GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:18
Tarih:14.11.2019

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kambiyo hizmetlerine ilişkin banka ve sigorta muameleleri vergisinin oranı binde 2 olarak değiştirilmekte ve spekülatif amaçlı döviz alım satımının önlenmesini de teminen bu vergi oranına yönelik Cumhurbaşkanına verilen yetkiler yeniden düzenlenmektedir. Kanunda önerilen değişiklikle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu'nun 33'üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan "binde 1'dir" ifadesi "binde 2'sidir" şeklinde ve ikinci fıkrasında yer alan "yukarıdaki oranları aşmayacak şekilde yeniden tespit etmeye yetkilidir" ifadesi "kambiyo muamelelerinde 10 katına, vergiye tabi diğer muamelelerde ise kanuni seviyesine kadar artırmaya yetkilidir" biçiminde değiştirilmek istenmektedir.

Düne kadar "binde 1" biçiminde ifade edilen oranın hangi saiklerle, yüzde 100 artışla "binde 2" olduğuna ve kambiyo muamelelerinde bu oranın 10 katına çıkarılmasına dair de herhangi bir gerekçe ileri sürülmemektedir. Her türlü ekonomik hareketlilikten elde edilen gelirlerden alınan vergilerin oranının ayrı ayrı veya birlikte 1 katına kadar artırma ve kanuni oranında indirme hususunda Cumhurbaşkanına yetki verilmek istenmektedir.

Her şeyde olduğu gibi burada da Cumhurbaşkanına yetki verilmek isteniyor ve ne hikmetse, bu eleştirilince de farklı bir bakış açısıyla...

Bu tutum neyin belirtisidir değerli arkadaşlar? Bakınız, biraz önce İstanbul Vekilimiz Sayın Ali Kenanoğlu da ifade ettiler, yarın çok önemli bir tarihin yıl dönümü ve bu tarihin yıl dönümünde, aslında bugün de planlı ve programlı bir şekilde yapılan iki şey var. Bu aslında, 24 Eylül 1925'te yürürlüğe konulan Şark Islahat Planı'nın ve 21 Aralık 1935'te yürürlüğe konulan Tunceli Kanunu'nun güncellenmiş hâlidir. Bugün, Şark Islahat Planı güncellenerek belediyelerimize atanan kayyumlarla ve Tunceli Kanunu güncellenerek Peri belediyemize atanan kayyumla birlikte aslında Türkiye'ye dönük, Türkiye'nin tamamı için bir Şark Islahat Planı uygulanmaktadır. Türkiye için bir Türkiye ıslahat planıdır bu.

Her şeyde Cumhurbaşkanına yetki vermenin ve her şeyde tek kişiyi yetkili kılmanın amaçlandığı bu yaklaşımın göstergelerinden bir tanesi 38 maddeden oluşan ve 37'nci maddesinde "1 Ocak 1940 tarihinde kaldırılacaktır." denilen ve hâlâ yürürlükte olan Tunceli Kanunu'nda şöyle ifade ediliyor bakın: "Tunceli vilâyetine ordu ile irtibatı baki kalmak ve rütbesinin salâhiyetini haiz bulunmak üzere korkomutan rütbesinde bir zat vali ve kumandan seçilir.

Vali ve kumandan usulü veçhile Millî Müdafaa vekâletinin muvafakati alınmak şartile Dahiliye vekilinin inhası ve İcra Vekilleri Heyetinin kararile tayin olunur.

Bu vali ve kumandan teşkil edilen Dördüncü umumi müfettişliğin de umumî müfettişidir." Şimdi bu vali kumandana, umumi müfettişin de müfettişliğine bir de kayyum eklenmiş ve Türkiye bu acı tabloyla karşı karşıya kalmıştır. Bu acı tabloyu dile getirdiğimizde, eleştirdiğimizde de gündemin buraya hasredildiği ve bununla Meclis gündeminin işgal edildiği gibi, aslında konuşmamıza da kayyum atamayı amaçlayan, konuşmamızı da engelleyen bir ırkçı, inkârcı, tekçi tutum gösterilmektedir.

Buradan şunu bir kere daha ifade etmek istiyorum: Şark Islahat Planı ve Tunceli Kanunu bugün güncellenmiş, yetkileri, kapsamı artırılarak sürdürülmektedir. Bu, kayyum atamalarında da tutuklamalarda da HDP illerinde sabah, şafak vakti yapılan operasyonlarda da gazetecilere, bilim insanlarına, düşünürlere yapılan operasyonlarda da çok bariz bir şekilde görülmektedir. Hâl böyleyken ortada bir şey yokmuş gibi yapıp da dijital vergi kanunu teklifini bütün ciddiyetiyle konuşmak aslında bir ciddiyetsizliktir. Geçen gün söylemiştim, tekrar ediyorum: Aslında, bütün Meclis sıralarının dolup bugün karşı karşıya olduğumuz bu vakanın enine boyuna konuşulması gerekirken bunu ıskalamak ve bir de bu hakikati dile getiren bizleri susturmaya çalışmak ırkçı, tekçi bir tutumdur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bülbül, sözlerinizi tamamlayın.

KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Bitirirken özellikle şunu ifade etmek istiyorum: Yarın 15 Kasım 2019. 15 Kasım 1937'de Buğday Pazarı Meydanı'nda idam edilirken "Evlad-ı Kerbelâyık! Bihatayık! Ayıptır, günahtır, yazıktır!" diyen Pir Seyit Rıza ve yârenleri için tüm Alevileri, yârenleri, dostları ve insan haklarından yana olanları cemevlerinde 15 Kasım 2019 Cuma akşamı çerağ uyandırmaya ve bunun için aşkla semah dönmeye davet ediyorum.

Teşekkür eder, saygılar sunarım. (HDP sıralarından alkışlar)