| Konu: | Cumhuriyet Halk Partisiyle ittifak hâlinde olduklarına, açık siyaset yaptıklarına ve seçim meydanlarında konuştuklarının neler olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 12.06.2019 |
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Biz Cumhuriyet Halk Partisiyle ittifak hâlindeyiz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Bakın, dinleyin beni, ben bunu tane tane anlatıyorum, siz de sizin için...
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Allah Allah!
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen, sakin olun. Sakin olun, herkese söz veriyoruz.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Ne biçim bir tarz bu!
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Arkadaşlar, istirham ediyorum bakın... Ya, şöyle şöyle durumunuzu anlatacağım size, durumunuzu. Durumunuzu anlatacağım size.
BAŞKAN - Sayın Ağıralioğlu, siz konuşun lütfen, duyuluyor zaten.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Sayın Başkan, müdahale eder misiniz, "Dinleyin." diyor.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Şimdi söylüyorum, bazen siyasi mecburiyet sizin için taktik hâline geliyor ya, ondan bahsedeceğim size.
Tayyip Bey normalde Esad'dan nefret ediyor, inanıyorum dedim size birkaç sefer, nefret eder. Amerika'nın bizi çektiği tuzaktan kendini kurtarmak için Rusya'ya yaslanmaktan başka çare bulamadı, Putin'e yaslanmak zorunda kaldı. Sabahtan akşama kadar Esad'a sövüp akşamdan sabaha kadar Putin'le telefonlaşmak zorunda kaldı, mecburiyetten. Esad'ı kim tutuyor orada?
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Konuya gel, konuya. Buradaki konuya gelelim.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Esad'ı kim tutuyor orada? Putin. Putin kimi destekliyor? Esad'ı.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Buradaki konuya gelin.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Ya, arkadaşlar, istirham ediyorum, bizim...
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Gündeme gel Başkan, gündeme.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Bakın, biz açık siyaset yapıyoruz. Sizin o istihza tebessümlerinizin bir karşılığı yok.
BAŞKAN - Teşekkürler.
Toparlayın, bitirelim artık.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Şundan dolayı yok: Bizim seçim meydanlarında konuştuklarımızı bulabilirsiniz, neler demişiz. Biz, çocuklarımızın katillerinden oy istemedik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayın Sayın Ağıralioğlu, toparlayın, bitirelim.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Berabersiniz.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Biz, PKK'yı meşru görenlerden oy istemedik, söyledik, beyan ettik.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Berabersiniz.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Arkadaşlar, biz söyledik diyorum bakın, avazımız çıktığı kadar meydanlarda söyledik.
BAŞKAN - Siz devam edin konuşmanıza Sayın Ağıralioğlu.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Lafı uzatmadık, sündürmedik, söyledik. Ama HDP'ye oy veren Kürt vatandaşlarımızın 6 milyon olması üzerine sizin "HDP eşittir PKK" demenize şöyle cümle kurduk biz: Her PKK'lı HDP'li olabilir, her PKK'lının HDP'li olduğuna ben iman ediyorum ama her HDP'li PKK'lı değildir dedik. Dedik mi? Dedik. Ondan sonra da "Vatanın birliği, beraberliği için, Türk milletinin, Türk devletinin istikbali için ben bu siyasi vizyonda oluyorum diyen her Türk vatandaşından oy istiyoruz." dedik, hepsi bu kadar. Mevzuyu uzatmanıza, sündürmenize gerek yok. Lüzumsuz şirinlik yapıp oy avcılığı yapmadık biz, yapmıyoruz. Herkes kendi taktiğiyle yürüyor. Yutkunmadık bile, yutkunmadık, susmadık.