| Konu: | Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 115 |
| Tarih: | 21.07.2020 |
ERDAL AYDEMİR (Bingöl) - Sayın Başkan, seçilmiş olduğunuz yeni görevinizden dolayı sizleri kutluyorum, umarım başarılı bir süreç geçirirsiniz.
Sayın Genel Kurul, yaklaşık iki üç aydan beridir yine Genel Kurulumuzun gündeminde ağırlıklı olarak yargı konuşulmakta, yine bugün de yargı gündemimizin 1'inci maddesinde, yine yargıyla ilgili çeşitli fikirler beyan ediliyor.
Arkadaşlar, bu ülke yargı tarihinde -Osmanlı İmparatorluğu da dâhil- bu dönemki kadar düşürüldüğü, ayaklar altına alınıp çiğnendiği bir dönem yaşanmamıştır. Bakın arkadaşlar, mevcut iktidarı oluşturan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından, yargının teminatı, olmazsa olmazı olan savcı ve hâkimlerin görevlerini ifa ederken sahip oldukları anayasal hak olan teminatı yerle bir edercesine hâkimler korkutulmuş, savcılar korkutulmuş. Korkmuş ve korkutulmuş olan yargıdan da adalet dağıtmasını beklemek ne kadar mümkündür, sizlerin takdirlerine sunuyorum.
Arkadaşlar, özellikle AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkenin politik, siyasal gündemine göre kendisinin siyasal ve politik yönlerden baş edemediği siyasi rakiplerini -bu düşmanlığını âdeta kan davasına çevirmiş, siyasal bir kan davası güder hâle getirmiş- ve kendisine rakip görmüş olduğu politikacıları, siyasetçileri, korkutup etki altına almış olduğu yargıyı, savcıları ve yargıçları kullanarak, bu intikam hissiyle, yargı eliyle, maalesef ki elimine edip cezaevine göndermiştir.
Sanırım 3 dönem AKP'de milletvekilliği yapmış olan bir anayasa profesörü, yine, Anayasa Komisyonunun veya Adalet Komisyonunun Başkanlığında da bulunan bu kişi, uluslararası bir uyuşturucu madde baronuyla ilgili dosyada yargıcı ve ilgili mahkemeyi arayarak korkutmuş; korkutulmuş bir mahkeme heyetinden, söz konusu uyuşturucu baronunun tahliye edilmesiyle ilgili talepte bulunmuş ve baskılamıştır. İşte, AKP'nin ortaya çıkarmış olduğu yargının en güzel göstergelerinden bir tanesi de budur.
Arkadaşlar, daha geçen dönem Grup Başkan Vekilliğimizi yapmış olan Sayın Doktor İdris Baluken. Önce mahkeme kendisini tahliye etmiş, daha sonra da, on yedi gün sonra, aynı mahkemece, yine, AKP'nin korkuttuğu savcı ve yargıçlar tarafından, Sevgili İdris Baluken, alelacele, arkadaşlar, anayasal güvence altına alınmış olan ve bu kürsüden yapmış olduğu konuşmalar dosyasına delil gösterilerek tutuklanmış ve hâlen cezaevinde tutulmaktadır. Bu nedir? Bu, AKP Genel Başkanının intikam almasıdır.
Bununla da yetinilmemiş arkadaşlar. Sıra kime geldi? Bir dönem önceki Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş. Defalarca ama defalarca mahkeme tarafından tahliye edilmesine rağmen, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin derhâl tahliye edilmesiyle ilgili karar vermesine rağmen, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, âdeta siyasi kan davasına çevirmiş olduğu hukuka dayalı olarak "Karşı hamleyi yapar, verilen bu kararı boşa çıkartırız." demişti ve bu karar doğrultusunda, yine yargı tarihinde eşi benzeri görülmeyen bir hükümle, korkutulan, etki altına alınan, tehdit edilen yargıçlar tarafından verilen karar neticesinde Selahattin Demirtaş şu anda tutuklu.
Arkadaşlar, bununla da yetinmiyor Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genel Başkanı. Ne yapıyor? Türkiye'nin dünya çapında yetiştirdiği romancılarından, yazarlarından, gazetecilerinden biri olan Ahmet Altan, arkadaşlar, sorgulama sürecinden sonra sulh ceza yargıcı tarafından serbest bırakıldı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Aydemir.
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Daha adliyenin önündeyken yapmış olduğu Recep Tayyip Erdoğan'a biat etmeyen konuşmalarından dolayı, verilen talimatla, daha yirmi dört saat geçmeden, yargıç tarafından hakkında tutuklama kararı verildi. Ve yine dosya yargılaması bakımından Ahmet Altan'la ikiz durumda olan başka bir gazeteci Yargıtay tarafından verilen karar neticesinde tahliye edilirken, şu anda dışarıda olurken AKP Genel Başkanına biat etmeyen Ahmet Altan maalesef ki yine yargıya verilen talimatlar doğrultusunda cezaevinde tutulmakta.
Arkadaşlar, bununla da bitmiyor; kin, nefret, öfke, biat etmeyenleri hizaya getirme, istikamet verme iş dünyasından da nasibini alıyor. Kim bu? Osman Kavala. Hayatı boyunca, yaşamı boyunca insan hak ve özgürlükleri için mücadele vermiş bir kişi önce AKP iktidarı ve onun Genel Başkanı tarafından darbeye teşebbüs suçundan dolayı yargılandı. Mahkeme kendisi hakkında beraat kararı verdi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Tamamlıyorum, son sözlerim Sayın Başkan.
Mahkeme Osman Kavala'yla ilgili beraat kararı verdi. E, tabii ki -ilk tepki- mahkeme baktı ki bu yönde Recep Tayyip Erdoğan'ın değerlendirmesi olumsuz, hiç ilgi ve alakası olmayan bir iddiayla tekrar tutuklandı ve şu anda cezaevinde.
Arkadaşlar, bununla da bitmedi. Bakın, AKP Genel Başkanının hoşuna gitmeyen, o anki günlük siyasal düşünceleriyle örtüşmeyen kim olursa olsun hemen hakkında savcılar harekete geçiyor, yargıç tutuklama kararı veriyor, cezaevine atıyor. Son örneklerinden biri kim? CHP Adana Yüreğir Gençlik Kolları Başkanı bir genç. Bu da neredeyse yargısız infaza tabi tutuldu, ABC terör örgütü üyeliği iddiasıyla tutuklandı; on yedi gün sonra, yaşadığı tutuklama sürecinden sonra serbest bırakıldı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Arkadaşlar, yirmi yılda yarattığınız yargının röntgenini çektim; bilginize. (HDP sıralarından alkışlar)