GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 1'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:25
Tarih:08.12.2020

MHP GRUBU ADINA İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Kamu Denetçiliği Kurumu bütçeleri üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım.

Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. 2021 yılı merkezî yönetim bütçesinin ülkemiz, milletimiz ve tüm kurumlarımız için hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.

Sözlerimin başında, Meclisimizin ilk Başkanı ve cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, Meclisimizin merhum üyelerini, aziz ecdadımızı ve tüm şehitlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk milletinin tam bağımsız yaşama iradesinden doğmuş ve esarete meydan okumuştur. Meclisin açılması, Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi ve hukuki altyapısının hazırlandığı dönemin de başlangıcı olmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi "Hâkimiyet, kayıtsız şartsız milletindir." ilkesiyle millî iradenin tecelligâhı olan "Ya istiklal ya ölüm!" şiarıyla İstiklal Savaşı'mızı bizzat yöneten, cumhuriyetimizi kuran, 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı ortaya koyduğu cesur ve kararlı duruşla bir kez daha demokrasi tarihine geçen gazi bir Meclistir, o sebeple sıradan bir meclis değildir.

Ne mutlu ki 23 Nisanda Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 100'üncü yılını büyük bir onur ve heyecanla idrak ettik. Manasına ve önemine yakışır şekilde kutlamak maksadıyla yapılan hazırlıkların Covid-19 salgını nedeniyle bazıları ertelenmek ya da iptal edilmek zorunda kalınmışsa da Gazi Meclisimizi gelecek nesillere doğru şekilde anlatmaya dönük kalıcı eser niteliği taşıyan önemli çalışmalar, panel, sempozyum ve benzeri faaliyetler bu kapsamda gerçekleştirilmiştir.

Salgının ortaya çıkardığı olumsuz etkiye rağmen Genel Kurul ve komisyon çalışmalarının sağlıklı bir ortamda gerçekleştirilebilmesi için alınan tedbirlerle Meclisimiz yasama ve denetim çalışmalarını aksatmadan devam ettirmektedir.

Türkiye'nin uyguladığı çok yönlü dış politika parlamenter diplomasinin önemi de artırmıştır. Bu kapsamda, Meclisimiz, ikili ve çok taraflı ilişkilerin güçlendirilmesi için ülke parlamentoları, uluslararası parlamenter asambleler ve uluslararası kuruluşlarla temaslarını salgın sürecine rağmen etkin biçimde sürdürmeye devam etmiştir. 144 ülkeyle kurulan dostluk gruplarının faaliyetleriyle hem parlamenter diplomasi çalışmaları zenginleştirilmiş hem de ikili ilişkilerle ülkemizin etki alanının genişletilmesi sağlanmaya çalışılmıştır.

Diğer yandan, Meclisimiz, uluslararası sorunların ve meydan okumaların tamamında; milletimize, devletimize, demokrasimize, bağımsızlığımıza ve egemenliğimize yönelen her türlü saldırı karşısında ülkemizin sınırlarını ve milletimizin güvenliğini korumak, istiklalimize sahip çıkmak ve demokrasimizi yaşatmak için zamanında tavır alarak etkili bir duruş sergilemiş, sergilemeye de kararlılıkla devam etmektedir.

Değerli milletvekilleri, Türkiye'de çok partili seçimlerin yapıldığı 21 Temmuz 1946 tarihinden 9 Temmuz 2018 tarihine kadar geçen yaklaşık yetmiş iki yılda 51 hükûmet görev yapmış, parlamenter hükûmet sisteminin uygulandığı bu dönemde hükûmetlerin ortalama ömrü yaklaşık bir yıl beş ay düzeyinde kalmıştır. Bu denli kısa ömürlü hükûmetlerin yanı sıra koalisyon ve hükûmet kurma çalışmaları, güvenoyu alma süreci ve Mecliste yapılan Cumhurbaşkanı seçimlerinde yaşanan krizler yönetim sistemindeki tıkanıklıklara yol açmış, önemli zaman kayıplarına ve istikrarsızlıklara neden olmuştur.

Demokrasi dışı müdahalelere zemin hazırlayan siyasi istikrarsızlıklar Türkiye'yi ekonomik ve sosyal yönden de olumsuz etkilemiştir. Türkiye'nin acı ve ağır faturalarına katlanmak durumunda kaldığı darbeler, her defasında ülkemiz ve milletimiz için yıkım olmuş, Türkiye'yi hedeflerinden uzaklaştırmış, on yıllarımızı kaybettirmiştir. 16 Nisan 2017'de Türk milleti, yönetim sistemindeki yapısal zaafları gidererek parlamenter sistemin yol açtığı sıkıntılardan ve demokrasi dışı arayışlara zemin hazırlayan yapısından ülkemizi kurtarmak için, köklü devlet geleneklerimizle uyumlu bir sistem olan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçilmesi yönünde tarihî bir karar vermiştir.

Aziz millet iradesiyle geçilen ve temel gayesi güçlü devlet, güçlü yönetim ve demokratik istikrar olan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle Türkiye, ayağındaki prangaları söküp atmış; Türkiye Büyük Millet Meclisi temsil ve yetki bakımından daha da güçlenmiştir. Meclisimiz asli fonksiyonlarına dönmüş, Meclisimizin itibarı ve etkinliği artmış; millî egemenlik pekişmiştir. Kanun teklif etme yetkisi münhasıran milletvekillerine tanındığından, kanun yapımında Meclis iradesi ön plana çıkarılmıştır. Hâkimler ve Savcılar Kurulunun çoğunluğunu oluşturan 7 üyenin seçilmesi yetkisi ilk kez Türkiye Büyük Millet Meclisine verilmiştir. Yeni hükûmet sistemine uygun etkin denetim işleviyle yasamanın yürütmeyi, yürütmenin yasamayı, yargının ise hem yürütmeyi hem de yasamayı denetlediği ve dengelediği, parlamenter sisteme kıyasla kuvvetler ayrılığı ilkesinin oldukça baskın olduğu güçlü bir denge ve denetim mekanizması devreye girmiş, uzlaşma ön plana çıkmıştır.

Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçilmesiyle birlikte hem Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün değiştirilmesi hem de Meclis idari kapasitesinin geliştirilmesi gereği de ortaya çıkmıştır. Bu doğrultuda, Anayasa'ya uyum amacıyla İç Tüzük'te önemli değişiklikler de yapılmıştır. Bununla birlikte, hükûmet sistemi köklü bir reforma tabi tutulduğundan, 1973 yılından beri yürürlükte olan ve parlamenter sisteme göre düzenlenmiş bulunan Meclis İçtüzüğü'nün bütünüyle ele alınarak Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin ruhuna uygun hâle getirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, Tüzük çalışmalarında komisyon odaklı, katılımcı, şeffaf, kaliteli ve etkin bir yasama sürecinin ortaya çıkarılması, kamu harcamalarının denetiminden sorumlu olacak kesin hesapları inceleme komisyonu kurulması ve demokrasinin kurumsallaşarak güçlenmesi gibi yeni hükûmet sisteminin ruhuna uygun değişikliklerin yapılması temel ilke olmalıdır. Ayrıca, mevcut yapı içinde Teklif Destek Bürosunun uygulamaya konulması önemli bir adım olmakla birlikte, milletvekillerinin kanun teklifi hazırlama taleplerinin karşılanmasıyla bu sürece ilişkin etki analizi ve benzeri teknik destek hizmetlerinin verilebilmesi ihtiyacı Meclisin kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesini de zorunlu kılmıştır.

Değerli milletvekilleri, Kamu Denetçiliği Kurumu kamu hizmetlerinin işleyişinde bağımsız ve etkin bir şikâyet mekanizması oluşturmak suretiyle idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını insan haklarına dayanan adalet anlayışı içinde hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve önerilerde bulunmak üzere 2012 yılında kurulmuştur. Kurum, kurulduğundan bu yana önemli mesafe katetmiştir. Verdiği kararlarla kamu hizmetlerinin kalitesinin artırılmasına katkı sağlamış, aynı zamanda da yargıda on binlerce davanın açılmasına gerek bırakmayarak mahkemelerin yükünü hafifletmiştir.

2019 yılında Kuruma yapılan toplam başvuru sayısı 2018'e göre yüzde 19,41 oranında artmış, şikâyet başvuruları en fazla yüzde 24,6'yla kamu personel rejimi alanında yapılmıştır. İdareler bazında ise en fazla başvuru yüzde 10,86'lık oranla mahallî idarelere yönelik gerçekleşmiştir. Kamu Denetçiliği Kurumunun kararlarına uyma oranı 2017 yılında yüzde 65 iken 2020'de yüzde 77'ye çıkmıştır. Bu gelişmeler olumlu olmakla birlikte, Kurumun tavsiye kararlarına uyumu artıracak ve talepleri konu ve idare bazlı çeşitlendirerek hem vatandaşlarımızın sorunlarının kısa sürede çözülmesini hem de yargının yükünün daha da azalmasını mümkün kılacak gelişmenin sağlanması gerekmektedir. Tüm bunların temini için de görünürlüğün ve erişilebilirliğin artırılması şarttır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak tarihimizden ve geleneğimizden gelen Ombudsmanlık Kurumunun varlığını ve sağlıklı işlemesini vatandaş odaklı yönetim anlayışının gereği olarak değerli buluyoruz.

Bu düşüncelerle, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Kamu Denetçiliği Kurumu bütçelerinin hayırlı olmasını diliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)