| Konu: | Ahmet Deniz Bölükbaşı'nın ölüm yıl dönümüne, Merkez Bankası Başkanının görevden alınmasının piyasaları negatif yönde etkilediğine, Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında coronavirüs tedbirlerine uyulmadığına, atama bekleyen engelli öğretmen adaylarının sorunlarına, Balıkesir'in Balya ilçesindeki zehirli maden atıkları ile Bandırma'ya kurulacak organize sanayi bölgesiyle ilgili bilgi almak istediğine ve Simav Çayı'ndaki kirliliğe ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 23.03.2021 |
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bundan iki gün evvel -21 Mart 2018- Türk hariciyesinin kıymetli mensuplarından eski Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Sayın Ahmet Deniz Bölükbaşı'nın ölüm yıl dönümüydü. Bu vesileyle kendisini rahmetle yâd ediyoruz, ruhu şad olsun.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanı Erdoğan dört buçuk ay önce atadığı Merkez Bankası Başkanını bir gece yarısı operasyonuyla aniden görevden alarak piyasaları negatif yönde hızlandırmıştır. Döviz yükseldi, Türk lirası değer kaybetti, altın fırladı, borsa çakıldı, 2 kere de borsada işlem durdu. Özerk olması gereken ve görev süreleri beş yıl olan Merkez Bankası Başkanlığına sadece yirmi ay içerisinde 4'üncü kez atama yapan Sayın Erdoğan piyasaların güvenini kırdı, ekonomiyi de tepetaklak yaptı. Oysaki ekonomideki en önemli parametre güvendir. Ekonominin güvensiz olduğu bir ortamda yabancı yatırımcıyı ülkenize çekemezsiniz, çekemediğiniz gibi var olanı da kaçırırsınız; dalgalı dolar kuru, artan enflasyon ve yüksek faizle yerli üretici de üretim yapamaz hâle gelir. Milletimiz fakirleşmeye devam ederken artan dolar kurunu önceden haber alan Beştepe'ye yakın milyarderler ise servetlerine servet kattı cuma akşamı. Türk milleti Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte fakirleşmeye devam ederken birileri ısrarla zenginleşmeyi devam ettiriyor.
Coronavirüs salgını nedeniyle geçtiğimiz yıl yapılamayan Nevruz kutlamaları bu yıl sanki pandemi bitmiş gibi Diyarbakır'da yeniden kutlandı. Nevruz kutlamalarına katılan vatandaşlar alana girdikten sonra tedbirleri hiçe saydılar, sosyal mesafeyi sıfıra indirdiler ve çoğunun maske takmadığı görüldü.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Devam edin.
Buyurun.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Eczanede mesafeyi koruyarak çay içen 3 kadın eczacı hakkında tutanak tutup ceza yazılırken tıpkı AK PARTİ kongrelerinde olduğu gibi Diyarbakır Meydanı'nda da hiçe sayılan tedbirlere hiçbir yaptırım uygulanmamıştır.
KPSS'ye girmiş ve hâlâ atama bekleyen engelli öğretmen adaylarından neredeyse her gün mail veya telefon alıyoruz. "Pandemi nedeniyle sınavımız gecikmeli yapıldı ve bir atama döneminden mahrum bırakıldık. 2.500 kişilik kadro talebimize 500 kişilik bir atamayla cevap verdiler, birçoğumuz mağdur olduk." diyorlar. "Şimdi, haziran ayında yapılacak olan atamayı bekliyoruz." diye devam ediyorlar ancak şimdi bu atamanın da yapılıp yapılmayacağına dair duyumlar geliyor. Buradan Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'a sormak istiyorum: Engelli öğretmen adaylarımız sadece atanmak, işlerini yapmak, genç fidanlar yetiştirmek istiyorlar. Bu konuda neden mağdur ediliyorlar? Tekrar atamalarını yapacak mısınız yoksa onları mağdur etmeye devam mı edeceksiniz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın.
Buyurun.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Başkanım, son olarak Balıkesir'den söz etmek istiyorum.
Fransız şirket tarafından 1800'lü yılların sonunda çalıştırılmaya başlanılan Balya madenlerinden geriye kalan yetmiş yıllık kurşun ve çinko atığı yüz yıldır Balya ilçesinde doğa tahribatına, toplu balık ölümlerine neden oluyor; kaderine terk edilen atıklar aynı yerde duruyor. Maden 1940'ta Bakanlar Kurulu kararıyla devletleştirildi. İddiaya göre Fransız şirketi Balya'dan çıkardığı 400 bin ton madeni satarken bölgede yaklaşık 4 milyon ton zehirli atık bıraktı. Bu atığın Çin'e satılmasının da söz konusu olduğu söyleniyor. Buradan sormak istiyoruz: Bu konuda net bir bilgi var mıdır? Bu atıklar Çin'e mi yoksa başka bir ülkeye mi satılacak? Yoksa doğayı, çevreyi, insanları zehirlemeye devam mı edecek?
Bandırma'da kurulması planlanan organize sanayi bölgesinin 2 milyon 200 bin metrekareden başlayarak 40 milyon metrekareye kadar genişlemesi planlanıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi lütfen.
Buyurun.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Ancak OSB ile ilgili Bandırmalıların sıkıntısı var. O da şu: "Bir bölgede yapılacak çalışmalar şekillendirilmeden önce planlanan yatırımlar ya da planlar hakkında bölge halkının görüşleri sorulup insanların bu konuda detaylı bilgilendirilmesi gerekmez mi? Hangi tarım arazileri kaybedilecek? Bölge ne kadar göç alacak bilmek istiyoruz?" diyorlar.
Son olarak Simav Çayı'ndan söz ederek konuşmamı tamamlamak istiyorum. Eskiden Simav Çayı suyuyla tarla da sulanıyordu, şimdi ise çayın suyu ürünleri yakıyor, kokudan bölgede camlar açılamıyor, balıklar ölüyor. Simav Çayı çay olmaktan çıkmış, bataklık hâline dönüşmüş durumda. Çayda kirlilik ortada, bunu görmemek mümkün değil, çayın dibi gözükmüyor. Bu konularda Balıkesirliler seslerinin duyurulmasını istiyorlar.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Yüce Parlamentoyu saygıyla selamlıyorum.