GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siirt ili Eruh ilçesi kırsalında PKK'ya karşı yapılan operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Yasin Baran'a Allah'tan rahmet dilediğine, 4 Temmuz Karamürsel'in düşman işgalinden kurtuluşunun 98'inci, 5 Temmuz Başbağlar katliamının 26'ncı yıl dönümüne ve terör örgütü elebaşısı Cemil Bayık'ın "The Washington Post"ta makalesinin yayımlanmasını şiddetle kınadıklarına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:98
Tarih:04.07.2019

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Siirt'in Eruh ilçesinde çıkan çatışmada PKK'lı teröristlerce şehit edilen Jandarma Uzman Çavuş Yasin Boran kardeşimize rahmet diliyorum, ailesine ve yüce Türk milletine başsağlığı diliyorum.

Bugün Kocaeli'mizin en güzel ilçelerinden birisi Karamürsel'in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü. Karamürsel'in 98'inci kurtuluş yıl dönümünü kutluyorum. Başta ilçemize adını da veren Osmanlı tarihinin ilk amirali Karamürsel Alp'i ve Karamürsel topraklarını kanlarıyla vatan yapan tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad olsun.

Yarın acı bir olayın yıl dönümü. 5 Temmuz 1993 tarihinde, Erzincan'ın Kemaliye ilçesinde 33 sivil vatandaşımız teröristlerce katledildi. Yirmi altı yıl önce karanlık ve hain ellerce gerçekleştirilerek tarihin en büyük sivil katliamlarından biri olarak tarihe geçen Başbağlar katliamında şehit olan vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum. Acımız ilk günkü kadar taze, nefretimiz ilk günkü kadar diri. Unutmadık ve unutturmayacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Dün terör örgütü elebaşısı katil Cemil Bayık'ın "Washington Post"ta kendi yazdığı bir makalesi yayınlandı. On binlerce şehidimizin kanına giren bu azılı hainin tüm dünyada takip edilen, tirajı yüksek bir gazetede reklamının yapılmasını şiddetle kınıyoruz. Bu durum basın özgürlüğü değil, düpedüz terör propagandasıdır, kabul edilemez. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Sayın İbrahim Kalın'ın "Amerika'nın, terör örgütleri listesinde olan bir teröriste sayfalarını açması, açıkça terör propagandasıdır." ifadelerini ise kusura bakmayın ama biraz komik buluyoruz. Sayın Kalın, Washington Post dönüp size "Bir diğer terörist Osman Öcalan'ı devletin resmî televizyonuna çıkarıp konuşturdunuz." derse ne diyecek, ne cevap vereceksiniz? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Bizim için, kırmızı bültenle aranan bir teröristi devletin televizyonuna çıkaran ile Bayık'ın makalesini Amerika gazetesinde yayınlayan çarpık zihniyetin birbirinden hiçbir farkı yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Washington Post yöneticileri de dönüp size "Biz de Cemil Bayık'ın Amerika'nın terör örgütleri listesinde olduğunu bilmiyorduk." derse cevabınız ne olacak, bunu da merak ediyoruz.

4 Temmuz 2003 günü Türkiye ve Türk Silahlı Kuvvetleri için acı bir gün oldu. Kuzey Irak'ın Süleymaniye kentinde 11 Türk askeri başlarına çuval geçirilip altmış saat süreyle göz altına alındılar. Operasyon için Amerika'nın millî günü 4 Temmuz özellikle seçildi. Amerika, çuval olayıyla 1 Mart tezkeresinin Mecliste geçmemesinin acısını çıkarmak istedi. Türk Silahlı Kuvvetleri küçük duruma düşürüldü. Dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, "Amerika'ya nota verilsin." taleplerine "Müzik notası mı vereceğiz?" şeklinde yanıt vermekle yetinmişti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ise "Ben Amerikalıların çuval olayının bizi bu kadar rencide edeceğini bildiklerini de zannetmiyorum." açıklaması yapmıştı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkanım, bitiriyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Olaydan sonra Özel Kuvvetler Komutanı ile Genelkurmay Harekât Başkanı emekliye sevk edildi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve AK PARTİ Hükûmetinden ise hesap veren olmadı.

Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk halkı açısından çuval olayının acısı on altı yıldır devam ediyor. Özellikle dış basında hâlâ bu olay için "Türkler bu olayı bir kuşak geçmeden unutmaz." yorumu yapılıyor. Çuval olayının bir benzeri geçen günlerde G20 Zirvesi'nde Tokyo'da yaşandı. Amerika Başkanı Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yüzüne karşı, kameraların önünde "Bir telefonla Erdoğan'a her istediğimi yaptırıyorum. Rahip Brunson'ı serbest bıraktıran da benim, Fırat'ın doğusuna operasyonu durduran da benim." dedi ve ülkemiz çuval olayında olduğu gibi yine küçük düşürüldü. Anlaşılıyor ki on altı yıldır o çuval başımızdan hiç çıkarılmamış.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Millî Eğitim Bakanlığının yaptığı "yerli PISA" olarak da bilinen ABİDE eğitim araştırmasının sonuçları yayınlandı. Açıklanan verilerde 8'inci sınıf öğrencilerinin yüzde 16'sının 4 işlem dahi yapamadığı ortaya çıktı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayın Sayın Türkkan.

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Bitiriyorum efendim.

Eğitimimiz millîliğini unutalı çok olmuştu fakat bu sonuçlarla öğrendik ki eğitimimizin tamamı yok olmuş. Hükûmet on yedi yılda 7 Millî Eğitim Bakanı değiştirmiş, her değişen bakan istişareden uzak kendi sistemini getirmiştir. Hâl böyle olunca eğitim sistemi yapboza dönmüş, öğrenciler dört işlem dahi yapamayacak seviyeye gelmiştir.

Arkadaşlar, siz de kabul edeceksiniz ki Hükûmetin en zayıf ve en başarısız olduğu konuların başında eğitim geliyor ve maalesef düzelecek gibi de durmuyor.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.