GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 27 Mayıs darbesinin 60'ıncı yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:93
Tarih:02.06.2020

HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Yüce heyetinizin ve aziz milletimizin geçmiş mübarek Ramazan Bayramı hayırlı uğurlu olsun. Allah nice bayramlara çıkmayı hep birlikte nasip eylesin.

Bu vesileyle, yeni normale dönüş konusunda üstün faaliyetlerde bulunan, çabalar gösteren Sağlık Bakanımız başta olmak üzere tüm sağlık çalışanlarına emeklerinden dolayı teşekkür ediyoruz.

Yine bu vesileyle, yine, dün Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde şehit olan askerlerimize -Pervari'de- Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum. Aziz milletimizin başı sağ olsun.

Yine, iki gün önce Hatay Altınözü'nde Rahmetirahman'a kavuşan şehidimiz Mehmet Günay kardeşimize de tekrar Allah'tan rahmet diliyorum, kederli ailesine sabır diliyorum. Aziz milletimizin başı sağ olsun.

Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bugün 27 Mayıs darbesinin 60'ıncı yılı münasebetiyle söz almış bulunmaktayım. Sözlerimin başında, rahmetli Başbakanımız Adnan Menderes'i, Fatin Rüştü Zorlu'yu ve Hasan Polatkan'ı rahmetle, şükranla ve saygıyla anıyorum. Allah milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti devletinin, milletimizin demokrasi tarihi, aslında, bir anlamda tersinden bir okumayla darbeler tarihidir. 27 Mayıs 1960 darbesi, bütün darbelerin kapısını aralayan, darbelerin anası niteliğinde ve Başbakanı asan bir darbe olarak tarihe kara bir leke olarak girmiştir ve milletimizin vicdanında yokluğa mahkûm edilmiştir. 27 Mayıs 1960 darbesi, Türkiye'de her on yılda bir darbelere kapı aralayan, önce 12 Mart 1971 darbesi, daha sonra 12 Eylül darbesi, daha sonra 28 Şubat postmodern darbesi ve en son hain FETÖ'cü 15 Temmuz darbe girişiminin kapısını aralamıştır. Bu anlamda, gerçekten, 60'ıncı yılında bir kez daha lanetle kınayarak anmak ve telin etmek istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 27 Mayıs darbesi, sadece Başbakanımızı, bakanları idam etmekle kalmamıştır, aynı zamanda Türkiye demokrasi tarihini, Türk demokrasi tarihini bir partiler mezarlığına çevirmiştir; siyasetin gelenekselleşmesine, kurumsallaşmasına mâni olmuştur. 27 Mayıs darbesi, bir anlamda devleti millet karşısında ayıplı, kınanan hâle getirmiştir, diğer taraftan da milletimizi devlet karşısında bir anlamda sakıncalı hâle getirmiştir.

(Uğultular)

BAŞKAN - Arkadaşlar, çok uğultu var, lütfen, rica ediyorum.

HÜSEYİN YAYMAN (Devamla) - 27 Mayıs darbesi, bir vesayet rejimi kurarak Türkiye demokrasisini rehin almıştır, muhasara altına almıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 27 Mayıs darbesi, bir darbe rejimi kurarak Türkiye'de darbeleri kalıcı hâle getirmek gibi, maalesef kötü bir geleneği başlatmıştır. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde ve Hükûmetimizin, Cumhur İttifakı'nın çabalarıyla, 27 Mayısın izlerini silmek için Yassıada'da bir Demokrasi ve Özgürlükler Adası kurulmuştur. Bu Demokrasi ve Özgürlükler Adası, toplum hafızasından ve Yassıada'dan darbenin izlerini silmekle beraber, aynı şekilde, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız Sayın Mustafa Şentop'un başlattığı Yassıada Mahkemesi kararlarının yok sayılması konusunda Türkiye medyasında da çok önemli haberler çıkmıştır. Önce Sayın Yavuz Donat bunu yazdı, sonra Sayın Abdulkadir Selvi yazdı ve muhakkak, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Yassıada kararlarının yok sayılması konusunda bir karar alması tarihî bir sorumluluktur ve bunu, Türkiye demokrasisine hepimizin ödeyeceği bir borç olarak anmak isterim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gidenleri getirmek mümkün değildir. Gerçekten, yaşananları yok saymak belki mümkündür fakat bu ayıbın yok sayılmaması gerekir ve bir daha darbelerin olmaması için, bu konuda, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, 27 Mayıs darbesinden başlayarak darbecilerin yaptığı tüm yönetmeliklerin, düzenlemelerin ve hukuksal metinlerin ortadan kaldırılması çok çok önemlidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın lütfen.

Buyurun.

HÜSEYİN YAYMAN (Devamla) - Teşekkürler Başkanım, sözlerimi tamamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti devleti, gerçekten darbelerle mücadele konusunda dünyaya örnek olacak bir tavır geliştirmiştir. Nasıl ki Türkiye demokrasisi dünyaya bir model olma, bir esin kaynağı olma özelliği taşıyorsa, aynı şekilde, her on yılda bir darbelere maruz kalan ve bu darbelerle mücadeleyi başarıyla sürdüren, gerçekten iktidarıyla muhalefetiyle muhakkak bu konuda bir adım atılması gerekmektedir.

Son sözüm şudur Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri: Türkiye'de hâlâ 27 Mayıstan bu yana darbe seviciler vardır, milletin iradesini oyla değil de darbeyle değiştirmek isteyenler vardır. Bunlara Meclis kürsüsünden tekrar sesleniyoruz: Türkiye'nin kurtuluşu da milletimizin iradesi de demokrasiden yanadır, seçimden yanadır...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HÜSEYİN YAYMAN (Devamla) - ...ve asla darbelere müsaade edilmeyecektir.

Hepinizi bir kez daha saygıyla sevgiyle selamlıyorum.(AK PARTİ sıralarından alkışlar)