GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:52
Tarih:25.02.2021

İYİ PARTİ GRUBU ADINA LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri ve Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. İçinden geçtiğimiz bu zor günlerde her birinize sağlık ve sıhhat temennilerimi iletmek istiyorum.

Bilindiği üzere, geçtiğimiz ay Sayın Cumhurbaşkanımız tam da bu ucube sisteme yakışır bir atama yaptı, partisinin Sarıyer ilçe teşkilatının kurucusu birini, kalktı Boğaziçi Üniversitesinin Rektörü olarak atadı. Atadı ama rektör hâlâ rektör olamadı yani hâlâ kabullenilebilmiş değil. "Zımni kabul" diye bir şey var yani öğrenciler, öğretim üyeleri sizin oraya atanmanızı istemez ama netice itibarıyla zımni bir kabul önemlidir; böyle bir kabul görmedi. Zorlamaya devam ediyorsunuz, onlar da kabul etmemeye devam ediyorlar. Bu atamaya, Boğaziçi Üniversitesinde öğrencisinden akademisyenine kadar herkes tepki gösteriyor. Üniversiteler, en üst düzeyde eğitim veren, araştırma yapılan ve bilgi üretilen kurumlardır yani orada çok akçeli işler dönmez, niye bu kadar merakınız var, onu da bilmiyorum.

Maalesef, ülkemizin geleceği olan üniversiteleri AK PARTİ döneminde liyakatsizlik bütünüyle kuşattı. Rektörler ilk defa 1946 yılında yapılan düzenlemeyle seçimle belirlenmeye başlamış, bu uygulama ta ki 12 Eylül 1980 faşist askerî darbesine kadar devam etmiştir. 1992'de ise rektörlerin belirlenme sürecini düzenleyen kanun maddesi değişmiş ve seçimler geri gelmiş ta ki 2016'da AK PARTİ milletvekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisine Cumhurbaşkanına doğrudan rektör atama yetkisi veren bir kanun tasarısı getirene kadar. Her ne kadar tasarı o dönem muhalefetin itirazları üzerine geri çekildiyse de üç ay sonra yayınlanan bir kanun hükmünde kararnameyle bu uygulama yürürlüğe giriyor. Bu değişiklikle rektör seçimleri tıpkı 12 Eylül 1980'de olduğu gibi yeniden kaldırıldı.

Değerli milletvekilleri, akademisyenler tarafından oluşturulan bir araştırma kuruluşuna göre, Cumhurbaşkanı tarafından bugün çeşitli üniversitelere atanan 11 rektörün yayın ve atıf performansları mercek altına alınmış ve bu araştırmayla, atanan 11 rektörün yayın ortalamasının 6 olduğu görülmüş. Bu yayının yüzde 95'i 4 rektöre ait, toplamda 7 rektörün de 1 ya da 10 yayını olduğu ifade ediliyor. Rektörlerin atıf ortalamasının ise sadece 64 olduğu belirtiliyor. Toplam atfın da yüzde 98'i 4 rektöre ait, diğerlerine hiçbir şey yok yani ismi "rektör" o kadar; 6 rektör 1 veya hiç atıf alamamış.

Bakın, üniversitelerdeki akademik başarısızlığı ortada Türkiye'nin, gitgide aşağıya doğru düşürüyoruz. Dünyada klasmana giren üniversitemiz kalmadı ama bakıyorsunuz üniversite rektörlerine -burada isim vermek istemiyorum çünkü birçoğuyla burada görev de yaptık- ya burada eskiden milletvekilliği yapmış bir arkadaşımız ya onun kardeşi ya onun eşi veyahut da çok tanıdık birisi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Eski milletvekili.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Devamla) - Bu şekilde yaparsanız üniversitelerden çıkan öğrenciler, sadece diploması olan ama hiçbir işlevi olmayan çocuklar hâline gelecek ve işsizler ordusuna sadece diplomalı işsizler olarak katılacaklar.

Teşekkür ediyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)