raporu ne diyor? Komisyon raporunda şu hususlar çok doğru bir şekilde vurgulanmış:
"Üniversite açılmasına karar verilirken belirlenen kriterlerin neler olduğu konusunda tereddütler bulunmaktadır. Hâlihazırda kurulu bulunan üniversitelerdeki kontenjanların doldurulamamasına rağmen, yeni üniversitelerin kurulması için tasarı getirilmesi uygun düşmemektedir." Bunu komisyonumuz söylüyor, raporda da var.
"Öncelikle açılmış bulunan üniversitelerin kontenjanlarının doldurulması daha uygun olacaktır." Komisyon söylüyor, komisyonun değerli üyeleri burada.
"Nitekim mevcut üniversitelerde kontenjanları dolmayan bölümlerin ağırlıklı kısımlarını sosyal bilimlerin oluşturduğu görülmektedir." Komisyonumuz söylüyor.
"Böyle bir tablo karşısında sosyal bilimler ağırlıklı bir üniversite açılmak isteniyorsa bunun ciddi bir hazırlık ve planlamaya bağlı olarak yapılması uygun olacaktır." Sipariş gelmiş, Komisyon ancak bunları söylüyor.
"Üniversite kurulurken, fakülte veya bölümler açılırken öğretim üyesi ihtiyacının dikkate alınması gereklidir. Öğretim üyesi ihtiyacı dikkate alınmadan birimler açılması durumunda öğretim üyesinin yetiştirilmesi de engellenmiş olur. Bu nedenle üniversite açılmasının ciddi bir planlamaya bağlanması ve ihtiyaçların gözetilerek yapılması uygun olacaktır." Komisyonu ve Sayın Başkanı gönülden duygularla kutluyorum.
Gerçekten de yeni bir üniversiteyi açıyoruz, "Sosyal Bilimler Üniversitesi." Nerede açıyoruz? Ankara'da. Büyükşehirlerde yeni üniversite açılmasına ne ölçüde ihtiyaç var? İstanbul'da vize söz konusu ediliyor bizzat Sayın Başbakanımız tarafından. Ankara taşıyamayacağı kadar ağır yük altına giriyor, yeni binlerce üniversite öğrencisinin katılımıyla bu daha da ağırlaşacak. Büyük merkezler taşıyamayacağı yükün altına girerken küçük merkezler de kan kaybına uğruyor. Buna hakkımız yok.
Çankırı Üniversitesi çok önemli projeler hazırlamış durumda. Özellikle herbal nitelikli tedavilerle kanseri önleyecek çözümler üretiyor, onun çalışması içinde ama ödenekleri yok. Batman Üniversitesi gelişemiyor. Hakkâri Üniversitesi ilan veriyor, ya nitelikli aday bulamıyor öğretim üyesi yetiştirilmek üzere ya da hiç başvuru yok. Bayburt Üniversitesi bir sürü sorunla karşı karşıya. Yurt sorunları sürekli çözüm bekliyor, çözümler erteleniyor. Bu durumda Ankara'ya yeni üniversite kuruluyor. Ankara'da gurur kaynağı üniversitelerimiz var. Dünyanın ilk 500 üniversitesi sıralamasına Ankara Üniversitesi 4 defa girmiş, ODTÜ 4 defa girmiş, Hacettepe'yle Gazi 3'er defa girmişler, Bilkent 2 defa girmiş. Ankara'da üniversite mi yok? Siyasal var, Hukuk var, Dil tarih var, İlahiyat var, Fen edebiyat var; var oğlu var. Yeni bir üniversite için niye Ankara seçiliyor? Taşra üniversitelerinin sayısız altyapı sorunları var, geliştirme ödenekleri yetersiz ve dengesiz. Bütün bu sorunlara rağmen Ankara'da sosyal bilimler üniversitesinin arsası nerede? Hangi binalarda bu üniversite kurulacak? Sosyal ve beşeri bilimler fakültesinin isim babası kim? Bir de öyle bir fakülte kuruluyor, sosyal ve beşiri bilimler fakültesi.
(AK PARTİ sıralarından "beşeri? beşeri?" sesleri)
Efendim? "Beşeri" mi? Ben "Beşiri" okudum değil mi? Bilerek okudum arkadaşlar, siz de bunu bileceksiniz günü geldiğinde.
Değerli arkadaşlar, bu üniversite kurulacaksa acele edilmemeli. Gerçekten ülkemizin tematik üniversitelere ihtiyacı var; yerine göre, coğrafi ortamına göre, gelişme potansiyeline göre, taşıdığı niteliklere göre ama Ankara'da sosyal bilimler üniversitesine ihtiyaç yok.
Süleyman Demirel Üniversitesi eski rektörümüz değerli Metin Lütfi Baydar'ın önergesinde yer aldığı gibi bazı tematik üniversiteler önerildiği yerlerde kurulursa ülkemizin ve ulusumuzun yararına sonuçlar doğuracaktır. O bakımdan, rastgele, birinin arzusu, hevesi doğrultusunda üniversite kurulması yanlıştır. Hangi dost için hangi post hazırlanıyor? Tam bir sipariş üniversite. Birkaç dost için birkaç post hazırlanıyor. Buna bu Meclisin hakkı yok. Bu Meclis ulufe dağıtan bir meclis değildir, şahsa yönelik sipariş bağlanan bir meclis hiçbir şekilde değildir, olamaz.
Değerli arkadaşlarım, sayın milletvekillerimiz; Millî Eğitim Bakanlığı birtakım kararlar alıyor. Bu kararlardan isabetli olanlarda sebat etmek kararlılıktır ama yanlışlarda ısrar etmek inattır. Bu yanlışlardan birisi, ilk ve ortaöğretim kurumlarında serbest kıyafet uygulamasıdır. Pek çok kişiyle karşılaşıyorum, yakınmalarına tanık oluyorum. Benim eski mesleğimden ötürü "Sayın Valim, benim çocuğum diğer varlıklı ailelerin çocukları karşısında güç durumda kalıyor. Biz veliler olarak, ebeveynler olarak eziliyoruz." diyor. Her gün bir marka, her gün bir kıyafet giyebilen ailelerin çocukları var -Allah daha çok versin diyelim- ama mali durumu yeterli olmayan ailelerin sorunlarına sosyal yardımlaşma dayanışma vakıfları çözüm getiremez. Ayrıca, okulların aidiyet duygusunu sarsamayız. Her öğrenci kendi okuluyla gurur duymalı, üniformasıyla ya da okul kıyafetiyle, okul yönetiminin velilerle belirlediği kıyafetlerle övünebilmeli. Sayın Bakanımız, lütfen, bu serbest kıyafet uygulamasından vazgeçmeli, sayın milletvekillerimiz Bakanlığı bu yönde zorlamalıdırlar, halkın sesine kulak verilmelidir. Hiç kimse, milletimiz sizden bunu istemedi. Bu, birilerinin keyfî bir dayatmasıdır, bundan vazgeçilmelidir, tıpkı öğretmeni horlamaktan, dışlamaktan vazgeçilmesi gerektiği gibi.
Ayrıca, nüfusu 500 binden aşağı yerlerde fen lisesi kurulmayacakmış. Her yerde üniversite var, fen lisesi kurulmayacak. Bu ne mantıktır arkadaşlar? Yani, nüfusu 30 bin olan yerde, 50 bin olan yerde üstün yetenekli bir çocuk, zeki bir çocuk çıkamaz mı? Bu teşvik edilmemeli mi? O bakımdan, bu karar da yanlış kararlardan biridir.
Uygulamaları doğru olan yaklaşımlara teşebbüs edenlere başarılar diliyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.