GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vefat eden 24'üncü Dönem Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu'na Allah'tan rahmet dilediğine, Suriye'nin idlib kentinde rejim güçleri tarafından 5 askerin öldürülmesiyle iki haftada 13 evladın şehit verildiğine, Türk askerinin İdlib'deki gözlem noktaları Rusya'yla varılan mutabakata rağmen rejim güçleri tarafından ateş altına alınmasının nasıl olabildiğini, Heyet Tahrir el-Şam adlı örgüt ile rejim güçleri çatışırken Türk askerinin İdlib sınırına neden sürekli askerî sevkiyat gerçekleştirdiğini ve Türk askerinin rolünün, amacının ne olduğunu, olası İdlib operasyonunda Hükûmetin politikasının ne olacağını, ülkemizde yaklaşık 4 milyon Suriyeli varken 1 milyon Suriyelinin daha nasıl istihdam edileceğini öğrenmek istediklerine, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın "Kuzey Kıbrıs Ankara tarafından yutulabilir." ifadesine ve Hükûmetin ziraat, gıda, su ürünleri mühendisleri ile veteriner hekimlerin atamalarına ilişkin verdiği sözü yerine getirmesi gerektiğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:54
Tarih:11.02.2020

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; partimizin Kurucular Kurulu Üyesi, Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı, 24'üncü Dönem Osmaniye Milletvekili muhterem dostum Hasan Hüseyin Türkoğlu kardeşim uzun zamandır mücadele ettiği hastalığa ne yazık ki yenik düştü, bugün onun acı haberini aldık, Allah rahmet eylesin; ailesine, sevenlerine ve camiamıza başsağlığı diliyorum, sabrıcemil niyaz ediyorum; mekânı cennet, ruhu şad olsun.

Dün, yine, İdlib'den acı haber geldi. Geçen hafta rejim güçleri tarafından 8 askerimizin şehit düştüğü bölgede dün yine rejim güçleri tarafından yapılan saldırıda 5 askerimizi şehit verdik, 5 askerimiz de yaralandı. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.

Son iki haftada 13 evladımızı İdlib'de şehit verdik. Türk askerinin İdlib'deki gözlem noktaları Rusya tarafından mutabakat altına alınmasına rağmen nasıl oluyor da rejim güçleri tarafından ateş altına alınabiliyor? İdlib'de Heyet Tahrir el-Şam adlı örgüt ile rejim güçleri çatışırken bizim askerimiz İdlib sınırına neden sürekli askerî sevkiyat gerçekleştiriyor? Heyet Tahrir el-Şam ile rejim mücadelesinde Türk askerinin rolü ve amacı nedir? Olası İdlib operasyonunda Hükûmetin politikası nedir? Bu soruların cevaplarını bekliyoruz. Tüm bunları öğrenmek için geçen hafta verdiğimiz kapalı oturum önergemiz Hükûmet tarafından reddedildi. Dolayısıyla iki haftada 13 şehidin geldiği İdlib konusunda Hükûmetin planı nedir, planı var mıdır bilmiyoruz ve genel olarak Suriye politikasına baktığımızda İdlib konusunda endişeliyiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Üstelik Sayın Cumhurbaşkanının ifadesiyle İdlib'den gelmekte olan 1 milyon yeni sığınmacıyı düşünürsek, Hükûmetin almış olduğu hiç bir tedbir gözükmemektedir. Ülkemizde bulunan yaklaşık 4 milyon Suriyeli yetmezmiş gibi, gelecek 1 milyon kişiyi daha nasıl kabul edeceğiz; nerede yedireceğiz, nerede içireceğiz, nasıl istihdam edeceğiz? Bu milletin boğazından, rızkından kesilerek harcanan 40 milyar dolar yetmezmiş gibi, daha ne kadar para harcamayı düşünüyorsunuz?

Suriye politikanız iflas etmiştir. Hükûmet ısrarla yanlış yapmaya devam etmektedir. Tavsiyemiz, artık bunun farkına varıp daha fazla şehit vermeden, daha fazla canımız yanmadan, İYİ PARTİ Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'in sözlerine kulak vererek daha doğru politikalar geliştirmenizdir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı İngiliz The Guardian gazetesine bir açıklama yaptı. Akıncı açıklamasında özetle "Kuzey Kıbrıs Ankara tarafından yutulabilir." diyor. "Kuzey Kıbrıs'ın Türkiye'ye bağlanması korkunç olur. İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım." sözlerini sarf etti.

Bu sözleri esefle ve şiddetle kınıyoruz. Büyük bir fedakârlık sonucu şehit kanlarıyla kurulan bir devletin bugün başında oturan bir kişinin bu sözleri, her şeyden evvel, canlarını veren ve toprakları vatan yapan Kıbrıs Türklerine ve Türk askerine hakarettir. Hatay'a kavuşmamızda büyük emeği olan Tayfur Sökmen'e laf eden, Merhum Rauf Denktaş'ın koltuğuna oturan bu kişi, Kıbrıs halkının idealleri ve ülküleriyle örtüşmemektedir. Sayın Akıncı'nın "eskidi" dediği o slogan, bayrak dalgalandığı sürece ve biz Türk milliyetçileri olduğu sürece var olmaya devam edecektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son kez söz veriyorum.

Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bir kez daha gururla söylüyorum ki Sayın Akıncı'ya rağmen, Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır.

Buradan epeydir seslerini duyurmaya çalışan, Tarım ve Orman Bakanlığından atama bekleyen arkadaşlarımızdan da bahsetmek istiyorum çünkü onlardan her gün birçok mail ve telefon alıyoruz. Bugün de Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettiler. Hükûmetin daha önce verdiği söze rağmen, ziraat, gıda, su ürünleri mühendisleri ve veteriner hekimler yaklaşık üç yıldır atama bekliyor. Bu arkadaşlarımız ya işsiz ya da başka işlerde çalışmak zorunda kalıyor. Birçok konuda sözünde durmayan Hükûmetiniz, bu arkadaşlarımızın da sesini duymuyor, onları görmezden geliyor. Yaklaşık 3.500 kişi işini yapmak istiyor, ülkeye hizmet etmek istiyor. Hükûmete ve Sayın Tarım ve Orman Bakanına çağrımız, arkadaşlarımızın sesini duyması ve bu atamaların bir an önce yapılmasıdır.

Yüce Parlamentoyu saygıyla selamlıyorum.