| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 03.12.2019 |
CHP GRUBU ADINA MAHMUT TANAL (İstanbul) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla hürmetle selamlıyorum.
İYİ PARTİ'nin vermiş olduğu önergeyi destekliyoruz. Engelli vatandaşlarımızın bu sorunlarının takipçisi olacağız, peşinde olacağız. Bu sorunların bir an önce Mecliste çözülmesi için ne gerekiyorsa onu yapmaya çaba sarf ediyoruz ama maalesef oylarımız yetmiyor, AK PARTİ bu işe şimdiden herhâlde olumsuz bakıyor, onun için, arkadaşlarımıza ön yargılı davranmak istemem ama umarım ve dilerim bu konuda mahcup olmak isterim.
Şimdi, değerli arkadaşlar, engelli vatandaşlarımızın sorunlarına baktığımız zaman gerçekten ilk önce sorunu çözebilmek için önce sorunları bilmek lazım. Sorunlar nelerdir? Bu sorunları çözmemek, insan haklarına bakış tarzıyla alakalı, insan haklarına karşı olmak demektir, engellilerin insan haklarının ihlaline göz yummak demektir. Sorunların başında bir, yoksulluk gelmekte; iki, eğitim gelmekte; üç, istihdam gelmekte; dört, ulaşım gelmekte; beş, fiziksel çevre; altı, konut; yedi, rehabilitasyon; sekiz, sağlık; dokuz, bilgi iletişim teknolojileri; on, aile ve çevrenin engelliye bakışı; on bir, ayrımcılık maddesi.
Şimdi, bunların hepsine baktığımız zaman, bunların başında ayrımcılık çok önemli. Bir, çevrenin bakışı; iki, mevzuatın yetersizliği; üç, uygulamadan kaynaklanan hususlar.
Bunlara, uygulamadan kaynaklanan hususlara baktığımız zaman, mesela çok önemli bir husus basına çıkmıştı: Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'le birlikte Batman Bölge Devlet Hastanesinde çalışanların sorunlarını dinlerken, asgari ücretle geçinemeyen vatandaş "Geçinemiyoruz Sayın Bakan." diyor, Sayın Bakanın, kendisine cevabı çok enteresan "Gözlerin görmediği hâlde sana biz iş veriyoruz." diyor. Bu örnek, gerçekten, kınanabilecek bir örnek. Böyle, uygulamadan kaynaklanan bu örneklerden dolayı bakış açıları perişan ediyor vatandaşlarımızı.
"Sayın AK PARTİ Grup Başkan Vekili" diyerek özellikle sıfatını söylüyorum ki hemen sataşmadan dolayı söz isterler. İki "Kanundan kaynaklanan hususlar" diyoruz, kabul etmiyorlar. Her şeyi AK PARTİ'yle başlatıyorlar. Arkadaşlar, siz yokken 1982 tarihli Kenan Evren Anayasası'nın 61'inci maddesinde engellilerin hakları ve onların toplumla bütünleşmesiyle ilgili husus var. Hatta ve hatta Anayasa'yı değiştirirken o 61'inci maddedeki "sakatlar" kelimesini siz değiştirmediniz, "sakatlar" kelimesi 61'inci maddede hâlen duruyor. Engellilerin onuruyla oynanan bir madde bu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT TANAL (Devamla) - Sayın Başkanım, sürem bitti ama özür dilerim...
BAŞKAN - Devam edin.
MAHMUT TANAL (Devamla) - Şimdi, Anayasa'nın 61'inci maddesindeki o "sakat" kavramının bir an önce "engelli" olarak değiştirilmesi lazım. Bir arkadaşımız, bir partinin grup başkan vekili söz aldı, efendim, bu "sakatlar" "çürükler" "özürlüler" kavramlarının değiştirilmesinin kendilerinin teklifi olduğunu söyledi; hakikat dışı. 25 Temmuz 2013 tarihli 6462 sayılı Kanun'la tam 96 kanunda değişiklik yapıldı; hiç alakası, ilgisi yok. Yani burada kanundan kaynaklanan husus...
Sayın Başkan, Sayın AK PARTİ Grup Başkan Vekili; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 12 Numaralı Protokolü'nü Türkiye Cumhuriyeti devleti onaylamadı. Ne diyor? Ayrımcılığı yasaklıyor. Bu protokolü neden onaylamıyorsunuz? 2001 tarihinde, o dönemde, ANAP-MHP-DSP döneminde bu imzalandı. AK PARTİ ayrımcılıktan nemalanıyor çünkü ayrımcılık biterse söyleyecek başka bir lafları yok, toplum kutuplaştırılıyor, ötekileştiriliyor, düşmanlaştırılıyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin Eki 12'nci Protokol imzalanmadığı için, onaylanmadığı için AK PARTİ bundan beslenmekte.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT TANAL (Devamla) - Sayın Başkanım, özür dilerim.
BAŞKAN - Tamamlayın.
MAHMUT TANAL (Devamla) - Sözün kısası: AK PARTİ döneminde engellilerin sayısı artmakta. Neden artmakta? Engelli olmak, doğuştan olduğu gibi sonradan da insanlar engelli olabilir. Bir, hayattaki pahalılık stres yaratıyor, stres nedeniyle insanlar beyin kanaması geçiriyor, felç oluyor ve bunlar neye dönüşüyor? Engelliye dönüşüyor. Yani AK PARTİ döneminde vatandaşların sorunlarından bir tanesi olarak stresin, beyin kanamasının, pahalılığın yarattığı sonuçtan engellilerin sayısı daha da artıyor.
Engellilerin sorunlarını çözmek için, başta AK PARTİ'yi bir an önce iktidardan göndermek lazım, yollamak lazım ki engellilerin sorunları çözülebilsin.
Hepinize teşekkür ediyorum, önergeyi destekliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu önergelerin ve bu kanunların takipçisi olacağız, hatta mesela kanun teklifi getirdik, dedik ki: "Bu yüzde 3 ve yüzde 4 oran, yüzde 5 ve yüzde 7'ye çıksın." Kabul etmiyorsunuz.
İki, engellilerin protez bacakları haczediliyor arkadaş. İcra İflas Kanunu'nun 82'nci maddesinde...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım.
MAHMUT TANAL (Devamla) - Teşekkür ederim Başkanım.
EKREM ÇELEBİ (Van) - Başkanım, iki dakika fazla verdiniz ya.
MAHMUT TANAL (Devamla) - Kamu yararı, özür dilerim, sataşmıyorum ben.
Bakın, engelli kardeşlerimizin o protez bacakları haczediliyor. Dedim ki: "İcra İflas Kanunu'nun 82'nci maddesi uyarınca engellilere tahsis edilen protez araç gereçlerin haciz kapsamının dışında olması lazım, haczedilmemesi lazım." Siz bunu da kabul etmiyorsunuz. Yazık, günah değil mi ya! Engelliler sizin elinizden çektiğini bir başka dönemde çekmedi arkadaşlar. Sizden istirham ediyorum. Bakın arkadaşlar, bu, sizin bağışınız değil, insan hakları sorunudur. Engellilerin sorunlarını çözmek, insan hakları sorunudur.
Evet, şu anda mesela, Millî Eğitim Bakanlığında açık var, niye çalıştırmıyorsunuz? Diyanette açık var, niçin çalıştırmıyorsunuz arkadaş? Kamu kurumlarındaki açıkların sayısı çok fazla.
Teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum Başkanım. (CHP sıralarından alkışlar)