| Konu: | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Tümü münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 18.12.2020 |
AK PARTİ GRUBU ADINA EFKAN ALA (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başında bizi izleyen çok saygıdeğer aziz milletim; sizleri saygı, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Görüşmelerini yaptığımız 2021 yılı bütçemizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Öyle inanıyorum ki mali disiplini esas alan 2021 yılı bütçesi, ekonomide dönüşüm ve değişim sürecinin en temel destekleyicisi olacaktır.
Bütçemiz performans esaslı program bütçe sistemine göre hazırlanmıştır ve 68 programdan oluşmaktadır, mali disiplinden taviz vermeden orta vadede sürdürülebilir bir büyümeyi hedeflemektedir. 2021 yılı bütçesi, eğitim ve sağlık başta olmak üzere, adalet, güvenlik, enerji, tarım, ulaştırma ve sanayi gibi tüm sektörlerde ürettiğimiz katma değerin daha da artırılması için önemli bir vazife görecektir.
Değerli milletvekilleri, 2021 yılı bütçe giderlerinin bir önceki yıl bütçe kanununa göre yüzde 23 artışla 1 trilyon 95,5 milyar TL'den 1 trilyon 346 milyar TL'ye çıkması tahmin edilmektedir. Küresel düzeyde tüm ekonomilerin üzerinde ağır sonuçları olan Covid-19 salgını, geleceğe yönelik öngörülebilirliği elbette azaltmaktadır. Bu durum, küresel ekonomilerin yılın dördüncü çeyreğinde ve gelecek yılın ilk çeyreğinde zorlu virajları dönme riskleriyle karşı karşıya kalabileceklerini göstermektedir. Ama merak etmeyin, Türkiye, yine bu dönemde de pozitif ayrışarak üçüncü çeyrekte yüzde 6,7 oranında büyümeyi başarmıştır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Gelişmiş ülkeler bile salgın karşısında ilk aşamada ne yapacaklarını bilemez hâlde bocalarken biz süreci en makul şekilde yönetmeyi başardık ve bu başarıyı sürdürüyoruz. Bu vesileyle, takdire şayan performansları dolayısıyla bütün sağlık çalışanlarımıza şükranlarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sağlık alanında yaptığımız yatırımların ve gerçekleştirdiğimiz reformların ne kadar hayati olduğu dünyayı kasıp kavuran bu salgın döneminde daha iyi anlaşıldı. Şehir hastaneleri Türkiye'nin yüz akı oldu. 13 şehir hastanesi yaptık, 11 şehir hastanesinin de yapımı devam etmektedir. Gerçi bunu da eleştirenler oldu. Daha önce insanlar hastanelerden içeri giremezken, hastane kuyruklarında can verirken, bugün şehir hastanelerinde vatandaşlarımız 5 yıldızlı hizmet alıyorlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Genel Başkanınızın görev yaptığı zamanda ortaya çıkan ve milletin ızdırap çektiği hizmet açığını da kapattık. Alkışlayın, tebrik edin, teşekkür edin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, hizmetlerimiz saymakla bitmez. Hastaneleri birleştirdik, ilacı herkes için erişilebilir hâle getirdik, 18 yaşına kadar herkesi sigortalı yaptık, 17 helikopter ambulansıyla, 3 uçak ambulansıyla, 6 deniz botu ambulansıyla, yurt içinde hangi köşede olursa olsun, yurt dışında hangi ülkede olursa olsun ihtiyaç duyan her vatandaşımızın hizmetine koşuyoruz. Bugüne kadar 61 bin vakaya müdahale ettik ve naklini gerçekleştirdik. Eskiden bazı gelişmiş ülkelerin verdiği bu tür ambulans hizmetleri vatandaşlarımız tarafından televizyonlarda gıptayla izlenirdi. Şimdi, bu hizmetleri vatandaşlarımızın emrine biz getirdik. Bunu biz yaptık, işte hizmet budur, işte AK PARTİ budur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; çalışanlarımızın, işverenlerimizin, esnafımızın ve salgından etkilenen bütün kesimlerin ihtiyaç duyduğu ekonomik tedbirleri zamanında alıp hayata geçiriyoruz. Bu süreci de itinalı bir biçimde ve en iyi şekilde yöneterek yolumuza devam edeceğiz. Biz, 2002'den beri karşılaştığımız birçok iç ve dış kaynaklı krizi fırsata dönüştürerek çözen bir partiyiz. Biz, arkadaşlar, büyük düşünebilenlerin partisiyiz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu nedenledir ki, iktidara geldiğimizden beri çözdüğümüz krizler, başardığımız işler, yaptığımız hizmetler milletimizin gönlünde yerini almıştır ve Türkiye'nin siyasi tarihine bir daha silinmemek üzere kazınmıştır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın milletvekilleri, AK PARTİ hükûmetleri döneminde elde ettiğimiz başarıyı hakkıyla anlayabilmek için Türkiye'ye dünyadan bakmak ve bölgesinde neler olup bittiğini şöyle bir anlamak gerekir. Soğuk savaşın sona ermesinden sonra dünya bir belirsizlikler çağına girdi, bölgesel çatışmalar ortaya çıktı. Bu dönemde, dünya, 2008 ekonomik krizi gibi büyük bir global kriz yaşadı. Yanı başımızda, Avrupa Birliği üyesi Yunanistan iflas etti, Suriye yangın yerine döndü, Orta Doğu tarumar oldu, milyonlarca insan yerinden yurdundan edildi ve dünya seyretti.
Diğer taraftan, bu belirsizlik, kaos ve çatışmanın yanında adaletsizlik de had safhadadır. 2019 verilerine göre, dünyada 87,8 trilyon dolar olan dünya ekonomisinin yüzde 45'i yani yarıya yakını G7 ülkelerine aittir. Dünyanın en değerli 10 şirketinin ederi, değeri, az gelişmiş 58 ülkenin millî gelirinin 46 katıdır. Böyle bir siyasi ve ekonomik düzenin sürdürülebilmesi mümkün değildir, adil de değildir; Türkiye'nin itirazı bunadır. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra oluşturulmuş ve zaten adaletsizlik üzerine kurulmuş olan, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası kuruluşlar da iyice etkisizleşmiştir. Cumhurbaşkanımızın Birleşmiş Milletlerde ve diğer uluslararası platformlarda dile getirdiği "Dünya 5'ten büyüktür." sözü bu adaletsizliğe, çarpıklığa itirazdır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu söz, haksızlıklara maruz kalan mazlum milletlerde de geniş yankı bulmuştur.
İnsanı ihmal ederek elde edilen ekonomik gelişmenin nasıl bir sonuç doğurduğunu ise şu Covid-19 salgını bütün dünyaya açık bir şekilde göstermiştir. Birçok ülke bu salgınla karşılaştığında panikledi. Oysa "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." sözünü şiar edinen bu millet, bizler, imkânlarının kat kat üstünde bir performansla bu süreci en iyi şekilde yönetti ve yönetmeye devam ediyor.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye, bölgesinde büyük fay hattının ortasında gelişmesini, kalkınmasını sürdürerek yoluna devam eden bir ülkedir. Küresel ölçekte bu gelişmeler yaşanırken Türkiye'nin dört bir yanında yüz yılda bir olabilecek hadiseler meydana gelmiştir, istikrarsızlık katbekat artmıştır. Bu olumsuz gelişmelerin çoğu da bizim yanı başımızda yaşanmaktadır. Ülkemiz, siyasi fay hattının ortasında birliğini, dirliğini, düzenini koruyarak ve reformlarını yaparak birçok unutulmaz hizmete imza atmaktadır. Bugün Türkiye, bölgesel bir güç, küresel bir aktördür. Türkiye, kendisine sorulmadan bölgesinde denklem kurulamayan, inisiyatif alınamayan bir ülke hâline gelmiştir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Günümüz dünyasında liderler diplomasisi de çok önem kazanmıştır. Dünyanın gidişatına yön veren en önemli liderlerden birisi de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bölgemizde herhangi bir sorun ele alınacak olsa Amerika, Rusya ve Türkiye'yle görüşülmeden bir karar alınması mümkün değildir. Türkiye Azerbaycan'da kardeşlerimizin yanında olmuş, Libya'da inisiyatif almıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, bugün yurt dışında, üç kıtada 14 değişik yurt dışı görevde dost ve müttefik ülkelerle birlikte barış ve istikrar için görev yapmaktadır.
Savunma sanayisinde gurur kaynağımız olan ve zamanında parasını verdiğimiz hâlde bize satılmayan, şimdi kendi üretimimiz insansız hava araçları İHA ve SİHA'larla terörle mücadelede makas değiştirdik. Bunları bile eleştirdiler. Yurt içinde ve yurt dışında terör örgütleriyle mücadelede tarihe geçecek başarılara imza attık. Azerbaycan'daki SİHA'ların başarısı savaşın gidişatını değiştiren bir müdahale olarak tarihe geçti, yabancı gazetelerde böyle manşetler atıldı. Bize zaman zaman "Suriye'de ne işiniz var? Irak'ta, Libya'da ne işiniz var?" diyorsunuz Sayın Genel Başkan ve değerli arkadaşlar. Çağlayangil'den mülhem şunu söylemek isterim: Orta Doğu'da bir masa kurulmuş da masada bir sandalyeniz yoksa, dikkat edin menüde olabilirsiniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Biz hem sahada hem masadayız, masada olmak için sahadayız, yanı başımızda terör devleti kurulmasın diye sahadayız, Azerbaycan'ın işgal altındaki toprakları azat olsun diye sahadayız. Türkiye bütün imkânlarıyla da Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında, her zaman yanındadır; dün yanındaydık, bugün yanındayız, yarın da yanında olacağız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Libya'da büyük güçlerin oyununu bozmak için sahadayız, Mavi vatanda, Doğu Akdeniz'de haklarımızı sonuna kadar korumak için sahadayız. Karadeniz'de bulduğumuz 408 milyar metreküp doğal gaz rezerviyle de iftihar ediyoruz, gururlanıyoruz, emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Arkadaşlar, beni değil doğal gazı alkışlayın.
Bugün dünyadaki 142 ülkede 248 yurt dışı temsilciliğimizle ve diplomasimizle birlikte sahadayız. Değerli arkadaşlar, TİKA bugün 170 ülkede faaliyet gösteriyor. 130 ecdat yadigârı eseri ihya ettik, bunun için sahadayız.
Bugün Türkiye, Kosova'dan Filistin'e, Afrika'dan Kafkaslara bütün mazlum milletlerin uluslararası alanda hak ve hukukunu her platformda savunan, aktif dış politika izleyen bir ülkedir. Birçok ülkeye yardım yapmaktadır ve kişi başına gelire göre de dünyada 1 numaradır.
Dünya salgın dolayısıyla bocalarken, biz 156 ülkeye sağlık malzemesi yardımı gönderdik.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Keşke Ağrı'ya gönderseydiniz.
EFKAN ALA (Devamla) - Başka ülkeler maske için uçakları havadan indirirken bizim uçaklarımız apronlarda, değerli arkadaşlar, Dışişleri Bakanları tarafından karşılandı. Selamlıyoruz bu hizmetleri. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Türkiye, bu kadar küresel ve bölgesel sıkıntının yaşandığı bir coğrafyada, değerli arkadaşlar, AK PARTİ on sekiz yıllık iktidarında ekonomiyi 3 kat büyüttü, biz bu ekonomiyi 3 kat büyüttük.
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Nerede?
EFKAN ALA (Devamla) - Şimdi, biraz önceki CHP'den konuşmacı bir arkadaşımız "Nereden nereye?" diye bir laf etti, bir söz söyledi. Arkadaşlar, şu, Türkiye'nin gayrisafi millî hasılasıdır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Ters tutmuşsun ters.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Keşke 1900'lerden bahsetsen.
EFKAN ALA (Devamla) - Bakın, burası 1960, şurası 2002, şu "Kendisine göre ayarlanmış." dediği de şurası, 1998; şimdi, şuradan itibaren AK PARTİ. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) İşte, ekonomi bu.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sanki ters tutmuşsunuz.
EFKAN ALA (Devamla) - Yani konjonktürel teferruatlara ne giriyorsunuz kardeşim? "Kişi başına gelir." diyor; buyurun, kişi başına gelir. Bunlar Dünya Bankası sitesinde, sayın arkadaşlar, girdiğinizde görebileceğiniz grafikler, ben yapmadım, Dünya Bankasının grafikleri. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Şu da kişi başına gelir, arkadaşlar, kişi başına gelir. Bakın, arkadaşlar, 1960'tan 2003'e kadar. Sonra, siz bakın, 2003'ten sonra, şu gördüğünüz füze var ya füze, işte bu AK PARTİ. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ENGİN ALTAY (İstanbul) - İniş var, iniş.
EFKAN ALA (Devamla) - İşte, bu füze AK PARTİ. Bu, millî gelirin tamamı, bu da kişi başına gelir. Dünya Bankasının sitesindeki grafikten söz ediyorum. Peki, yoksulluk... Vallaha yoksulluğu da söyleyelim, buyurun beyler yoksulluğu, yine Dünya Bankasının sitesinden. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Şurası 2003, bakın yoksulluk nerede ama bu sefer de aydan dünyaya geliyor gibi, füze gibiymiş ve 2018'de şuradayız, şurada. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İşte, değerli arkadaşlar, yani bir şey söylerken, gökteki yıldızları vadederken geçmişte yaptıklarınıza bir bakın. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Yani böyle... Efendim, nereden nereye geldiğimizi gördünüz. Şimdi de "saray" diyorsunuz, yatıp "saray" diyorsunuz, kalkıp "saray" diyorsunuz. Beyler, bu "saray" dediğiniz yerde bizim bütün muhtarlarımız toplantı yapıyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Sizin döneminizde vatandaş Kızılay'a giremiyordu, Kızılay'a. Şapkayla Kızılay'a giremiyordu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ben size söyleyeyim: İktidara geldiğinizde bunları yapacakmışsınız. Vallaha, siz bu sabıkayla milletten temiz kağıdı alamazsınız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ona Anadolu'da "temiz kağıdı" deniliyor.
Değerli arkadaşlar, salgın dolayısıyla bu yıl 156 ülkeye biz sağlık malzemesi gönderdik, bunları bahsettim. Şimdi, on sekiz yıllık iktidarda IMF'ye son taksiti kim ödedi? (AK PARTİ sıralarından alkışlar) 60'tan beri IMF kapılarında sürünen iktidarlara sesleniyorum, son taksiti biz ödedik, IMF'yle hesabı kapattık. Konjonktürel gidişata bakmayın, buradan ta füze gibi oralara çıkaran bir iktidar, o günübirlik, senede, bazı içerideki, dışarıdaki gelişmelerden dolayı konjonktürel tedbirler nedeniyle ya da saldırılar nedeniyle düşen performansı, daha da hızlı gerektiği yere çıkarır arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bakın, Türkiye'nin ihracatını 36 milyar dolardan 180 milyar dolarlara çıkardık. Bugün 193 ülke Birleşmiş Milletlere kayıtlı ama özerk bölgeler var değerli arkadaşlar, onlarla birlikte 200'den fazla ülke ve bölgeye ihracat yapabilen bir ülkeyiz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bugün -vakit yok, yoksa- bir ilimizin ihracatı, dünyadaki 122 ülkeden daha fazla ediyor, sadece Bursa. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, AK PARTİ iktidara geldiğinde yalnızca 66 savunma projesi yürütülmekte iken, bu, bugün, 2020 yılında, değerli arkadaşlar, sayısı 11 kat artarak 700'lü rakamlara ulaşmıştır, proje tutarları ise 5,5 milyar dolardan 75 milyar dolara yükselmiştir. Bugün itibarıyla, savunma sanayisinde dünyada ilk 100 şirket arasında 7 şirketimiz bulunmaktadır, savunma ihracatımız 248 milyon dolardan 3 milyar dolara çıkmıştır. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Kendi üretimimiz olan ve dünyanın gıptayla izlediği İHA ve SİHA'lar ise dünya projesidir. İşte başarı budur, işte gurur budur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin her şehrine üniversite açtık, 76 üniversiteden 234 üniversiteye ulaştık.
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Üniversite var, hoca yok. Hoca yok, hoca!
EFKAN ALA (Devamla) - Bugün 8 milyon öğrencimiz üniversitelerde eğitim görmektedir. Üniversite öğrencilerine yılda 45 lira burs verilirken şimdi 550 TL burs veriyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ayrım yapmadan, inancına, kimliğine bakmadan bütün gençlerimize üniversite kapılarını açtık, gençler için üniversite harçlarını biz kaldırdık, başörtüsü yasağını biz çöpe attık, siz ise... (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Gençlere işsizlik diploması veriyorsunuz.
EFKAN ALA (Devamla) - Arkadaşlar, siyaset, bütünüyle, iktidar, muhalefet, bir ülkenin siyaset ve siyaset kalitesi hepsinin dâhil olduğu bir bütündür. Onun için size söylüyorum değerli Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri: 28 Şubatı desteklediniz, başörtüsünü serbest bırakan Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine götürüp iptal ettirdiniz. Şimdi başörtülü kızlarımız hâkim de oluyor, polis de oluyor, öğretmen de oluyor. Ne oldu? Ne oldu? Türkiye kazandı. Türkiye kazandı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bugün ayrım yapmadan, başörtülü, başörtüsüz bütün çocuklarımız üniversitede. Geçmişte Türkiye'nin gençlerine bu acıları yaşatanları desteklediğiniz için biraz olsun mahcubiyet hissediyor musunuz? Gerçekten soruyorum. Yazık bu memlekete, yazık! (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
Bizim amacımız gençler için iyi bir gelecek kurmak, demokrasisi gelişmiş, ekonomisi gelişmiş, kalkınmış bir Türkiye armağan etmektir. AK PARTİ'nin politikaları sosyal devlet politikalarıdır. Bu ülkenin üçte 1'i 2000'lerin başında yoksulluk seviyesinin altında yaşarken -gösterdim biraz önce- bu ayıbı biz ortadan kaldırdık.
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Şimdi açlık seviyesinde.
EFKAN ALA (Devamla) - Sosyal yardım ve hizmetleri 32 kat artırarak 50,8 milyar TL'ye yükselttik. Sadece 4 türde sosyal yardım programı uygulanırken bugün, 43 farklı türde sosyal yardım programı uygulanmaktadır.
Değerli arkadaşlar, AK PARTİ'nin hizmetlerini saymakla bitiremeyiz, bazılarını da saymadan geçemeyiz. Bölünmüş yolları 6 bin kilometreden 27 bin kilometreye çıkardık. Hızlı trenin adı bile yoktu, şimdi 1.213 kilometre hızlı tren yolu var. Havaalanının sayısını 26'dan 56'ya çıkardık. Önceden lüks olan hava yolu artık milletin yolu oldu. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Marmaray'ı yaptık. Değerli arkadaşlar, Fatih gemileri karadan yürüttü, biz treni denizin altından yürütüyoruz, onun torunlarıyız. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Üçüncü köprüyü, üçüncü havaalanını, Avrasya Tüneli'ni yaptık. Osmangazi Köprüsü -değerli kardeşlerim- İzmir Otoyolu dünya çapında projeler. Çoruh akıyor, biz bakıyorduk; Deriner Barajı'nı, Yusufeli Barajı'nı yaptık. KÖYDES ve BELDES'le kırsalın sorunlarını çözdük, köylerin sorunlarını çözdük. TOKİ'yle 975 bin konut yaparak, değerli arkadaşlar, milletin konut sorununu çözdük, ev sorununu çözdük.
Şimdi, değerli milletvekili arkadaşlarım, AK PARTİ reformların partisidir. CHP yazın, eşittir "statüko" deyin, bir şey eksilmez; AK PARTİ yazın, eşittir "reform" deyin, tam yerini bulur. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
İki, Türkiye'nin siyasi -asıl burası önemli arkadaşlar çünkü siyasete, bir memleketin siyasetine muhalefet de dâhildir- alanını vesayetten kurtaran parti AK PARTİ'dir.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - CHP'yi bile kurtardık vesayetten.
EFKAN ALA (Devamla) - 28 Şubatı tarihin çöp kutusuna attık. Milletimizin bir asırlık hasretini giderdik, Ayasofya'yı açtık. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Türkiye'de insanların konuşmaya bile cesaret edemediği devrim niteliğinde reformlar yaptık. AK PARTİ millî iradeyi vesayetten kurtarmıştır. AK PARTİ siyasette makas değişimi gerçekleştirmiştir. Bakın beyler, eskiden herkes konuşurdu, eski Türkiye'de son sözü bir vesayet odağı söylerdi, bir vesayet odağının başındaki söylerdi. Bugün, şimdi, herkes konuşuyor, son sözü millet iradesi söylüyor, milletin seçtiği Cumhurbaşkanı söylüyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Yüzde 52 oy almış. Devlette, tabii, devlette. Biz bunları yaparken, siz Ce-Ha-Pe olarak arkadaşlar, ana muhalefet partisi olarak neredeydiniz? 28 Şubatta tankları yürütenlerin destekçisi oldunuz. Muhtıra verildiğinde AK PARTİ Hükûmeti yüzlerine çarptı, siz onlardan yana durdunuz. Darbe planları yapıldı, demokrasiden yana tavır almadınız.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Sonra siz darbe yaptınız.
EFKAN ALA (Devamla) - Türkiye'nin hukuk tarihine kara, kapkara bir leke olarak geçen 367 kararı verildi, alkışladınız. Bu utanç vesikasının müsebbibi sizsiniz, yazık Türkiye hukuk tarihine. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Anayasa Mahkemesine siz götürdünüz, demokrasinin yanında değil, vesayetin arkasında durdunuz. Biz reformları yaparken siz statükonun yılmaz müttefiki olarak statükoyu savundunuz, vesayetten medet umdunuz, hatta işi o kadar ileri götürdünüz ki içerideki vesayet odaklarını biz tasfiye edince dışarıdan vesayet dilenmeye başladınız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bundan vazgeçin arkadaşlar, bundan vazgeçin. İktidarı vesayet kurumlarının koridorlarında değil, yurt dışında değil, sandıkta arayın sandıkta, yüzünüzü millete dönün. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Gerçi sandıkta yüzünüz gülmedi, on sekiz yılda 15 defa sandıkta yenildiniz.
MAHİR POLAT (İzmir) - İstanbul'u hatırla.
EFKAN ALA (Devamla) - 12 seçim, 3 referandum kaybettiniz. Siyasette küme düşme olsaydı şu anda "Ce-Ha-Pe" yoktu arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Fakat ikide bir "diktatör" "diktatör" deyip duruyorsunuz, şimdi ben size iki profil resmi çizeceğim. Kardeşim, şimdi, bakın, buraya her çıktığınızda bunu söylüyorsunuz, şimdi bakalım kim, diktatör. Cumhurbaşkanımız her siyasi krizi sandığa götürdü, öyle mi? (AK PARTİ sıralarından "Evet" sesleri) Peki, milletin hakemliğine başvurdu ve her defasında kazandı ama siz her siyasi problemi mahkemeye taşıdınız, vesayet kurumlarıyla ittifak yapıp onlardan medet umdunuz. Değerli kardeşlerim, her seçimi kaybettiniz. Siz diktatör değilsiniz de biz mi diktatörüz? (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Siz Özal'a da aynısını yaptınız, Menderes'e de aynısını yaptınız; sizin derdiniz milletle, milletin iradesiyle. Diktatörlük sizin ruhunuza yuva yapmış. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
Şimdi, bakın, Sayın Genel Başkan burada.
ALİ KEVEN (Yozgat) - Kimin diktatör olduğunu biliyoruz, biliyoruz!
EFKAN ALA (Devamla) - Sayın Kılıçdaroğlu, bakın, ne diyor? Diyor ki...
ALİ KEVEN (Yozgat) - Kimin diktatör olduğunu biliyoruz biz!
BAŞKAN - Arkadaşlar, bir kişiye söz verdim, lütfen.
EFKAN ALA (Devamla) - Arkadaşlar, 12 Ocak 2011 "Seçimde yüzde 40 hedefimiz var." Sayın Genel Başkanın laflarını söylüyorum, ben bir şey katmıyorum. "Başarısız olursak tek başıma ben değil, tüm yönetim kadrosu olarak 'Biz bu işi iyi götüremedik, hadi bize eyvallah.' diyeceğiz." 12 Ocak 2011. Televizyonu da söyleyeyim, zararı yok, Olay TV. CNN Türk'te 27 Mart 2015'te diyor ki: "Benim hedefim yüzde 35." Eyvallah. "Yakalayamazsanız ne olacak?" "Yakalayamazsak bedel öderiz, niçin ödemeyelim?" Soru: "Bedel öder misiniz?" Yüzde 35'e indirdi yüzde 40'tan. 2015, 22 Mayıs -tekrar- soru bu: "Geçen seçimde yüzde 26 almıştınız. Bu rakam ve altında kalırsanız bırakacak mısınız?" "Elbette. İlla ben koltuğumda kalacağım diye bir anlayışım yok." diyor Sayın Genel Başkan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Yahu, bunları milletin gözünün içine baka baka nerede söylüyor? Televizyonda söylüyor. Peki, Recep Tayyip Erdoğan'la bırakıyor mu? Bırakmıyor. Arkadaşlar, millete doğru söylemeyip de iktidar olanı bu tarih görmemiştir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler) Şimdi, Recep Tayyip Erdoğan ne yapıyor? İkisini kıyaslıyorsunuz. Kardeşim, Recep Tayyip Erdoğan için "Muhtar bile olamaz Tayyip." diye başladılar; yüzde 34,5'la seçildi, yüzde 52 alıyor; millet de Dombra'yla "Recep Tayyip Erdoğan" diye karşılıyor ya, o kadar seçim aldı da ondan. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
Değerli arkadaşlar, sürem bitiyor. Onun için, bizim vizyonumuz gelişmiş, kalkınmış bir Türkiye'dir. Krizleri çözerken küresel gelişmeler, bölgesel problemler ve içerideki saldırılar -burayı da siz dinleyin- nedeniyle aldığımız konjonktürel geçici tedbirler bizim asıl vizyonumuzu gölgeleyemez, istikametimizi değiştiremez. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bizim bölgemizde asıl stratejimiz komşu ülkelerin toprak bütünlüklerine saygı göstererek etrafımızda barış ve huzur iklimi oluşturmaktır.
Değerli kardeşlerim, ülkemizin hak ve menfaatlerini -muhataplarımız kim olursa olsun, onlara bakmadan- diplomatik kanallarla da savunacağız; Avrupa Birliğine imzayı da biz attık, müzakereleri de biz başlattık, merak etmeyin, sürdürecek olan da biziz biz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Bir saniye Sayın Ala.
Buyurun.
EFKAN ALA (Devamla) - Hedefimiz, 83 milyonun birinci sınıf vatandaş olarak görüldüğü, 83 milyon vatandaşımızı esas alan, her bireyin doğuştan gelen, yaradılışı icabı sahip olduğu -bizim medeniyet anlayışımız budur- dokunulamaz, devredilemez temel hak ve özgürlüklerini en iyi şekilde yaşadıkları gelişmiş bir demokrasi inşa etmektir; bunun için çok reform yaptık, çok reform yaptık; yapmaya da devam edeceğiz, yapmaya da devam edeceğiz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Türkiye'yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına taşıyacağız. Bütün bunları gerçekleştirmek için hukuk, demokrasi, ekonomi gibi birçok alanda eş zamanlı, çok alanlı reform sürecini duraksamaksızın yürüteceğiz değerli arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, son olarak sabrınız için teşekkür ediyorum.
Arkadaşlar, siz engellemeye çalışsanız da biz daha müreffeh, daha kalkınmış, daha gelişmiş bir Türkiye için bu yollarda beraber yürüyeceğiz
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EFKAN ALA (Devamla) -.Hani diyoruz ya "Beraber yürüdük bu yollarda." Yürüyeceğiz daha, yürüyeceğiz ve Türkiye'yi dünyanın en gelişmiş 10 ekonomisi ligine çıkaracağız. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Çıkaracağız değerli kardeşlerim.
Sabrınızı daha fazla zorlamayayım. Bu düşüncelerle 2021 yılı bütçemizin ülkemize ve milletimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Sizleri ve ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyor, bir cümle arz etmek istiyorum vatandaşlarımıza: Buradaki konuşmalarımızın tamamı politikalara, parti politikalarına ilişkindir, parti yöneticilerine ilişkindir. Yoksa biz vatandaşlarımızın iradesine saygıya her şeyden çok önem veririz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Her birini tercihleri ne olursa olsun saygıyla selamlarız ama bizi tercih etmelerini de bekleriz. Allah'a emanet olun.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)