| Konu: | CHP GRUBU ÖNERİSİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 33 |
| Tarih: | 04.12.2012 |
DOĞAN ŞAFAK (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 24 Kasım 2011 tarihinde (10/331) esas numaralı, patates üreticilerinin yaşadığı sorunlar hakkında Meclis araştırması komisyonu kurulmasına ilişkin Cumhuriyet Halk Partisi olarak vermiş olduğumuz Meclis araştırması önergesi hakkında söz almış bulunuyorum.
Değerli milletvekilleri, bir yıl önce verdiğimiz araştırma önergemiz nihayet gündeme alınmıştır. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı, bir yıldır, patates üreticilerimizin sorunlarıyla ilgili verdiğimiz yazılı ve sözlü soru önergelerine olumlu herhangi bir cevap vermemiştir.
Patates üreticilerimizin sorunları iki noktada ortaya çıkmaktadır. Birincisi, tarımsal sulamadaki yüksek maliyetler ve çiftçimizin MEDAŞ'a olan borçları; ikincisi, ürünlerinin maliyetinin altında bile satılamamasıdır.
Geçtiğimiz yaz aylarında, enerji borcundan dolayı MEDAŞ tarafından sezon ortasında enerjinin kesilmesi sebebiyle, çiftçimiz Niğde-Kayseri yolunu keserek sesini duyurmaya çalışmış ve olaylar çıkmıştır. Hükûmetten ve Bakandan ses çıkmamıştır. Birkaç gün öncesi ise, patates üreticimiz isyan ederek ürünlerini yollara dökmüştür. Anadolu tarihinde ilk kez çiftçilerimiz ürünlerini yakmaya başlamışlardır. Bu resmi de buradan gösteriyorum.
Değerli arkadaşlar, memleketin tarımında yangın var. Patates yangınları orman yangınlarını geçmiştir. Bunu görmezden gelemeyiz. Geçtiğimiz mayıs ayında, Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, patates araştırma komisyonu kurduk. Yerinde, patates üreticilerimizin sorunlarını dinledik, depolarda incelemelerde bulunduk ve yapılan incelemeler sonucunda kapsamlı bir rapor hazırladık. Raporu Sayın Genel Başkanımıza takdim ettik. Sayın Genel Başkanımız, grup toplantımızın büyük bir bölümünü patates üreticimizin yaşamış olduğu sıkıntılara ayırarak ülke gündemine taşıdı. Her konuda Sayın Genel Başkanımıza cevap verme yarışına giren Sayın Başbakan patates üreticimizin sorunları konusunda hiç ses çıkarmadı.
Sayın milletvekilleri, size, patates üreticimizin son yıllarda yaşamış olduğu sorunlar hakkında gerçek bilgileri aktarıyorum. Yani, patates üreticisinin neden isyan ettiğinin hazin tablosunu rakamlarla sunuyorum: Ülkemizde yaklaşık 4,5 milyon ton patates üretimi gerçekleşmektedir. Türkiye'nin patates üretiminde Niğde ilimiz yüzde 20 ile 1'inci sırada yer almaktadır. Yüzde 17 ile Nevşehir ilimiz 2'nci sıradadır. Arkasından İzmir, Afyonkarahisar, Bolu, Aksaray, Adana, Kırşehir, Burdur, Konya illerimizde de çeşitli oranlarda tarım üretiminde ve tarım gelirlerinde önemli bir üründür. Daha geçtiğimiz yıl Niğde, Aksaray, Afyon, Nevşehir illerimizde, patates üreticilerinin, mevsim koşullarından kaynaklanan nedenlerden dolayı patates ürünleri donmuştur. Bu konuda Hükûmet, sadece Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı olan bir grup çiftçiye kısmen ödeme yapmıştır. ÇKS'ye kayıtlı olmayan çiftçilerin mağduriyetleri giderilememiştir. Aynı sezonun sonunda ürünlerin büyük bir bölümü depolarda çürümüştür. Çiftçimiz 2012 yılında ise patates ürününü 60 kuruşa mal ederken, 12 kuruştan alıcı bulamamaktadır, ürünleri ise depolarda çürümeye terk edilmiştir. Şu anda tüm illerimizde yaklaşık 4,5 milyon ton ürün alıcı beklemektedir. Sadece Niğde ilini örnek verecek olursak, toplam 4,5 milyon tondan 900 bin ton patates ilimizde üretilmektedir. Maliyetine satıldığında 900 bini 60 kuruşla çarparsak 540 milyondur yani eski hesapla 540 trilyon gelir olacaktır, şimdiki fiyatla 12 kuruştan hesaplarsak 900 bin tonu 108 milyon yani 108 trilyon lira edecektir. Bu demek oluyor ki maliyetine satıldığında sadece Niğde iline girecek olan para 540 trilyon iken, şimdiki fiyatlardan satıldığında kente girecek olan para sadece 108 trilyondur. Bu rakamlarla sadece Niğde ilinin kaybı 402 trilyondur. Bu üründeki büyük rakamsal para kayıpları, aynı üretim oranlarında bütün illere yansımaktadır.
Türkiye genelindeki toplam üretimi konuşacak olursak, 4 milyon 500 bin tonun ekonomik değeri, normal fiyatlara satıldığında 2 milyar 700 milyondur, bugünkü fiyatlardan satıldığında ise 540 milyondur. Bu durumda Türkiye'deki tüm patates üreticileri 2 milyar 160 milyon lira daha az gelir elde edecektir ki bu vahim bir tablodur.
Kaldı ki çiftçimiz ürününü satacak tüccar bile bulamamaktadır. Hâl böyle olunca çiftçilerimiz çocuklarını okutamamakta ve traktörlerini, araçlarını, hayvanlarını, halılarını, kilimlerini satmaktadırlar. Bu nedenle patates ürününe ihracat kapısı bulunması şarttır. Ton başına en az 65 dolar ihracat teşvik primi verilmelidir. Bahsedilen 30-35 dolar ton başı teşvik primi bu cenazeyi ortadan kaldırmaz.
Bir başka sorun da bütün komşularımızla ilişkilerimizin bozuk olmasıdır. Suriye, İran, Irak, Libya, Rusya, kavga etmediğimiz ülke kalmadı. Dış politikadaki hatalar yüzünden bugün bu ürünleri satacak ülke bulamamaktayız.
Diğer bir yol ise, bu ürünün iç pazarda, gıda sanayisinde kullanılması şarttır. Bununla ilgili acilen bir araştırma yapılması gerekmektedir. Biz, kendi ürettiğimiz ürün yerine McDonald's, Burger King ve marketlerde yabancıların ürettiği patatesleri tüketmekteyiz.
Ürününü yetiştirmek için kullandığı elektrik, mazot, gübre, ilaç ve tohum paralarını ödeyemediği için Niğde'de, Nevşehir'de, Aksaray'da, Afyon'da, Burdur'da, İzmir'de ve Bolu'da evine icra gelmeyen çiftçi kalmamıştır, hatta çocuklarının bisikletlerine bile el konulmuştur. Patates üretiminde kullanılan mazot, elektrik, gübre, zirai ilaçların maliyetlerinin ve diğer girdi maliyetlerinin çok yüksek olmasına rağmen patates fiyatının düşük olmasının nedeninin araştırılması gerekmektedir.
Çiftçinin TEDAŞ'a ve TEDAŞ'tan ayrılarak özelleşen elektrik dağıtım kurumlarına olan borçları yıllardır sürüncemededir. Çiftçinin tarımda kullandığı elektrik nedeniyle TEDAŞ'a 2 milyar 200 milyon lira, özel sektöre 500 milyon lira civarında borcu bulunmaktadır. 161 bin tarımsal sulama abonesinin borcu vardır. Her 2 aboneden 1'inin elektriği kesik durumdadır. Yine, MEDAŞ, elektrik dağıtım sisteminde meydana gelen kayıp ve kaçak kullanım sebebiyle faturalara trafo kayıp ücreti ve açma-kapama ücreti olarak ek ödeme bedeli yansıtmaktadır. Faturalarda ne olduğu belirsiz 10 çeşit tahsil ibaresi bulunmaktadır. Yerin 150-180 metre altından, enerji kullanarak üretim yapan çiftçinin bu maliyetleri kaldırması mümkün değildir.
Değerli milletvekilleri, şimdi size Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının yayınlamış olduğu bir genelgeden bahsedeceğim. Bu genelgeye göre, çiftçinin ürününde ilaç kalıntısı tahlili yaptırma zorunluluğu bulunmaktadır. Çiftçi, ekim yapmadan önce il ve ilçe müdürlüklerine gidip gün almakta, daha sonra ziraatçılar gelip örnekleme usulüne göre toprak örneği alarak bu örnekleri laboratuvara göndermektedirler. Buradaki asıl sıkıntı, tahlil için her 1 dekar başına çiftçiden 150 TL alınmasıdır.
Hükûmet, aylardır halkın sorunlarına kulak tıkamıştır. Üreticimiz çıkmazdadır, çiftçimiz ekonomik ve sosyal travmalar yaşamaktadır. Bundan sonra yaşanacak sorunlardan ve çiftçimizin yapacağı eylemlerden siz sorumlu olacaksınız. Muhalefet olarak sizi uyarıyoruz.
Önerimiz: Ülkemizdeki patates üreticilerinin içinde bulunduğu sorunların üreticilere ve ülkemize verdiği ekonomik zararların araştırılıp alınması gereken önlemlerin tespit edilmesi ve buna ilişkin yapılacak düzenlemelerin ele alınabilmesi için araştırma komisyonu kurulmasını istiyoruz. En azından, bu komisyona karşı çıkmayarak çiftçimize vermiş olduğunuz önemin samimiyetini görmek istiyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, bizi takip eden çiftçilerimizi ve yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.