GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Pençe-Kaplan Operasyonu'nda teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Hava Piyade Astsubay Çavuş Ethem Demirci'ye Allah'tan rahmet dilediğine, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü'ne, 15 Temmuz gazileri ve şehit yakınları için toplanan paranın sahiplerine verilmesi gerektiğine, Heybeliada'da çıkan orman yangınına, Artvin ve Rize illerinde yaşanan sel felaketlerinde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet dilediğine, 14 Temmuz Kerkük katliamının 61'inci yıl dönümüne, Ermenistan'ın Azerbaycan'ın Tovuz bölgesine gerçekleştirdiği saldırıyı kınadığına, hayatını kaybeden askerlere ve soydaşlara Allah'tan rahmet dilediğine, Doğu Akdeniz meselesini millî bir mesele olarak gördüklerine ve Libya meselesinde siyaset üstü bir tavır sergilenmesi gerektiğine, 2. Lig'e yükselen Kocaelispor'a ve Süper Lig'e yükselen Hatayspor'a başarılar dilediğine, Bingöl ilinde yaşanan deprem nedeniyle bölgenin afet kapsamına alınmasını, Bingöl-Diyarbakır, Bingöl-Elâzığ, Bingöl-Erzurum ve Bingöl-Muş kara
Yasama Yılı:3
Birleşim:113
Tarih:14.07.2020

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Pençe-Kaplan Operasyonu sürerken ne yazık ki yüreğimize yine şehit ateşi düştü. Irak'ta teröristlerle çıkan çatışmada şehit düşen Piyade Astsubayımız Ethem Demirci'ye Yüce Allah'tan rahmet, kederli ailesine ve Türk milletine sabırlar niyaz ediyorum.

Yarın 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünün 4'üncü yıl dönümü. Bu hain darbe teşebbüsünü yapanlar on bir yıl boyunca mevcut iktidarla iş birliği yaptılar. İş birliği yaptıkları bu dönemde her ikazımızda bizi ihanetle suçlayanlar baktılar ki gerçek ihanet edenler, bu Meclisi bombalayanlar on bir yıl beraber yürüdükleri arkadaşları. Bu hain terör örgütünün darbeye karışanları ve örgüt mensuplarının bir kısmı cezaevinde, bir kısmı kaçak, bir kısmı yurt dışında ama metotları AK PARTİ'ye miras kaldı. Aynı metotlarla, hukuksuz kumpaslarla, uygulamalarla, asılsız suçlamalarla insanları cezaevlerine attırtıyorlar. FETÖ taktikleri şimdi Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından devam ettiriliyor; gazeteciler, aydınlar, muhalifler aynı FETÖ taktiklerinde olduğu gibi sahte delillerle ve gizli tanıklarla cezaevlerine atılıyor. Bu hain terör örgütünün darbe teşebbüsü sırasında devleti sokaktan toplayıp getiren bu aziz millete bir defa değil bin defa selam olsun.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bu uğurda canını kaybeden, şehit olan vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum; gazilerimize uzun ömür diliyorum. Hazır 4'üncü yıl dolarken yarın da 4'üncü yılla ilgili bir anma töreni var Meclisimizde; bu törene gelirken bu gaziler için ve şehit yakınları için topladığınız paraları da iade edin, sahiplerine verin ve törene de öyle gelin. Onlar "Bizim için bu toplanan paraları bize verin." diye hâlâ yazmaya devam ediyorlar.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Heybeliada'da çıkan orman yangını ve daha sonra Rize ve Artvin'de meydana gelen sel felaketini ne yazık ki arka arkaya yaşadık. Heybeliada'da 5 hektar ormanlık alanın kül olması ciğerimizi yaktı. Rize'de 2, Artvin Yusufeli'de ise maalesef 3'ü aynı aileden -baba, oğul ve anne- olmak üzere 4 vatandaşımız sele kapılarak can verdi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz, ailelerine başsağlığı diliyorum. Böylesi felaketlerin bir daha tekrarlanmamasını temenni ediyorum ama hep diyoruz ya ne kadar HES o kadar sel; HES'ler çoğalır seller beraber çoğalır. HES sevdasından vazgeçmezseniz Karadenizli bunu daha çok yaşamaya devam edecek.

Irak'ta bin yılı aşkın bir süredir mahrumiyet içerisinde varlıklarını sürdüren Irak Türkleri çeşitli yöntemler ve etnik gruplar tarafından katliamlara maruz kaldı. 14 Temmuz 1959 tarihinde Kerkük'te meydana gelen katliamsa Türkmenlerin yaşadığı en büyük facialardan biriydi, olaylar planlı olarak Molla Mustafa Barzani'ye bağlı güçler tarafından çıkarılmıştı. Hangi Barzani bu? AK PARTİ kongresine katılan Barzani'nin babası Molla Mustafa Barzani.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bu kanlı saldırıda Türk evleri yağmalandı, yakıldı ve 31 Kerküklü Türk feci şekilde öldürüldü. Katliamın 61'inci yılında, katledilen soydaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Aziz Türkmeneli'ne ve Türkmen direnişine selam olsun, Türk'ün şehri Kerkük var olsun.

Ermenistan'ın Azerbaycan'ın Tovuz bölgesine gerçekleştirdiği saldırıda 4 Azerbaycan askeri şehit düştü diye öğrenmiştim; bir arkadaşımız "7 asker şehit oldu." diye söylemiş, herhâlde o bilgi daha güncel. Ermenistan ordusu tarafından gerçekleştirilen saldırıyı şiddetle kınıyorum. Şehit askerlere, soydaşlarımıza, kandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Can Azerbaycan halkına ve Türk milletine başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Her zaman yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Libya'daki iç savaşın, geldiğimiz noktada, stratejik Sirte kentinde düğümlendiğini görüyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Ulusal Mutabakat Hükümetinin kazandığı her bir mevzi, savaşın yapısını da gidişatını da değiştiriyor. Son olarak darbeci Sisi'nin Libya'ya doğrudan askerî müdahale seçeneğini ortaya koyması, bunun üzerine Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin de askerî müdahale seçeneğine destek vermesi göz ardı edilecek gelişmeler değildir. Nitekim, Tobruk merkezli Hafter hükûmeti, Mısır'dan gelecek askerî müdahaleyi peşinen desteklemiş durumda. Bu şu anlama geliyor: Libya'daki çatışmalar, artık bir vekâlet savaşı olmaktan çıkarak tarafların müdahil olduğu çok katmanlı bir bölgesel savaşa doğru gidiyor.

İYİ PARTİ olarak Doğu Akdeniz meselesini millî bir mesele olarak görüyoruz ve Yunanistan tarafından hakları gasbedilmiş ve köşeye sıkıştırılmış bir Türkiye tasavvurunu hiçbir şekilde kabul etmiyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın lütfen.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Ancak bu demek değildir ki dış politikada ortak aklı terk edeceğiz ve diplomasiden vazgeçeceğiz. Hükûmetin Doğu Akdeniz'in herhangi bir köşesinde ya da Libya'da attığı her adım, Türkiye'nin kaderini belirleyecek önemi haizdir, bunu unutmayın. Dolayısıyla, Libya meselesinde sizlerden, siyasetüstü bir tavır göstererek uyarılarımızı dikkate almanızı istiyoruz. Ve Libya'da askerimizin aldığı sorumluluk noktasında, Millî Savunma Bakanı Sayın Hulusi Akar'ın Meclis Genel Kuruluna gelerek son durumla ilgili Meclisi bilgilendirmesinin yararlı olacağını ifade etmek istiyoruz.

Benim de milletvekili olmaktan gurur duyduğum, şehrimizin takımı Kocaelispor, Futbol Federasyonu tarafından şampiyon ilan edildi ve şampiyonluk kupasını binlerce taraftarının arasında kaldırdı. 8 sezon aradan sonra yeniden 2. Lig'e yükselen takımımızın başarısı hepimizi gururlandırdı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın lütfen.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Kocaelispor Yönetim Kurulunu, sezon başından itibaren görev almış tüm teknik ekibi, canla başla mücadele veren futbolcularımızı, kulüp çalışanlarını ve yeşil siyah renklere gönül vermiş tüm taraftarımızı tebrik ediyorum. Yeni sezonda 2. Lig'de mücadele edecek Kocaelispor'umuza başarılar diliyorum.

1. Lig'de mücadele eden Hatayspor da normal sezonun bitimine bir hafta kala şampiyon olarak Süper Lig'e çıkmayı garantiledi. Tarihinde ilk kez bu başarıyı gösteren Hatayspor'u da tebrik ediyor, yeni sezonda Süper Lig'de başarılar diliyorum.

Son olarak size Bingöl'den bahsetmek istiyorum arkadaşlar. Bingöl, hem Doğu Anadolu hem de Kuzeydoğu Anadolu Fay Hattı üzerinde yer almasıyla deprem riski bulunan illerimizin başında yer alıyor. Nitekim, en son bir ay önce ciddi bir deprem yaşadı Bingöl.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bitiriyorum Başkanım.

BAŞKAN - Sayın Türkkan, son kez açıyorum.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bu depremin ardından, Bingöl'ün Adaklı, Yedisu, Karlıova ilçelerinde hak sahipliği verilme noktasında bazı çalışmalar yapılsa da Bingöl'de yaşayan vatandaşlarımız Bingöl merkezin ve bütün ilçelerinin afet kapsamına alınmasını istiyor çünkü depremin ardından evleri zarar gören vatandaşlarımızın evlerini yenilemeye gücü yetmiyor. Uzmanlar "Bu bölgede 7 ve üzerinde deprem bekleniyor." diye bağırıyorlar. Buradan üzülerek sormak istiyorum: Bingöl'ün afet bölgesi ilan edilmesi için insanlarımızın hayatını kaybetmesi mi gerekiyor?

2002 yılında başlatılan duble yol projesi kapsamında Bingöl-Diyarbakır, Bingöl-Elâzığ, Bingöl-Erzurum ve Bingöl-Muş kara yolları hâlâ tamamlanamadı; tamamlanamadığı gibi şimdi yeni bir ihaleye çıkılıyor. Bu yolların yapımı on sekiz yıldır niye bitmedi? Bu sayede birileri zengin mi ediliyor, merak ediyoruz.

Yine, Bingöllüler, on üç yıl önce başlayan, her seçim döneminde kendilerine söz verilen ancak hâlâ bir arpa boyu yol alınamayan bir başka proje, Çapakçur Vadisi Projesi'nin de bitmesini bekliyor.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.