| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 115 |
| Tarih: | 21.07.2020 |
HDP GRUBU ADINA KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sizi kutluyor ve başarılar diliyorum. Sanki yıllardır bu işi yapıyormuş gibisiniz.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bülbül.
KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Başarılar.
(Uğultular)
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkanım...
KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Değerli Genel Kurul...
BAŞKAN - Bir saniye Sayın Bülbül...
Sevgili milletvekilleri, hatip kürsüde; lütfen, hatibin insicamını bozmayalım.
Buyurun.
KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Değerli Genel Kurul, bilindiği gibi 20 Temmuz 2015'te Suruç'ta insanlığa karşı bir suç işlenmiş, gençliğe karşı bir suç işlenmiş, annelere karşı bir suç işlenmiş, savaşa karşı olma dirayetine karşı bir suç işlenmiş ve insanlık 33 kere katledilmiştir. Bu bilindiği gibi, bir de bilinip de bilinmezden geliniyor gibi olan bir hâl var; o da bu katliamın nasıl planlandığı, nasıl yürütüldüğü ve nasıl sonuçlandığıdır. Bu katliamın, özellikle Kobani'de, Afrin'de, Kuzey Suriye'de planlanan politikaların yaşama geçirilmesinin bir parçası, yürütülmesinin bir parçası olduğu zaten bilinmektedir.
Ayrıca, 7 Haziran 2015, her söz aldığınızda övündüğünüz iktidarınızın on sekiz yılının bittiği süreçtir. 7 Haziran 2015'te, Türkiye'de hükûmet olma olayı bitmiştir, Türkiye'de tarih durmuştur ve hükûmet olma yeteneğini, kapasitesini ve becerisini yitirmişsinizdir. Bunu sağlayabilmek için de Suruç'tan başlayarak Gar'da devam eden, Diyarbakır'da, Mersin'de, benzeri yerlerde devam eden kızılca katliamlar söz konusu olmuş, 20 Temmuz 2015'in hemen iki gün sonrasında Ceylanpınar'da 2 polis katledilmiş ve bu katledilen polislerin katliam gerekçesi yeniden şiddet sarmalının, yeniden savaş, yeniden çatışma, yeniden ırkçılık, yeniden inkârcılık sürecinin başlatılmasına gerekçe teşkil edilmiş olmasına rağmen, bugün 2 polisin katili ortalıkta yoktur ve faili meçhul cinayetler dosyasına girmiştir bu. Oysa o gün, onunla ilgili ne de büyük spekülasyonlar yapılmış, şiddet sarmalının artırılması için ve 1 Kasım seçimlerinde amaçlanan ve daha sonra darbeyi "Allah'ın lütfu." bilen zihniyetin giderek daha da yerleşmesi için yürütülen bir süreç hâline dönüşmüştü.
Bakınız, Suruç'la ilgili katliam anmasına dün her yerde, Urfa'da, İstanbul'da, Kadıköy'de, Ankara'da müdahale edildi. Arkadaşlarını anmak isteyen gençlere polis niye müdahale etti? Niye yerlerde sürükledi? Niye tekmeledi? Niye ters kelepçe taktı? Katliam serbest de anmak yasak mıdır? Katliam serbest, anmak yasak mıdır? Buradan soruyorum. Bu ne barbarca, bu ne vahşice, bu ne canice bir uygulamadır! Çocuklara oyuncak götürmek için giden ve Suruç'ta planlı, düzenli, yönlendirilen ve kontrol altında yapılan bir katliamda üniversite öğrencisi pırıl pırıl gençlerin katledilmesine seyirci kalan zihniyet, maalesef, dün yapılan anmaya hemen her yerde müdahale etmiştir.
Şimdi, bu tür şeyler söz konusu olduğunda genel olarak deniliyor ki: Gelin, tüm süreci, hakikatleri araştırma komisyonu kuralım ve kırk yıldır ne olmuş, ne bitmiş, nerede hangi katliam yapılmış, bu katliamlarda suçlular kimlerdir; bu katliamları yapanlar, yürütenler, yönetenler kimlerdir bütün ayrıntısıyla ortaya çıkaralım ve Türkiye'ye barış, Türkiye'ye huzur, Türkiye'ye adalet gelsin. Yoksa söylediğimi tekrarlıyorum, "Katliam serbest, anmak yasak." zihniyeti devam edecektir.
Suruç'ta 33 can katledildi. Değerli Genel Kurul, bizim hikâyemiz biraz da 33'lerin hikâyesidir. Nedir 33'lerin hikâyesi? 1943 yılında Özalp'ta 33 kurşun, 2 Temmuz 1993'te Madımak'ta 33 can ve 20 Temmuz 2015'te Suruç'ta 33 can. Bizim hikâyemiz biraz da 33'lerin hikâyesidir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Bülbül.
KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Bu anlamda, Suruç'ta oynanan katliam oyununun yönlendiricisi, tarafı kimdir, kim suçludur, kimler rol almıştır, kimlerin rolü gizlenmiştir, polisleri kim katletmiştir, neden bu dosyanın üzeri kapatılmıştır; bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkarmanın olanağı vardır. İnsanlığa karşı, gençliğe karşı, annelere karşı işlenen bir suçun ortadan kaldırılmasının, en azından hukuki sübuta erdirilmesinin olanakları vardır.
Destek vermeniz dileğiyle, saygılar sunuyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)