GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Pençe-Kaplan Operasyonu bölgesinde meydana gelen kazada şehit olan Piyade Yarbay Rasim Sayın, Ulaştırma Uzman Çavuş Mehmet Sinan Kılıç ile Diyarbakır ilinde silahının ateş alması sonucu şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Cumhur Tokuş'a ve coronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden millî güreşçi Reşit Karabacak'a Allah'tan rahmet dilediğine, her yıl kasım ayının üçüncü çarşamba gününün Dünya KOAH Günü olarak kabul edildiğine, hayvana şiddetin Ceza Kanunu'na alınmasının milletin beklentisi olduğuna, Nevşehir ilinde özellikle patates ve üzüm üreticilerinin sorunlarına, Türk çiftçisinin açlığa mahkûm edildiğine, ürün desteğinin bu yıl hiç verilmediğine, Nevşehir ili Hacıbektaş ilçesine bağlı Karaburç köyünde başlatılan maden çalışmasına, Hükûmeti bu konularda harekete geçmeye davet ettiğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:18
Tarih:19.11.2020

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan, hassasiyetiniz için, sağ olun.

Evet, yine şehitlerimiz var maalesef. Piyade Yarbay Rasim Sayın ve Uzman Çavuş Mehmet Sinan Kılıç, Irak'ın kuzeyinde Pençe-Kaplan operasyon bölgesinde meydana gelen araç kazasında şehit oldular. Bu kazada 1 askerimiz de yaralandı. Diyarbakır'da da Jandarma Uzman Çavuş Cumhur Tokuş, silahının ateş alması sonucu şehit oldu.

Şehit olan 3 askerimize Allah'tan rahmet diliyorum, kederli ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum, yaralı askerimize de acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.

Avrupa şampiyonu millî güreşçimiz ve millî takım antrenörü Reşit Karabacak da maalesef ülkeyi büyük bir şekilde tehlikeye atan bu coronavirüs nedeniyle bir süredir tedavi gördüğü Bursa'da hayatını kaybetti. Karabacak'a da Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine ve tüm spor camiasına başsağlığı diliyorum.

Her yıl kasım ayının üçüncü çarşamba günü Dünya KOAH Günü olarak kabul ediliyor. KOAH, çok lanet bir hastalık. Geçtiğimiz günlerde vefat eden 23'üncü Dönem Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Sayın Mithat Melen de çok uzun süredir bu hastalıkla mücadele ediyordu, ben yakinen biliyorum. Bu coronavirüsün KOAH hastaları üzerinde de çok kötü etkileri oluyor maalesef. Dünyada kabul edilen bu Dünya KOAH Günü'nün amacı, dünya genelinde KOAH için toplumsal farkındalığı artırmak, hastalığı erken dönemde tespit ederek ilerlemesini önlemek, hastalık ve yeni tedavi yöntemleri hakkında da bilgi sahibi olmak.

Dünyada sayıları 300 milyona yaklaşıyor KOAH hastalarının. KOAH, dünyada ölüme neden olan hastalıklar içinde de üçüncü sırada yer alıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisinden en fazla zarar gören kesim de ne yazık ki KOAH ve astım hastaları ve ağır Covid-19 hastalığı bu riskli hastalarda tam 5 kat artıyor maalesef. Farkındalığı artıralım ve unutmayalım ki KOAH, ilerleyici olmasına rağmen önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık.

Samsun'un Havza ilçesinde yavru bir köpek, ön iki bacağı kesilmiş hâlde bulunmuş bugün. Sabah gelirken medyada onu gördüm. Hep söylüyoruz, hayvana şiddet Kabahatler Kanunu'ndan çıkarılıp Ceza Kanunu'na alınmalı ki o dilsiz, masum canları katleden caniler gerekli cezaları alsın. Milletimizin beklentisi de budur. Mecliste çoğunluğu bulunan iktidarın toplumun bu feryadına artık daha fazla kulak tıkamaması gerekiyor. Bu yasanın bir an önce çıkması için gerekli tüm desteği sağlayacağımıza, milletimizin huzurunda burada bir kez daha söz veriyoruz.

Son olarak, Nevşehir'den söz etmek istiyorum. Nevşehir'de buğday, patates, üzüm en çok üretimi yapılan ürünler.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Ancak ne yazık ki özellikle patates çiftçisi perişan hâlde. Elektrik, kimyevi gübre, tohum ve mazot gibi girdileri yüzde 50 yükseldi ama patates fiyatı aynı kaldı hatta daha da aşağıya düştü. Şu anda tarlada veya depoda patates 50 kuruşa satılıyor. Kilogram maliyeti ise 90 kuruş ile 1 lira arasında. Patates çiftçisi, patatesten ettiği zararı kabak çekirdeği, fasulye ve nohutla telafi etmeye çalışıyor. Nevşehirli üreticilerimiz "Üzümlerimize alıcı bulamıyoruz." diye de feryat ediyorlar. TEKEL fabrikası özelleşti, TASKOBİRLİK kapatıldı. TASKOBİRLİK kapatılmadan önce üzüm üreticilerinin tamamının durumları zaten ortaydı ve üzümleri alıyorlardı, ancak şimdi durumları hiç iyi değil ve daha da kötüye gidiyor.

Buğday geçen yıl 1.350 liraydı, Hükûmet bu yıl 1.800 lira fiyat açıkladı ama Ofis buğday almadı. Tüccar 1.600 liraya buğdayı topladı, Hükûmetse 2.200-2.500 liraya...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bakın, çok hazin bir tablodan bahsedeceğim arkadaşlar, buğdaya 1.800 liraya fiyat açıklıyorlar ama Ofis almıyor, vatandaşı tüccara gönderiyor; tüccar 1.600-1.650 liraya buğdayı topluyor. Aynı Hükûmet ne yapıyor? 2.250 ile 2.500 lirası arasında buğdayı ithal ediyor. Yani Türk çiftçisine vermediği parayı, yabancı çiftçiye takır takır ödüyor. Ya, Türk çiftçisini kendinize bu kadar uzak, bu kadar düşman niye bellediniz? Buğday üreticisine de geçen yıl mazot ve gübre desteği olarak 29 lira verdiler, bu sene 27 lira. Alenen Türk çiftçisini açlığa mahkûm ediyorsunuz. Aslında, açlığa mahkûm ettiğiniz Türk çiftçisiyle beraber Türk milleti -yarın öbür gün döviziniz olmayacak, şu anda olmadığı gibi, ithal edemeyeceksiniz- aç kalmakla karşı karşıya kalacak.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.

Ürün desteği bu yıl hiç verilmedi, oysaki geçen yıl ton başı 100 lira ödenmişti. Eğer ithalatta verilen o fiyat farkı çiftçiye destek olarak verilseydi, hem paramız Türkiye'de kalacaktı hem de üretimimiz artacaktı. Nevşehirli çiftçi de bu dediklerimi söylüyor.

Nevşehir'le ilgili son olarak söylemek istediğim konu şu: Hacıbektaş ilçesine bağlı Karaburç köyünde başlatılan bir maden çalışmasıyla ilgili. Bu çalışma, köyün merası üzerinde ve köyün su kaynaklarını kurutacak, merasını yok edecek ve ekolojik dengesini bozacak. Bu çalışmaya karşı çıkan köylüler, çalışmanın durdurulması için imza topladılar ve eylem yaptılar. Nevşehir'in, sesini duyurmak istediği bu konularda Hükûmeti harekete geçmeye davet ediyorum.

Yüce Parlamentoyu saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.