GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:104
Tarih:17.07.2019

ERDAL AYDEMİR (Bingöl) - Sayın Başkan, değerli Genel Kurul; Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin 19'uncu maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım.

Sayın Genel Kurul, özellikle AKP Hükûmetinin yaklaşık on yedi yıldan beridir uygulamış olduğu gerek ekonomi alanındaki politikaları gerekse Gelir Kanunu'nda yapmış oldukları bütün değişikliklerin ana amacı yandaşı koruma, yandaşa yol verme, yandaşı zenginleştirme, yandaşı rahatlatmadır. Bu anlamda ne gerekiyorsa bununla ilgili bütün yasal düzenlemeleri AKP iktidarı yapmıştır, yapmaya da devam etmektedir.

Bakın, neden yandaşa yol verme ekonomisi, neden yandaşı büyütme ekonomisi, neden patronu büyütme, geliştirme ekonomisi? Bunun en temel yasalarından birisi, Kamu İhale Kanunu'nda on yedi yıl içerisinde 186 defa değişiklik yapılmış arkadaşlar. Bir ihale kanununda 186 defa değişiklik yapma zarureti nereden hasıl olmuştur? Çünkü daha önceden yapılmasına karar verilmiş olan kamu ihalelerini alacak olan firmalar, yandaş patronlar, holdingler önceden belirlendiği için, neredeyse Kamu İhale Yasası'na bu ihaleleri alacak firmaların bir tek ismi yazılmamıştır! Bu anlamdaki bütün teknik konular yandaş firmalara, yandaş holdinglere, yandaş vakıflara, yandaş cemaatlere göre düzenlenmiştir. Maalesef ki bu böyledir. Gelin, görün ki şu anda Meclisimizde bulunan gerek Durmuş Yılmaz Hocamızın gerek Sayın Erol Katırcıoğlu Hocamızın dünden beri özellikle ve ısrarla üzerine bastıkları bir husus söz konusu. Merkez Bankası ihtiyat akçesi olarak kullanılan, "kara gün parası" olarak adlandırılan, halk arasında ise "kefen parası" olarak izah edilen Merkez Bankasındaki bu ihtiyat akçesine de maalesef ki AKP Hükûmeti tarafından el atma suretiyle göz dikilmiş ve bu para da buradan çekilip hazineye aktarılmıştır.

Arkadaşlar, AKP Hükûmeti bunu yaparken aslında kendi cenazesinin de hazırlığını yapmaktadır. Bu yasa teklifi, AKP Hükûmetinin, AKP'nin bitişinin Meclis vasıtasıyla, bu kanun teklifi vasıtasıyla ilanından başka bir şey değildir.

Arkadaşlar, madde 19, özellikle elektrikli otomotiv sektöründeki gelişmelere katkı sunma açısından bir düzenleme getirmektedir. Elektrikli otomobil veya otomotiv sektöründe yapılacak olan projeleri hangi firmaların, hangi yandaşların, hangi babayiğitlerin yapacağına da yine Sayın Cumhurbaşkanı karar verecektir. "Sayın Cumhurbaşkanı karar verir." derken şu da gözden uzak tutulmuş: Aynı zamanda AKP'nin Genel Başkanıdır, dolayısıyla tarafsız davranabilmesi kendisinden beklenemez, mümkün de değildir. Bu babayiğitler diyelim ki elektrikli otomobili ürettiler ve satışa sundular. Bu satış esnasında otomobili kim alacak Sayın Meclis? Vatandaş alacak, halk alacak. Aldığı zaman da ödeyeceği ÖTV kime gidecek? Bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2035 yılına kadar yani on altı yıl boyunca vatandaşın vermiş olduğu ÖTV, Cumhurbaşkanının tespit edeceği babayiğitlere gidecek. Kaldı ki bu, on altı yıl boyunca bir süreklilik kazanacak. Bunları kim tespit edecek? Korkarım ki bu yandaş da belirlenmiştir, eminim ki aralarında Ethem Sancak da vardır.

Yine, arkadaşlar, otomotiv... Elektrikli otomobili ürettik. Avrupa Birliği 2025-2028 yılı itibarıyla zaten akaryakıtla -yani benzin, motorin vesaireyle- çalışabilecek bütün o otomotivleri piyasadan çekmekte, üretimin durdurmaktadır. Dolayısıyla biz Avrupa'nın bu teknolojiyi üretme veya satışa sunma imkânından çok çok geride olacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin, buyurun.

ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Bu da açık, net bir şekilde şunu gösteriyor ki: İlgili yasa, yine önceden tespit edilmiş, ÖTV vergisini ödeyen vatandaşın cebinden alınan paranın, Cumhurbaşkanlığı vasıtasıyla tespit edecek yandaş firmalara, yandaş holdinglere, yandaş şahıslara dağıtılmasından ibarettir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum, teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)