GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:67
Tarih:11.03.2020

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Biliyorsunuz, afet anında, özellikle afete maruz kalan kişilerin, o kişilere ait bilgilerin ve konumunun ilgili kurumlardan alınmasına yönelik bir düzenleme yapıyoruz. "Afet sonrası ne olacak?" şeklinde bir soru gündeme geldi ve bu maddeye ilave bir hususa, daha doğrusu afet sonrası bu bilgilerin silinmesi yönünde bir madde veya bir cümle ilave edilmesine yönelik bir görüş beyan edilmişti. Aslında, 6698 sayılı Kanun'da bu çok açık ve net olarak ifade ediliyor. Dolayısıyla işlenmesini gerektiren sebepler ortadan kalktığı anda da bu bilgiler siliniyor. Dolayısıyla ilave bir düzenleme yapmaya bu noktada gerek yok.

Bir diğer husus, özellikle derneklere yönelik çok yoğun olarak eleştiriler gündeme geldi. Değerli arkadaşlar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası özellikle bu derneklere yönelik çok ciddi eleştiriler ve çok ciddi şikâyetlerle İçişleri Bakanlığımız karşı karşıya kaldı. Nedir bunlar? İşte, diyelim ki bir terör örgütüne mensup bir -o dönemdeki- dernek, "Üyesi değilim." diyor vatandaş ama orada ismi var veyahut diyelim ki istifasını vermiş, o dernek üyeliğinden çıkma talebinde bulunmuş ama hâlen işleme konulmamış, hâlen üye görünüyor. Yani bir vatandaşın bireysel bir hakkı "Ben bu derneğe üye miyim, değil miyim?" bunu öğrenmek. Bir vatandaş, düşünün, üye olup olmadığı hakkında bile dernek yöneticilerinden bilgi alamıyor.

Şimdi, burada yapılan...

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Başkan, dernekle ilgili...

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Arkadaşlar, şeffaflıktan korkmamamız lazım, korkmamamız lazım. Evet, sivil toplum kuruluşlarında faaliyet göstermek isteyen arkadaşlarımız varsa, elbette, giderler derneğe üye olurlar ve e-devlet üzerinden sadece kendileri görebiliyor bunları yani o derneğe üye olduğunu kendisi görebiliyor. Ve dernekle ilişkisi... Diyelim ki dilekçe verdi, o dernekten ayrılmak istiyor; dilekçesinin işleme konulup konulmadığını e-devlet üzerinden -kendisi takibini yapıp- öğrenebiliyor.

Derneklere yönelik bir başka husus: Şimdi, değerli arkadaşlar, özellikle en fazla üye sahibi olan derneğin bir üyesinin o kuruma veya kurula üye olarak atanmasını düzenleyen yasalarımız var. Nedir bunlar? Örneğin, Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair Kanun; burada diyor ki: "En fazla sarı basın kartlı üyeye sahip gazeteci derneklerinden 1'er temsilci bulundurulması..." Şimdi, en fazla üyeye sahip dernek hangisi? Üye sayısı kaç? Gerçek sayısı kaç? Yani şunu söyleyebilirler, diyebilirler ki: "Benim 500 üyem var." "Benim 1.000 üyem var." "Benim 1.500 üyem var." Ama gerçekte 500 üyesi var mı, 1.000 üyesi var mı, 1.500 üyesi var mı; kimse bilmiyor. Bu düzenlemeyle, açık olarak, kaç üyesi varsa bunu görebilme imkânına kavuşacak İçişleri Bakanlığımız.

Değerli arkadaşlar, diğer taraftan, bakın, bir başka şeyi söyleyeyim. Türk Gıda Kodeksi Hazırlama Yönetmeliği'nin 5'inci maddesine göre, Ulusal Gıda Kodeksi Komisyonunda, gıda konusunda faaliyet gösteren ve en fazla üyeye sahip olan sivil toplum kuruluşlarından 1 üyenin bulunması zorunludur. Peki, en fazla üyeye sahip olan dernek hangisi?

KEMAL PEKÖZ (Adana) - Size en yakın olan(!)

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Bunu nasıl tespit edeceksiniz arkadaşlar?

Şimdi, burada bir başka husus: Siyasi Partiler Kanunu'na baktığımızda, siyasi partilere üye olanların bizatihi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına bildirildiğini biliyoruz. Diğer taraftan, sendikalara üye olanların -kim üyeyse- Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bildirildiğini biliyoruz. Dolayısıyla bu konuda, bence, rahatsız olmamamız gerekir. Açık, şeffaf olmamızda yarar var diye düşünüyorum.

Değerli arkadaşlar, bir başka husus: TSE'ye yönelik bir eleştiri geldi yine. Değerli arkadaşlar, TSE'nin süreklilik arz eden işleri kadrolu personel eliyle yürütülüyor ancak ihtisas gerektiren bir işte, gerçekten o alanda yetkin kişi olmaması hâlinde, diyelim ki bir üniversiteden o alanda çalışmış -diyelim nanoteknoloji alanında çalışmış- bir öğretim üyesini alıyorlar, bir ay, bir buçuk ay orada çalıştırıyorlar. Yani getirdiğimiz düzenleme bu.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - "Geçici görevlendirme" diyor Sayın Başkan.

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Değerli arkadaşlar, yoksa süreklilik arz eden bir husus değil. Geçici görevli de olmayabilir, yurt dışında çalışıyor olabilir, özel kesimde çalışıyor olabilir. Dolayısıyla geçici görevle bu problemini çözmeniz de mümkün değil.

Bir başka husus: Dövizli bireysel emeklilikle ilgili olarak arkadaşlarımızın bazılarının kaygıları olduğu ifade edildi. Değerli arkadaşlar, burada bir tavan limit var. Nedir devletin ödeyeceği bu tavan limit? Yıllık brüt asgari ücret; yani bu tavanı geçmiyor. Dolayısıyla, evet, euroyla bile bir bireysel emeklilik başvurusunda bulunulsa, burada bir sınırımız var, dolayısıyla o sınırı geçmemiz söz konusu değil.

Ayrıca şunu da ifade etmek istiyorum: Değerli arkadaşlar, yine arkadaşlarımızın yapmış olduğu bir çalışmada... Buna yönelik bir projeksiyon yaptılar. Yurt dışında aşağı yukarı 6,5 milyon vatandaşımız var. Bu 6,5 milyon vatandaşımızın ne kadarının bireysel emeklilik için başvurabilecekleri ve devlet katkısı üzerinde bir çalışma yaptılar. Aşağı yukarı yüzde 8'lik bir kısmının başvuru yapabileceğini değerlendirdiler arkadaşlarımız yine ve bu çerçevede, yüzde 25 olarak uygulanması hâlinde devletin 780 milyon euroluk bir katkısının yüzde 10 olarak uygulanması hâlinde 312 milyon euroluk bir devlet katkısının olacağını ortaya koydular.

Değerli arkadaşlar, son bir husus: Özellikle, tabii, doğrudan soru olmamakla birlikte, kadınlara yönelik bazı açıklamalarda bulunuldu burada. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk döneminde, yıl 1934, kadınlara yönelik ilk düzenleme yapılıyor seçme ve seçilme hakkına yönelik olarak; ta ki 2002 yılına kadar, AK PARTİ iktidara gelinceye kadar kadınlara yönelik bir tane düzenleme yok değerli arkadaşlarım. Ne zaman yapıldı bu düzenlemeler? AK PARTİ iktidara geldikten sonra kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık Anayasa'mıza kondu ve çok sayıda düzenleme yaptık; iş hayatında, sigorta primi işveren paylarının ödenmesinden tutun da -teker teker saymak istemiyorum- kamu çalışanlarına yönelik, kadınlarımıza yönelik, pozitif ayrımcılığa yönelik çok sayıda düzenleme yaptık. Dolayısıyla, kadınlarımız elbette bizim için son derece değerli.

Geçmiş olmakla birlikte, tüm vekillerimizin, kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum ben buradan. Elbette yine kadınlarımıza yönelik önerileriniz, öngörüleriniz olursa bunları da değerlendiririz diye düşünüyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)