GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP GRUBU ÖNERİSİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:53
Tarih:16.01.2013

MEHMET ERDEM (Aydın) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; MHP Grubunun, pamuk tarımı ve pamuk üreticilerinin sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla verdiği Meclis araştırma önergesinin bugünkü Genel Kurul birleşiminde görüşülmesi üzerine, AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın sözüyle sözlerime başlamak istiyorum. Sayın Başbakanımız "Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye'yi kalkındırmamız mümkün değildir." diye bunu defalarca ifade etmiştir ve ben bu sözün bir kez daha burada hatırlatılmasını önemli buluyorum.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın hedefi, gelişen tarımın büyüyen Türkiye'ye damgasını vurmasıdır ve dünyada markalaşmış tarım ve gıda ürünleriyle varlığını sürekli geliştiren bir Türkiye hedefi vardır Bakanlığımızın.

Ülkemiz, tarımsal ekonomik büyüklük itibarıyla 2002 yılında dünyada 11'inci, Avrupa'da 4'üncü sırada iken, bugün dünyanın 7'nci, Avrupa'nın 1'inci ülkesi hâline gelmiştir. Tarım sektörü son sekiz yılın yedisinde büyüyerek son elli iki yılın en istikrarlı dönemini yakalamıştır.

2002'de yıllık 23,7 milyar dolar olan tarımsal millî gelirimiz, 2011 yılında 62 milyar dolara ulaşmış, 2012'de bu rakam daha da yükselmiştir. Evet, tarım sektörünün büyüdüğünü gösteren en önemli rakamlardan bir tanesi, nereden nereye geldik.

2002 yılında yüzde 59 olan tarımsal kredi faiz oranları -çiftçimizin istifade ettiği bu tarımsal faiz oranları- düşmüş ve 2012 yılında sıfırla 7,5 arasında uygulanmış ve çiftçimiz daha ucuz maliyetli kredi imkânına AK PARTİ döneminde kavuşmuştur. Ziraat Bankası ve tarım kredi kooperatifleri tarafından kullandırılan kredilerin bakiyesi 2002'de 529 milyon lira iken 2011'de bu rakam 22,3 milyar liraya ulaşmıştır.

Pamuk, ilimiz Aydın'ın ve ülkemizin çeşitli yerlerinde üretilen en önemli tarımsal ürünlerimizden, stratejik ürünlerimizden bir tanesidir ve geçmişte halkımız, vatandaşlarımız, milletimiz, üreticilerimiz "beyaz altın" ifadesiyle pamuğu isimlendirmişler. Tekstilin, yağ sektörünün ve hayvan yemi üretiminin vazgeçilmez ürünü olan pamuk, ülkemizde ve dünyada yaygın olarak üretilen en önemli tarımsal ürünler arasında yer almaktadır.

Türkiye, 2010 değerlerine göre, dünya pamuk üretiminde 8'inci sırada, pamuk veriminde ise 3'üncü sıradadır. Türk tarımında önemli bir yere sahip olan pamuk üretimi yaklaşık 74 bin üretici tarafından yapılmaktadır. Türkiye'de 2012'de yaklaşık 501 bin hektar alanda 2 milyon 320 bin ton kütlü pamuk üretimi gerçekleşmiştir. 2002-2009 yılları arasında pamuk ekim alanlarında düşüşler yaşanmıştır. Pamuk ekim alanında, 2010 yılına göre, 2011 yılında da yüzde 13'lük bir artış söz konusudur. Özellikle 2010 yılında pamuk fiyatlarının dünyada ve ülkemizde yükselmesi ve iyi gelir getirmesi bu artışı sağlamıştır.

2002 ve 2009 yılları arasında pamuk ekim alanlarında düşüşler yaşanmasına rağmen pamuk veriminde yükselmeler kaydedilmiştir. 2002 yılında 350 kilogram/dekar olarak gerçekleşen kütlü pamuk verimi, 2011 yılında 476 kilogram/dekar olarak gerçekleşmiştir. Destekleme uygulamalarıyla 2009 yılında 1 milyon 725 bin ton olarak gerçekleşen kütlü pamuk üretimi, 2011 yılında, 2009 yılına göre yüzde 50'lik bir artışla 2 milyon 580 bin ton kütlü pamuk olarak gerçekleşmiştir. 2012 yılında, 2009'a göre yaklaşık yüzde 34'lük bir artış söz konusu, 2 milyon 320 bin ton olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.

Evet, pamuk fiyatları: Bu konuda da eleştiriler oldu; doğrudur, pamuk fiyatlarında bir düşüş söz konusudur ama bu düşüş dünya piyasalarıyla bağlantılıdır. 90'lı yılların başından itibaren dünya pamuk fiyatlarında ciddi düşüşler yaşanmıştır. Özellikle 1994-1995 sezonunda pamuk fiyatları hızlı bir düşüş trendine girmiştir. Fiyatlardaki hızlı gerilemenin ardında yatan nedenlerden bir tanesi, verim artışına paralel olarak artan pamuk üretimine karşılık pamuk tüketiminin aynı oranda artmaması ve dünya stoklarında yaşanan artışlardır ve bu elbette  Türkiye'mizi de etkilemektedir. Tabii 2009 yılından sonra yaşanan bazı olumsuzluklar, Çin'de yaşanan sel, kuraklık felaketleri, Pakistan'da yaşanan sel felaketi ve Hindistan'da yaşanan sel felaketi sebebiyle 2010 yılında, bu 2009 yılından sonraki üretimde fiyatların yükselmesi üretim miktarlarının azalması sebebiyle söz konusu olmuş ve bu fiyatların yükselmesi ülkemizde de hissedilmiştir ki, pamuk üretimine yöneliş söz konusudur. Tabii, ülkemizde tekstil sanayisinin gelişimiyle birlikte pamuk ithalatımızın her geçen yıl arttığı göz önüne alınarak üretiminin artırılması nihai hedef olarak Bakanlığımız tarafından ve Hükûmetimiz tarafından belirlenmiştir ve pamuğa destek noktasında prim desteği artırılarak devam etmiştir. 1998 yılından beri pamuğa verilen destek miktarlarına baktığımızda, bir artış söz konusu ama özellikle 2002 yılında, pamuğa sadece 8,5 kuruş destek verilirken bugün pamuğa verilen destek AK PARTİ Hükûmeti tarafından 46 kuruşa yükseltilmiştir. Bu, önemli bir artıştır, yaklaşık 5 kat, pamuğa verilen destek artırılmıştır.

Tarım Bakanlığımızın Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli çerçevesinde 30 tarım havzası belirlenmiş ve 13 havzada pamuk üretimi destekleme kararı alınmıştır. 2012 yılında 2011 yılı kütlü pamuk ürünü için 74.486 çiftçimize, üreticimize 1 milyar 120 milyon Türk lirası fark ödemesi, prim desteği verilmiştir.

Yine iktidarımız döneminde, ilk defa mazota destek verilmiş ve 2012 yılı için mazot desteği ve artı gübre desteği olarak 12,7 Türk lirası, dekar başına destek verilmektedir pamuk üreticimize.

Evet, bunun yanında, toprak analizi desteği ve kırsal kalkınma yatırımlarıyla ilgili makine, ekipman, ekim ve hasat makineleri desteği ve yine Tarım Sigortaları Kanunu çerçevesinde tarım sigortası desteği pamuk üreticimize verilmektedir. Ulusal Pamuk Konseyi bizim iktidarımız zamanında kurulmuştur. Tabii, üretici birlikleri olan TARİŞ, ANTBİRLİK, ÇUKOBİRLİK devletin bu kadar desteğine rağmen ve geçmişte âdeta kurtarılma projelerine rağmen bugün üretici birlikleri olarak zor durumda olması ve pamuk üreticisine birlik olarak gereken desteği sağlayamaması da düşündürücüdür.

Tabii, bir konuşmacı arkadaşımızın Sayın Başbakanımıza hitaben "Elektrik hırsızlığı yapıyorsunuz." gibi bir cümlesi tamamen gerçek dışıdır ve tamamen yalandır. Böyle bir cümle Sayın Başbakanımızdan kesinlikle söz konusu olmamıştır. Bunu da altını çizerek belirtmek istiyorum.

Tabii, özellikle su sayaçları konusunda da, arkadaşlar, hükûmetimizin yapmak istediği, su sayaçları takılması gibi bir şey değil, esasen hedefimiz yer altı sularındaki disiplinsiz kullanımın daha disiplinli hâle getirilmesidir. Konya Ovası'nda, malumunuz, o çöküntüler sebebiyle obruklar oluşmuş ve tüm Türkiye'de bunu bir disipline etmek için olarak hükûmetimiz ve Devlet Su İşlerimiz bu konuya bakıyor.

Evet, pamuk üretimi devam edecek ve pamuk üretimi artarak devam edecektir çünkü Türkiye'nin tekstil üretimi ve ihracatı artmaktadır.

Ben, hepinizi bu noktada tekrar saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Erdem, teşekkür ediyorum.