GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:18.12.2012

AK PARTİ GRUBU ADINA HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2013 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 13'üncü maddesi hakkında grubum adına söz almış bulunmaktayım, bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.

Sözlerimin hemen başında bütçemizin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını temenni ederim.

Sayın milletvekilleri, bütçe müzakerelerinin başladığı tarihten bu yana yaklaşık bir hafta süre ile grubumuza mensup milletvekili arkadaşlarım, Türkiye'nin son on yıldan beri yaşadığı değişim, dönüşüm ve normalleşmeyi vurgularken muhalefet partisine mensup milletvekilleri de eleştirilerini dile getirdiler. Kısacası, burada, bu kürsüden bu süreçte konuşulmadık bir konu, değinilmedik bir husus kalmadı. Bu nedenle, ben bugün sizlere farklı bir yaklaşımla hitap etmek istiyorum.

Balkan coğrafyasında doğup büyümüş bir milletvekili arkadaşınız olarak Türkiye'de son on yılda yaşanan süreci bir de bu coğrafyanın içerisinden, oradaki kardeşlerimizin perspektifinden bakarak değerlendirmek arzusundayım.

Sayın milletvekilleri, bu yıl 100'üncü yıl dönümünü yaşadığımız Balkan Savaşlarından sonra terk etmek zorunda kaldığımız bölgedeki kardeşlerimiz, nesiller boyunca hemen her gün sabah gözlerini açtıklarında yüzlerini Türkiye'ye çevirdiler ve Türkiye'den kendileri için söylenecek bir söze dikkat kesildiler, Türkiye'den gelecek kardeşlerinin onlara dokunmasını beklediler, yaşadıkları ülkelerde Türkiye'nin kendilerine telkin ettiği güvenle yaşamlarını sürdürdüler. Arada cılız da olsa bir ses duydular, kendilerine dokunanlar da çıktı ancak hiçbir dönemde 2002 yılından bu yana hissettiklerini hissetmediler. Birbirleriyle bugünkü coşkuyla kucaklaşmadılar ve yaşadıkları ülkelerde hiç bu kadar güven içinde yaşamadılar. Gerçekten de AK PARTİ iktidarının bölgeye ilişkin geliştirdiği politikalar ve devreye soktuğu mekanizmalar ile Balkanlarda yaşayan kardeşlerimizin hasret kaldıkları beklentilerini karşılamaya başladık, onları bağrımıza bastık.

Bakınız, bugün TİKA, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ile Yunus Emre Enstitüsünün faaliyetleri sayesinde, buralarda bulunan yıkılmaya yüz tutmuş ecdat yadigârı eserler tekrar nazlı bir edayla boy göstermeye, Türkçemiz yankılanmaya, mesafeler kısalmaya başlamıştır. Yine, bu kuruluşlarımız sayesindedir ki bölgedeki egemen topluluklar da ecdadımıza, kültürümüze ve ülkemize ilişkin bakış açılarını değiştirmişlerdir.

Sayın milletvekilleri, iktidarımız, sadece Balkanlarda yaşayan bu kardeşlerimizle ilgilenmekle kalmamış, bu bölgeden binbir güçlükle, varını yoğunu bırakarak anavatan Türkiye'ye sığınan kardeşlerimizin de sorunlarına ve taleplerine sahip çıkmıştır.

Bu hususta atılan adımlara somut örnekler de vermek gerekirse, evvelce bir şekilde Türkiye'ye göç ederek anavatana sığınan bu kardeşlerimiz ne yazık ki yıllarca Türkiye'de ikamet iznine sahip olamamışlar, yaşadıkları çaresizlikler karşısında her üç ayda bir çoluk çocuk, maaile yurt dışına giriş-çıkış yapmaya zorlanmışlardır. Bu nedenle, bu soydaşlarımız kendileri ve çocukları için bir planlama yapamamışlar, iki arada bir derede kalmışlardır. Halbuki çok basit bir düzenlemeyle giderilebilecek bu sorunun neden giderilmediğini bugün dahi anlamak mümkün değildir. Nihayet, AK PARTİ iktidarı işbaşına geldikten sadece birkaç ay sonra bu kardeşlerimize Türkiye'de uzun süreli oturma izni hakkı tanımıştır.

Yine, Bulgaristan'dan 1989 yılında, Jivkov döneminde uğradıkları asimilasyon politikaları nedeniyle binlerce soydaşımız Türkiye'ye göç ederken her türlü haklarını, bu arada, sosyal güvenlikleri bakımından tüm çalışmalarını da bırakmak zorunda kalmışlardır. Bu nedenle bu soydaşlarımızın emeklilikleri zayi olmuştur. Birçoğu elden ayaktan düşmüş, yaşı ilerlemiş, çalışamaz durumdaki bu kardeşlerimiz yıllarca önceki hükûmetler nezdinde çare aramışlar ancak bütün kapılar yüzlerine kapanmıştır. Buna karşılık AK PARTİ iktidarı, 3201 sayılı Yasa'ya eklediği bir geçici maddeyle bu soydaşlarımızın, Bulgaristan'daki çalışmalarını borçlanmak suretiyle, emekli olmalarının yolunu açmıştır. Bunun sonucu olarak yaklaşık 36 bin  soydaşımız emekli olarak hayata tutunmuştur.

Ayrıca, yine Bulgaristan'dan göçe zorlanan bu kardeşlerimiz Türkiye'ye geldiklerinde konut sahibi olmak için yatırdıkları avanslar tüm taleplerine rağmen önceki iktidarlar döneminde kendilerine iade edilmemiş,  fakat iktidarımız döneminde ihdas edilen 5819 sayılı Yasa ile 11 bin aileye bu paraları yatırdıkları zamanın rayiç değerleri üzerinden iade edilmiştir.

Göçün güç koşulları ile anavatana sığınan bu kardeşlerimizden alınan avansların kendilerine konut tahsis edilmediği hâlde yıllarca iade edilmemesi hangi hukuk, hangi adalet ile bağdaşır, sormak gerekmez mi?

BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - 57'nci Hükûmet hepsine arsa verdi. Doğruyu söyleyin.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Sayın milletvekilleri, bu saydıklarım, bizden önceki iktidarlar döneminde soydaşlarımıza reva görülüp AK PARTİ iktidarı tarafından çözülen sorunlardan sadece 3 tanesidir.

BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - Benim ilimde 10 tane kooperatif kuruldu.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Aslında Hükûmetimizin gerek hâlen Balkanlarda yaşayan soydaşlarımızın gerekse Türkiye'ye göç eden kardeşlerimizin sorunlarını gidermeye yönelik icraatlarını saymakla bitiremeyiz. Bugün Balkanlara ve çevremizde olup bitenlere ilişkin dış politikamızı hedef tahtasına oturtanlara sesleniyorum: Bu bölgelerde yaşayan soydaşlarımız, Hükûmetimizin kendilerine yönelik Türk dış politikasını sizin perspektifinizden görmemektedirler. Onlar, Hükûmetimizin bu yaklaşımlarına her fırsatta şükranlarını ifade etmekte ve Başbakanımıza duydukları güveni bulundukları her ortamda büyük bir gurur ile dile getirmektedirler.

BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - Onun için mi 10 parçaya bölüyorlar?

BAŞKAN - Sayın Belen, lütfen?

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Özetlemek gerekirse, bu duruma gözlerini kapayanlar sadece kendilerine gece yaparlar.

BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - Gözlerini kapayan sizsiniz.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Bu duygu ve düşüncelerle bütçemizin tekrar hayırlara vesile olmasını diler, Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.