GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Düzensiz göç konusunda yapılan çalışmalara ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:10
Tarih:24.10.2019

MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; son yılların moda söylemi olarak dilimizden düşürmediğimiz küreselleşmenin önemli sonuçlarını hep birlikte yaşıyoruz. Bu sonuçlardan biri de göçtür. Biz millet olarak dil, din, ırk, cinsiyet, hiçbir ayrım gözetmeden mazlum olanın, ihtiyacı olanın hep yanında olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.

Göç, sadece bizim ülkemizin sorunu değildir, bütün dünyanın ortak ve önemli bir problemi hâline dönüşmüştür. Bölge veya ülkelerdeki istikrarsızlık, gelir dağılımı, temel yaşam kaynaklarına ulaşım zorluğu, terör, çatışmalar, enerji ihtiyacı gibi dengesizlikler aşırı göç dalgalarını ortaya koymuştur.

Göçün bizi ilgilendiren en önemli nedeni şüphesiz terördür. Sadece Suriye iç savaşında yaklaşık 2 milyon insan PKK/YPG terörü tarafından yurtlarından edilerek sürgün edilmişlerdir. Baktığımızda tüm terör örgütleri, PKK/YPG, DEAŞ, FETÖ aynı kaynaktan beslenmektedirler ve aynı fabrikanın ürünü olduklarını rahatlıkla görebiliyoruz.

Değerli milletvekilleri, Sayın Cumhurbaşkanımız 24 Eylülde Birleşmiş Milletler toplantısında yaptığı örneği olmayan tarihî konuşmasında, Suriye'nin kuzeyini teröristlerden temizleyeceğimizi ve güvenli bölge oluşturacağımızı ilan etmiştir. 9 Ekimde başlatılan Barış Pınarı Harekâtı, Cumhurbaşkanımızın gösterdiği dirayet ve kararlılık, kahraman ordumuzun alandaki olağanüstü başarısıyla sonuç vermeye başlamış, Ankara ve Soçi Mutabakatlarıyla da kayıt altına alınmıştır.

Biz bu harekâtta hiçbir toplumun doğal kaynağı, alın teri, emeği ve kanı üzerinden hesap yapmadık. Bu toprakların asıl sahiplerinin yurtlarına geri dönmeleri, orada güven ve huzur içerisinde yaşamaya devam etmeleri temel hedeflerimizden bir tanesiydi.

Değerli milletvekilleri, Suriye'de yaşanan iç savaş nedeniyle 6 milyon 700 bin Suriyeli mülteci durumuna düşmüştür. Suriye'de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana 3 milyon 674 bin Suriyeli ülkemize sığınmıştır. Bizler, Avrupa ülkeleri gibi çeşitli bahaneler öne sürerek yaşanan mülteci dramlarına kayıtsız kalmadık.

Ülkemize gelen yabancıların yoğun olarak yerleşmeye yöneldiği yer İstanbul'umuzdur; toplam 1 milyon 99 bin yabancı kayıtlı olarak İstanbul'da yaşamaktadır. İstanbul'da, hâlihazırda geçici koruma kapsamındaki Suriyeli sayısı yaklaşık 550 bindir.

Diğer ülke vatandaşı olup da İstanbul'da kayıtsız olarak bulunduğu tespit edilen kişilerden gerekli şartları sağlamayanlar hakkında sınır dışı süreci başlatılmıştır. 2019 yılında İstanbul'da yakalanan düzensiz göçmenlerin toplam sayısı yaklaşık 80 bin kişidir. Bu kişiler ülkelerine gönderilmek üzere geri gönderme merkezinden alınıp yaklaşık 75 bini ülkelerine geri gönderilmiştir. Ayrıca, başka illere kayıtlı olup da İstanbul'da yaşayan yaklaşık 72 bin göçmen de kendi merkezlerine, kayıtlı olduğu kamplarına geri gönderilmişlerdir.

Sınır dışı edilecek göçmen sayısı arttığından, 2014 yılında yalnız 1.740 olan geri gönderme merkezi kapasitemiz şu an itibarıyla 20 bini bulmuştur. Bu, tüm Avrupa Birliği üyesi ülkelerin toplam kapasitesi kadardır. İstanbul'da 3 tane geri gönderme merkezimiz bulunmaktadır. Ayrıca Arnavutköy'de 150 bin metrekarelik alanda yeni bir geri gönderme merkezi yapma çalışmalarına başlanmıştır.

Değerli milletvekillerimiz, İçişleri Bakanlığımız tarafından Düzensiz Göç Stratejisi Belgesi ve Ulusal Eylem Planı 2015 yılında hazırlandı. Sahada uluslararası korumaya ilişkin tüm sorumluluk Göç İdaresi Genel Müdürlüğü yetkisinde toplandı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

MUSTAFA DEMİR (Devamla) - Ve 22 kamu kurumuyla entegre çalışan GÖÇNET Bilişim Sistemi kurularak bu kurumlar arasında bilgi paylaşımı gerçekleştirildi.

Suriyeli göçmen çocukların eğitimde okullaşma oranı bizim ülkemizde yüzde 96,3'tür. Bu oran, Avrupa'da yabancıların çocuklarında ancak yüzde 61 civarındadır.

Değerli milletvekilleri, düzensiz göç konusunda hızlı ve doğru karar almak durumundayız. Bu yüzden tüm kurum ve kuruluşlarımız ortak hareket etmektedirler. Biz şu ana kadar, bu sorunu insanlığın temel değerleri üzerinden çözmeye gayret ettik, ediyoruz. Bu ilkeli duruşumuzdan taviz vermeden devam edeceğiz. Bu vesileyle Gazi Meclisimizi, Genel Kurulumuzu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)