| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 01.07.2020 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. CHP'nin grup önerisi münasebetiyle söz almış bulunuyorum.
Değerli arkadaşlar, Esenyurt'ta bahsi geçen konut dolandırıcılığı veya olumsuzluğuyla ilgili şikâyetler olmuştur. Bunu Belediye Başkanlığı dönemimizde de takip ettik. Şu anda konu yargıya intikal etmiştir ve bu konuyla ilgili, sadece Esenyurt Belediyesi değil, herhangi bir belediyenin imara aykırı, mevzuata aykırı herhangi bir şey yapması mümkün değildir. Ayrıca, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yine bu Mecliste, 2013 yılında, AK PARTİ Grubunun önerisiyle yasalaşmıştır ve 6502 sayılı Yasa, tüketicinin gerçek anlamda hakkının korunması ve mağduriyetlerin tekrar yaşanmamasıyla ilgili önemli bir yasadır.
Bu yasada uygulama ve düzenleme maddeleri vardır. Aslında 2 tane önemli uygulama maddesi var. Bunlardan bir tanesi, halk arasındaki deyimiyle "topraktan satışlar" veya maketten satışlar münasebetiyle yapılan ön ödemeli satışlarda genellikle bankalardan kredi alınmaktadır; işte bu süreçte, mağdurlarımızın veya talep edenlerin kesinlikle bankadan garantörlük sözleşmesiyle birlikte yola çıkmalarıyla ilgili önemli bir sigorta çalışması vardır. Arkasından, yine, başlanan inşaatların müteahhitler tarafından suistimal edilmemesi veya olumsuz şartlar neticesinde yarım bırakılmaması konusunda da -tamamlayıcı sigorta yapılması konusunda- tüketicilerin önü açılmıştır.
Değerli arkadaşlar, peki, bu işlemler yapıldı, özellikle Esenyurt'ta bu kadar mağduriyetin yaşanmasının temel sebeplerinden bir tanesi nedir biliyor musunuz? Ben size onu söyleyeyim. Esenyurt'ta 2004 yılında başlanmış imar planları, 2008 yılından sonra da 1/1.000'lik, 1/5.000'lik uygulama imar planlarıyla ilgili çalışmalar devam ederken ve bu nazım imar planları kabul edildikten sonra mevcut müteahhitler, geçerli imar planları üzerinden yapılmış çalışmalar neticesinde oluşturulmuş projelere dayanarak işlemlerini sürdürdüler. İşte, bu arada, tam imar planları onaylanmış ve herkes kendi işlerini yapma konusunda epey mesafe katettikten sonra genellikle bütün belediyelerin başlarına gelen Esenyurt'un da başına gelmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyursunlar Sayın Demir.
MUSTAFA DEMİR (Devamla) - Konu nedir? Yine, o meşhur odalardan biri olan Mimarlar Odasının 2010 yılında Esenyurt Belediyesinin geçerli, reel nazım imar planlarına yaptığı itiraz neticesinde 2014 yılında 5 no'lu İdare Mahkemesi Esenyurt'un uygulama imar planlarını durdurmuştur.
Şimdi, şöyle düşünün: Normalde, geçerli imar planları üzerine yapılmış çalışmalar var. Arkasından Mimarlar Odası tarafından mahkemeye götürülmüş ve durdurulmuş imar planları var. Arkasından tekrar bir imar planları daha yapılmak zorunda kalındı. İşte, bu ikinci imar planları ile birinci imar planları arasında yüzde 50'ye varan yapıda kısıtlama söz konusu oldu.
İşte, asıl problemin kaynağı, asıl bu mağduriyetin temel kaynağı, birinci imar planları ile ikinci imar planları arasındaki yapı stokundaki azalmadır ve bunun tek müsebbibi, en önemli müsebbibi de yine o meşhur odalardan biri olan Mimarlar Odasıdır. Bunu sadece Esenyurt'a değil, benim Belediye Başkanı olduğum dönemde Fatih'e de yapmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
MUSTAFA DEMİR (Devamla) - Hazırunu, sayın milletvekillerimizi bu vesileyle de bilgilendirme durumu oldu.
Hepinize çok teşekkür ediyorum; sağ olun, var olun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)