| Konu: | Kadına seçme ve seçilme hakkı verilmesine ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 01.12.2020 |
FATMA AKSAL (Edirne) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü ve kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 86'ncı yıl dönümü vesilesiyle söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
5 Aralık 1934'te Anayasa'da ve Seçim Kanunu'nda yapılan yasa değişikliğiyle kadınlarımız seçme ve seçilme hakkına sahip olmuştur. Bu vesileyle Gazi Meclisimizin bir kadın milletvekili olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü rahmet ve minnetle anıyorum.
Değerli milletvekilleri, kadınlarımız 1934 yılında, birçok Avrupa ülkesinden daha önce, seçme ve seçilme hakkı kazanmış olmasına rağmen, maalesef, Meclisteki kadın milletvekili oranı yıllarca çok düşük oranlarda seyretmiş hatta yüzde 1'lerin altına düşmüştür. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın hayatın her alanında olduğu gibi siyasette de daha fazla kadının yer alması gerektiği yaklaşımıyla Türkiye Büyük Millet Meclisinde kadın milletvekillerinin oranı 27'nci Dönemde yüzde 17,33'e yükselmiştir. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinde 54'ü AK PARTİ'li olmak üzere, toplamda 104 kadın milletvekili bulunmaktadır. Meclisin yüzde 17,33'ünü oluşturan bu sayı yeterli olmamakla birlikte tarihî bir seviyedir.
Kadının siyasal hayatta eşit temsili, tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizin de üzerine eğilmesi gereken en önemli konulardan bir tanesidir. Kadını dışlayan bir toplum, gücünün ve potansiyelinin yarısından vazgeçmiş demektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere "Kadınsız siyaset, kadınsız demokrasi, kadınsız yönetim sadece kadınlar için değil, bütün toplum için eksikliktir, hem de büyük bir adaletsizlik ve haksızlıktır."
AK PARTİ hükûmetleri her alanda olduğu gibi kadın hakları alanında da tarihsel öneme sahip adımlar atmış, birçok reform ve yasal düzenlemeleri hayata geçirmiştir. 2004 yılında Anayasa'mıza, haklar konusunda, özellikle "Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür." hükmü ilave edilmiş olup bu maddeye 2010 yılında pozitif ayrımcılık eklenmiştir.
Değerli milletvekilleri, kadın meselesi her şeyden önce bir insan meselesidir. Bu anlayışla, kadına karşı haksızlıkların, adaletsizliklerin giderilmesi, başta kadına karşı şiddetin önlenmesi olmak üzere mücadeleye devam ediyoruz.
2012 yılında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 6284 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir mesafe kaydedilmiştir. Ülkemizin millî ve manevi değerleriyle asla bağdaşmayan kadına yönelik şiddet, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesiyle, özellikle insanlığa karşı bir suç olarak görülmekte ve "şiddete karşı sıfır tolerans" ilkesiyle Cumhurbaşkanlığımızın başkanlığında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı başta olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarımızla topyekûn bir mücadele yürütülmektedir.
Kadın haklarının korunması ve geliştirilmesi ile kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması amacıyla 2009 yılında -5840 sayılı Kanun'la- Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu kurulmuştur. Bu Kanun ve İç Tüzük kapsamında, Komisyonumuz, Meclis Başkanlığı tarafından kendisine havale edilen kanun tekliflerini görüşmenin yanı sıra, kadın-erkek eşitliği ihlaline ve cinsiyete dayalı ayrımcılığa dair iddialarla ilgili başvuruları incelemektedir. Komisyonumuz, kuruluşundan bu yana yürüttüğü faaliyetlerle her alanda kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması ve kadınların sorunlarının çözülmesi noktasında ihtiyaç duyulan mevzuat değişikliklerinin gerçekleştirilmesinde olduğu kadar, toplumdaki zihniyet dönüşümünün sağlanmasına yönelik de önemli katkılar sağlamıştır. Kadına yönelik şiddetle mücadele, çok yönlü, bütüncül bir yaklaşımla ve başta tüm kamu kuruluşları, sivil toplum, özel sektör, akademi ve medya olmak üzere sorumluluk ve vicdan sahibi herkesin tek yürek olarak ortak ve kararlı mücadelesiyle mümkündür. Çifte standartçı, ikiyüzlü yaklaşımlarla bütün diğer meselelerde olduğu gibi kadına şiddet konusunda da yol alamayız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi Sayın Aksal, buyurun.
FATMA AKSAL (Devamla) - Mesela, partinizin vekilleri eşlerine şiddet vakalarıyla gündem olduklarında, tecavüz ettiklerinde susmayacaksınız; mesela partiniz yöneticisi bir erkek cinsel istismar suçundan tutuklandığında sağırları oynamayacaksınız, aksi takdirde yarın konu kadın olduğunda, kadına şiddet olduğunda ne söylerseniz samimiyetiniz sorgulanacaktır.
Ülkemizde ve dünyada mağduriyete uğramış, adaletsizliğe maruz kalmış, hele hele şiddet görmüş tek bir kadın kalmayana kadar mücadelemize devam edeceğiz diyorum, sizleri saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)