| Konu: | İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 116 |
| Tarih: | 22.07.2020 |
MHP GRUBU ADINA İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 225 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin birinci bölümü hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Covid-19 salgınının başta sağlık olmak üzere hayatın her alanında sorunları tetiklemesi karşısında devletler, almış oldukları tedbirlerle, salgının sebep olduğu ekonomik ve sosyal tahribatı sınırlandırmaya çalışmaktadır. Güçlü ekonomilere sahip olmalarına rağmen, birçok ülke, çoğu devlet fonksiyonunda aksamalar yaşamaktadır. Bu ülkelerin salgınla mücadele yönetimi bakımından gösterdikleri zayıf performans dikkate alındığında, gücün ne olduğu veya nasıl ölçülebileceği hususları da tartışma konusu olmuştur.
Toplumsal dayanışmanın, millî birliğin, insan sağlığına ve güvenliğine yapılan yatırımların öneminin ortaya çıktığı bu dönemde, Türkiye; sağlık altyapısı, kapsayıcı sosyal güvenlik sistemi, fiziki, teknolojik ve beşerî kapasitesi, etkili hükûmet etme sistemi, insan merkezli medeniyet tasavvuru ve buna uygun politikalarıyla dünyada Covid-19'la mücadelenin öne çıkan ülkesi olmuştur.
Türkiye, 2018 yılının Ağustos ayından itibaren dört önemli ekonomik saldırıya maruz kalmasına rağmen, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin sağladığı etkin icra sayesinde bu operasyonlara karşı koyabilmiştir. Parlamenter sistemde yaşanan hükûmet kurma krizleri, yürütmedeki çift başlılık ve siyasi istikrarsızlıklarla karşılaşılmamış; yasama ve yürütme, milletimizden aldığı yetkiyle sadece asli işlerine odaklanmıştır. Türkiye, yeni sistemle, bölgesel ve küresel krizlere karşı daha etkin, daha hızlı ve daha kapsamlı karşılık verebilme imkânına kavuşmuştur. Başta PKK ve FETÖ olmak üzere etkili bir terörle mücadele yürütülmüş, güney sınırımızda terör koridoru oluşturma girişimleri engellenmiş, egemenlik haklarımızı ihlal girişimlerine karşı Suriye'de, Libya'da ve Doğu Akdeniz'de Türkiye belirleyici aktör olmuştur. Aynı zamanda, Covid-19'la örnek bir mücadele sergilenmiş, hiçbir vatandaşımız mağdur edilmemiştir. Bununla birlikte, tüm ülke ekonomileri gibi Türkiye ekonomisi de bu süreçten olumsuz etkilenmiş, yaşanan olumsuzluklar alınan etkili tedbirlerle peyderpey aşılmış, üretim çarkları yeniden dönmeye, ekonomi toparlanmaya ve güven artmaya başlamıştır. Şüphesiz, millet ve devlet olarak güçlü olduğumuz ölçüde önemli sorunlar karşısında daha dayanıklı bir toplum ve ülke olacak, yeni krizleri dayanışma içerisinde atlatmamız daha kolay hâle gelecektir. Nitekim, salgının gösterdiği gerçeklerden biri de devlet-millet kenetlenmesinin bu tür sorunlarla mücadelede taşıdığı hayati rol olarak dikkat çekmiştir.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifiyle Türkiye Büyük Millet Meclisinde "Dijital Mecralar Komisyonu" adı altında yeni bir ihtisas komisyonu kurulması öngörülmektedir. Komisyonun kurulmasıyla internetin kanunlara, bireylerin kişilik haklarına, özel hayatın gizliliğine ve diğer temel hak ve özgürlüklere aykırı yahut çocukların fiziksel ve psikolojik gelişmelerine zarar verici şekilde kullanımının önlenmesi amacıyla alınan tedbirlerle, yapılan iş ve işlemler hakkında inceleme, görüşme, raporlama, tavsiye ve görüş bildirme işlemlerinin yürütülmesi amaçlanmaktadır.
Bilgiye en kısa yoldan, en doğru vasıtalarla ve en objektif şekilde ulaşılması, aynı zamanda iletişim kanallarının aktif olarak kullanılması ihtiyacının giderilmesi için bir araç olan sosyal medyanın izan ve insaf tanımayan bir platforma dönüşerek ağır bir güvenlik sorunu hâline geldiği görülmektedir. Bu yönüyle insan onuruna, şeref, namus ve haysiyetine saldırı aracı yapılan, insan ve toplum huzuruna kasteden bu mecranın mevcut hâliyle varlığını sürdürmesinin de insani değerlere aykırı olacağı açıktır. İnternetin yıkıcı olumsuz etkilerinin bertaraf edilmesi ve sosyal medyanın temiz kullanılması, sağlıklı bir nesil ve toplum için kuşkusuz hayati önemdedir. Sosyal medyanın insan şeref ve haysiyetine hürmet gösteren bir çerçeveye, bireysel hakların korunduğu, hukuki ve mali muhataplığın temin edildiği, hak arama imkânının sağlandığı, etkili müeyyidelerin olduğu şeffaf ve ahlaki bir zemine oturtulmasını ertelenemez bir gereklilik olarak değerlendiriyoruz. Bu sebeple, sosyal medya tartışmalarına kalıcı çözüm getirmek üzere atılan adımlardan birisi olan Türkiye Büyük Millet Meclisinde Dijital Mecralar Komisyonu kurulmasını önemli ve yararlı buluyoruz. Bir güvenlik sorununa dönüşen sosyal medya terörünü sonlandırmak üzere AK PARTİ ve Milliyetçi Hareket Partisi olarak birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisine sunduğumuz kanun teklifinin de bir an önce yasalaşmasını bekliyoruz.
Diğer taraftan, görüştüğümüz teklifle, salgın kaynaklı zorlayıcı sebebe bağlı olarak özel sektör iş yerlerinde kısa çalışma ödeneğinden yararlananların, haftalık normal çalışma sürelerine dönmesi hâlinde, sosyal güvenlik primlerinin sigorta ve işveren paylarının tamamının üç ay süreyle İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanarak iş gücü piyasasında normalleşme sürecinin hızlandırılması öngörülmektedir. Böylece kısa çalışma ödeneğinden yararlanan işçilerin tam ücretini alması ve normal çalışma düzeninin sağladığı diğer imkânlardan da yararlanması mümkün hâle gelecektir. Ayrıca kısa çalışma uygulama süresinin sektörel olarak ayrı ayrı veya bir bütün hâlinde uzatılabilmesi mümkün hâle getirilmekte, işten çıkarmaların önüne geçmek için getirilen sözleşmenin feshi yasağına zorunlu hâllere ilişkin bazı istisnalar eklenmektedir.
Değerli milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisi olarak önemle üzerinde durduğumuz, Manisa Milletvekili ve Grup Başkan Vekilimiz Erkan Akçay tarafından da müteaddit defalar gündeme getirilen Manisa ili Soma ilçesinde bulunan Işıklar, Atabacası ve Geventepe ocaklarında çalışan ve kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde hizmet akdi sona erdirilen işçilerden kıdem tazminatlarını alamayanların tazminatlarının Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu tarafından ödenmesi sağlanarak bu işçilerimizin mağduriyetleri giderilmektedir.
Öte yandan, engelliler hakkında kanunun geçici 3'üncü maddesinde düzenlenmiş olan dolmuş, minibüs, otobüs gibi toplu taşıma araçlarının engellilerin erişilebilirliğine uygun hâle getirme yükümlülüğünü yapılan denetimler sırasında yerine getirmediği anlaşılanlara 7 Temmuz 2020 tarihine kadar verilen ek sürenin bir yıl uzatılması suretiyle Covid-19 salgını nedeniyle sorunlu duruma düşenlerin mağdur olmaması temin edilmektedir.
Yine kanun teklifiyle eğitimin aksaması ve ilgili sınavların gerçekleştirilememesinden kaynaklı olarak oluşacak uzman ve hekim açıklarının önlenmesi amacıyla 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri ile kamuya ait iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi görevlendirilmesine ilişkin hükmün yürürlüğünün 1 Temmuz 2020'den 31 Aralık 2023 tarihine uzatılması öngörülmektedir.
Öngörülen bir diğer düzenleme de yabancı plakalı araçlarla ülkemize gelen yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın karayollarında gerçekleştirdiği ihlalli geçişlerde uygulanacak idari para cezaları açısından yerli plakalı araçlarla aynı düzenlemelere tabii kılınması, bu yöndeki mağduriyetlerin giderilmesini sağlamaya yöneliktir.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifiyle yapılan düzenlemeler toplumsal ihtiyaçlara cevap verecek, vatandaşımızın hayatını kolaylaştıracak, huzurunu artıracak, ekonomik gelişmeyi destekleyecek ve toplumsal refaha katkı sağlayacak niteliktedir.
Bu düşüncelerle kanun teklifinin ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AKP sıralarından alkışlar)