| Konu: | İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 118 |
| Tarih: | 28.07.2020 |
ADALET KOMİSYONU BAŞKANI YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Soru soran milletvekillerimize teşekkür ediyorum.
Sayın Özdemir'in sorusu şu:"Hukuk güvenliğinin olmadığı bir ortamda sosyal medyanın sınırlandırılması uluslararası alanda, sözleşmeler bağlamında bir eksiklik olarak ortaya çıkmayacak mı?" Yeterli görüş alınmadan bu teklifin hazırlandığı yönünde görüşleri olmuştu. Öncelikle şunu ifade edelim: Teklifi incelediğimizde aslında teklifin hukuk güvenliği, kişisel verilerin korunması, özel hayatın korunması, haberleşme özgürlüğü, düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğüyle bağlantılı düzenlemeler içerdiğini ve bunları koruyucu düzenlemeler içerdiğini de görmek mümkün. Özel hayatın gizliliğine ilişkin Anayasa'mızın 20'nci maddesi, yine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8'inci, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 17'nci maddesi; yine haberleşme hürriyetini düzenleyen, Anayasa'mızın 22'nci maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10'uncu maddesi; düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetini düzenleyen, Anayasa'mızın 26'ncı maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10'uncu, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 18'inci maddelerinde düzenlenen hususlarla alakalı olarak, özellikle sosyal medya alanında kişi haklarını koruyan, kişi güvenliğini koruyan, hukuk güvenliğini koruyan önemli düzenlemeler içerdiğini görüyoruz. Özellikle 5651 sayılı Yasa'mızda, internet yayınlarının düzenlenmesi ve internette işlenen suçların önlenmesi maksadıyla yürürlükte olan kanunumuzda, günümüzdeki ihtiyaçlar doğrultusunda revizeler gerekiyordu. Bu teklifle bu revizelerin yapıldığını görüyoruz. Tabii ki belirttiğimiz hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması belli şartlara tabi Anayasa'mızda. Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, özel hayatın korunması, kişi haklarının korunması, başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması anlamında tabii ki kanunla sınırlandırmalar yapılabilir. Teklifteki bu sınırlandırmalar Anayasa'mıza da uygun sınırlandırmalardır, uluslararası sözleşmelere de uygun sınırlandırmalardır. Komisyon çalışmaları sırasında da Anayasa'ya aykırılık önergeleri verilmişti ve Anayasa'ya aykırılık iddialarıyla ilgili de tartışmaları sonuçlandırmıştık ve Komisyonumuz da İç Tüzük'ün 38'inci maddesi gereğince Anayasa'ya aykırı olmadığına karar verdi teklifin ve biraz önce, genel görüşmeler sırasında da yine bu hususlar ifade edildi.
Yeterli görüş alınması hususu... Tabii, teklifi hazırlayan milletvekillerimiz akademisyenlerden, uygulayıcılardan yararlandılar, yararlandıklarını da açıkladılar, kanun teklifinin gerekçesinde de bundan bahsediyorlar.
Sulh ceza hâkimlerinin verdiği kararlarla ilgili olarak Sayın Şahin'in sorusu: Evet, sulh ceza hâkimliklerine bu teklifte ve daha önceki 5651 sayılı Yasa'da da bazı yetkiler veriliyor. Tabii, bu kararları verirken sulh ceza hâkimliklerinde hatalı kararlar olamaz mı? Olabilir ama tabii ki bunun düzeltme yolları da var. Bu karara itiraz mercileri var, bir üst mahkemeye itiraz hakkı var, yüksek mahkemeye götürme hakkı var, Anayasa Mahkemesine kadar, hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar götürme hakları da var.
Sayın Şahin'in verilerin saklanmasıyla ve bunun denetiminin nasıl olacağıyla ilgili sorusu: Tabii ki bu sosyal medya düzenlemeleri yeni bir alan; verilerin saklanması hususu, kişisel verilerin korunması hususu. Tabii ki şu anda sosyal medyada hepimizin verileri bu sosyal medya şirketleri tarafından saklanıyor. Bir uluslararası düzenleme, bir uluslararası sözleşme, devletlerin kendi iç hukuk düzenlemeleri hep yeni yeni oluşan hususlar. Bugün Genel Kurulda görüştüğümüz hususları, evet, Almanya bunları yaptı, düzenledi, Türkiye şu anda düzenliyor, yarın başka ülkeler... İç hukuk düzenlemeleri de peşi sıra gelecek. Ve daha sonra, tabii ki, uluslararası anlamda da, uluslararası sözleşmeler anlamında da sosyal medyanın sorumsuz bir alan olmaması, kişi hak ve özgürlüklerini koruyucu düzenlemelerin uluslararası sözleşmeler bağlamında da yapılması gereği açık. Bunda da aslında herkes mutabık.
Sayın Özer, sosyal medya düzenlemesinin amacıyla ilgili soru sordu; "Hangi amaçla bunu gerçekleştiriyorsunuz?" dedi. Tabii, bu bahsettiğim açıklamalar bu soruyla da geçerli. Şöyle, teklife özet olarak baktığımız zaman, önceki kanunda sosyal ağ sağlayıcı tanımlanmamıştı, burada tanımlanıyor.
Yine, Türkiye'de temsilci bulundurma zorunluğu; 1 milyonu aşan erişime sahip olan sosyal medya şirketlerine Türkiye'de temsilci bulundurma yükümlülüğü getiriliyor. Bulundurmazsa bunun müeyyideleri de kademeli olarak düzenleniyor; para cezasından başlıyor, reklam yasağına kadar uzanıyor ve daha sonra sulh ceza hâkiminin kararıyla bant daraltmaya kadar giden ama sosyal medyayı tamamen yasaklamayan, erişimi tamamen engellemeyen bir husus söz konusu.
Yine, kişilik hakları ve özel hayatın gizliliğinin ihlaliyle ilgili durumlarda, ne şekilde, kişilerin nerelere başvuracağına yönelik, cevap sürelerinin ne olacağına yönelik düzenlemeler yapılıyor.
Yine, raporlamalarla ilgili, sosyal ağ sağlayıcılarına, içerik sağlayıcılarına birtakım yükümlülükler getiriliyor. Türkiye'deki kullanıcılarının verilerini Türkiye'de barındırma yönünde bir düzenleme getiriliyor; çok önemli bir düzenleme.
Ve tebligata ilişkin de -tabii bu şirketler yurt dışında bulunan şirketler- birtakım sorunlar çıkacağı ortada. Bu sorunları giderecek olan düzenlemeler var.
Yine, içeriğin çıkarılmasıyla ilgili düzenlemede, burada ifade ve haber alma özgürlüğü açısından daha da güvenceli bir sistem getiriliyor. Siteye erişimin tamamen engellenmesi değil de o içeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmemesi hususunda önemli bir düzenleme getiriliyor.
Yine, kişilik haklarının ihlali durumunda verilen içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararlarının yanı sıra kişilik haklarını ihlal edici içerikler ile başvurucunun adının ilişkilendirilmemesi kararı verilmesi yani unutulma hakkıyla ilgili de bir imkân sağlanıyor.
Yer sağlayıcılık bildiriminde bulunmayan ve kanundaki yükümlülükleri yerine getirmeyenlere de idari para cezaları bu kanunda düzenleniyor.
Yani, bu sosyal medya düzenlemesinin amacı, sosyal medyayı 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunu'muzdaki bugün ortaya çıkan sorunları gidermeye matuf düzenlemeler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Başkan.
ADALET KOMİSYONU BAŞKANI YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Sayın Tanal, Şanlıurfa elektrikleriyle ilgili, Şanlıurfa milletvekillerimiz takip ediyorlar, yine biz de Sayın Bakanımıza bu konuyu ileteceğiz.
Sayın Erbay, Muğla önceki dönem Milletvekili Sayın Uzunhasan'a biz de Allah'tan rahmet diliyoruz, ailesine sabırlar diliyoruz.
Sayın Tokdemir, hazine garantili ödemeler konumuzla alakalı değil ve bu soruyu da Maliye Bakanımıza yazılı olarak sorabilirsiniz.
Sayın Özkan, aile hekimlerine kişisel koruyucu ekipman dağıtımıyla ilgili... Sağlık Bakanımıza bu konuyu ileteceğiz. Bu yönde bir eksiklik olmadığını Sağlık Bakanımız daha önce açıklamıştı.
Sayın Aygun, sosyal medya düzenlemesinin amacını sordu; amacını biraz önce ifade ettim.
Sayın Gaytancıoğlu "Muhalif medyaya baskı, sosyal medya susturulmak mı isteniyor?" dedi. Burada sosyal medyanın susturulması söz konusu değil, sosyal medya yasaklanmıyor, sosyal medyada suç işlenmesinin önüne geçilmek isteniyor.
Sayın Fendoğlu, şampiyon takımları tebrik etti, ben de tebrik ediyorum.
Sayın Yılmaz Gürel, YKS tercihlerinde öğrencilerimize tavsiyelerde bulundu, biz de bu tavsiyelerine iştirak ediyoruz.
Sayın Beko, pozitif vaka sayılarıyla ilgili fabrikalarda yaygın test yapılmasına yönelik talepleri iletti; bu konuda gerekli çalışmaları Sağlık Bakanlığımız gerçekleştiriyor.
Sayın Serter de İzmir Bergama çiftçileriyle ilgili... Bunu da Sayın Tarım Bakanımıza ileteceğiz.
Çok teşekkür ediyorum.