| Konu: | Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin uygulamada millete ne yaşattığının müzakere edilmesi ve millet iradesinin önünün kapatılmaması gerektiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 99 |
| Tarih: | 09.07.2019 |
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - İktidar grubumuzun Grup Başkan Vekiline bir şeyler söylemem lazım, ben de topa gireyim.
Taslak ihtiyacımız olmadan da, elimizde bir taslak olmadan da mevcut sistemin yanlış olduğunu söyleyebiliriz. 1980 ihtilalinden sonra başımıza bela oldu bir Anayasa; elimizde bir taslak olmadan hep beraber feveran ettik ki, bu Allah'ın belası Anayasa'dan bizi biri kurtarsın. Elimizde bir taslak yoktu ama Siyasi Partiler Kanunu'ndan tutun da temsil imkânındaki aksaklıklara kadar Türk demokrasisini pek çok mevzuda sıkıntıya sokan sistemden, yirmi-yirmi beş sene "Bu Anayasa'dan Allah'ını, kitabını, Peygamber'ini seven biri bizi kurtarsın." demekle geçti. Taslağa ihtiyacımız tabii ki var ama taslaktan daha evvel bizi ilgilendiren şey "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." duvarlarında böyle yazan bir Meclisin içerisinde tek iradenin millete ait olduğu gerçeğinden gafil olmamaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Başkanım, tamamlayayım.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Ağıralioğlu.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Yani statükoya çarparken mukaddesatçılığımız evvel zaman hep derdik ki: Millet iradesinin üstünde bir güç yoktur, millet ne isterse onu getirir.
Şimdi, bu sistemi tecrübe ediyoruz, kâğıt üstünde çok güzel olabilir bu sistem, uygulamada aksaklıklarını da görüyoruz. Yani hiç kimse devletine, milletine kötülük olsun diye kanun getirmez. Biz, Hükûmete, eskiden şerhleri olmasına rağmen, şu anda size siyasi kuvvet veren Milliyetçi Hareket Partisine "Niçin böyle bir sistem getirdiniz?" filan demiyoruz ya da bunu getirerek memlekete kötülük etmek istediğinizi de iddia etmiyoruz. Sadece uygulamalarında aksaklıkları gördüğümüz bu sistemin dengesini, denetimini zihinlerimizde şöyle kodlamamız lazım, siyasi hasımlık, siyasi muarızlık dolayısıyla söylüyorum, AK PARTİ'nin zihninde bu işin dengesi şöyledir: "Kemal Bey, Tayyip Bey'in salahiyetlerini kullansa razı mısınız?"ın cevabı "evet" ise sistem doğrudur ya da CHP için, Tayyip Bey'in salahiyetlerini kullanırken "evet" ise doğrudur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Yani siz bugün Sayın Cumhurbaşkanının siyaset üslubunun siyasete hâkim olan siyasi kuvvetini kullanma şeklinin inisiyatifi üzerinden bizim konuşmalarımıza kızıyorsunuz. Aynı inisiyatifi, siyasi muarızınız olduğu için söylüyorum, Kemal Kılıçdaroğlu kullansaydı, razı olabilecekseniz doğru sistem üzerindeyiz. Ben sistem inşa edilirken sistemin suistimal edilecek taraflarının böyle dengelenmesi gerektiğine inanıyorum. Parti grubumuz aslında bu mevzuda şöyle bir hassasiyet izhar ediyor: Bizim, sistemin uygulamada aksayan yönlerini görüp bunları düzeltme iradesinde egemen gücün millet olduğunu unutmamamız lazım. Denedik, millet hayrına olsun diye denedik, oldu, makbul bir şey oldu, teşekkür edeceğiz; olmadı, değiştireceğiz. Hâkim unsur millet.
Şimdi, bugün bir yıl sicilini gördüğümüz bu sistemin uygulamalarındaki aksaklıkları konuşacağız. Bunların uygulamadaki aksaklıklarında görünen hâkim hissiyat şu: Kâğıt üstünde çok güzel olsa da uygulamada keyfe dair bir model karşımıza çıktı. Nice monarşiler var...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Tamamlıyorum Başkan.
BAŞKAN - Buyurun.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Avustralya'da monarşi kendisini oyladı, biliyorsunuz, daha doğrusu, demokrasi kendisini oyladı, monarşi çıktı ama öyle monarşiler var, demokrasiye parmak ısırtır; öyle demokrasiler var, faşizme parmak ısırtır. Dolayısıyla sistemin adından, sistemin isminden, sistemin kâğıt üstünde nasıl durduğundan çok, aslında sistemin uygulamada millete ne yaşattığını müzakere etmek zorundayız. Bunu bu Mecliste konuşamayacaksak, bunu bu Mecliste aksayan yönleriyle müzakere edemeyeceksek nerede müzakere edeceğiz bunu? Dolayısıyla, lütfen ikide bir "Elinizde taslak var mı?" falan demeyin. Uygulamada aksaklıklarını gördüğümüz bu sistemin yanlışlarını görüp itiraz ediyoruz. Son tahlilde diyebiliriz ki ihtiyaç hâline gelebilir ki: "Arkadaşlar, iyi bir şey olsun diye yaptığımız bu sistem, çalışamaz ve memleketi taşıyamaz hâle geldi. Bunu tekrar milletimize götürüyoruz." Bundan imtina etmeyelim, önünü kapatmayalım millet iradesinin.
Genel Kurulumuza saygılar sunuyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.