GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:45
Tarih:15.01.2019

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Görüşmekte olduğumuz 37 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 33'üncü maddesinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi üzerine söz aldım.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki: Şimdiye kadar adrese teslim olarak yapılmış olan ihalelerde yine adrese teslim olarak kurtarmaya yönelik olarak müteahhitlere yapılan bir kıyak düzenlemesinin ortaya çıktığını belirtmek isterim. Şimdi, müteahhitlere işler veriliyor, özellikle yandaş müteahhitlere veriliyor, onlar güzel paralar kazanıyor, kazandığı zaman çok güzel ama zarar ettiği zaman Meclisimizde bir kanun düzenlemesiyle onları kurtarmaya yönelik bir düzenleme yapmaya kalkıyoruz; kesinlikle bunun yanlış olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar Türkiye'de bir kriz, bir sıkıntı, bir fiyat artışı, bir enflasyon söz konusu ise de bunların değerlendirmesinin genel anlamda yapılarak bir fiyat farkıyla bunların giderilmesi ve hizmetlerin devamının bu şekilde sürdürülmesi daha uygun iken maalesef, burada kestirmeden bir düzenlemeyle, müteahhitlere her an almış oldukları bu ihaleden vazgeçmek ve devretmek ve devrederken de üzerinden herhangi bir damga vergisi alınmadan bir kolaylık sağlama düzenlemesi yapılmak isteniyor.

Değerli arkadaşlarım, şimdi, bu düzenlemeyle ilgili olarak, kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren müteahhitlerin altmış gün içinde müracaatı hâlinde, gerek devir gerekse fesih noktasında, idarenin de takdiri alınmak suretiyle bu şekilde bir değişimin söz konusu olabileceği söyleniyor. Şimdi, burada idareye takdir yetkisi vermek kesinlikle uygun değildir diye düşünüyorum. Mademki genel anlamda bir düzenleme yapılıyor, bu düzenleme çerçevesinde, kim feshetmek istiyorsa kim devretmek istiyorsa idarenin takdirine bağlı kalmadan bu işlemlerin yapılması hiçbir suistimale, hiçbir kayırmaya mahal vermeden gerçekleşecek bir düzenleme olabilir diye belirtmek istiyorum.

Şimdi, bu maddenin geçmesi hâlinde, değerli arkadaşlarım, öyle muğlak maddeler de var, hiçbir somut gerekçeye bağlanmadan, idarenin takdir yetkisi kullanarak... Bunu tamamen idarenin takdirine ve onun değerlendirmesine bağlı kılmanın her zaman uygun düşmeyeceğini ve suistimal edilebileceğini belirtmek istiyorum. Ayrıca kamu ihalesine daha önce girip de bu yandaşların fiyat kırması yüzünden ihale kaybetmiş olan firmaların da bu konuda çok büyük zararlarının olacağı da göz ardı edilmemelidir.

Bu düzenlemeyi net bir teknik maddeyle yapmak varken, bir fiyat farkı çıkarılarak bunları düzenlemek, yürütmek varken tamamen yandaşa sıfır maliyetli biçimde kamu yükümlülüklerinden, cezai yaptırımlardan kurtulma imkânı vermenin de doğru olmadığını belirtmek istiyorum. Kamu ihalesi sözleşmesi feshedildiği ya da devredildiği için yarım kalan işten dolayı mağdur edilen vatandaşa ve zarara uğratılan kamu kesimine dönük hiçbir tazminat ödenmeden bu işin bitirilmesi esas alınmaktadır.

Yine, kamu ihalesinde aldığı işi tamamlamayan firma sözleşmeyi feshettiğinde yeni ihale açılabilecek, onun yerine işaret edilen başka bir firmaya bu işler daha farklı bir şekilde, yine verilebilecek, yine yeni yandaşlar para kazanma yolunu böylelikle bulmuş olacak.

Ayrıca, fesih sözleşmesi veya devir sözleşmesi sırasında ortaya çıkacak damga vergisi de alınmayarak böylelikle müteahhitlere daha çok kolaylıklar, imkânlar sağlanmış olacaktır.

Ayrıca, ihaleyi almış olan ve işi yarım bırakacak olan bu müteahhitlerin de yine teminat mektuplarını hiçbir itiraza mahal kalmadan da iadesi söz konusudur ki, bu, tamamen gerçekten yandaş müteahhitlere yapılabilen ve Türkiye'de şimdiye kadar hiçbir şekilde, hiçbir zaman yapılmamış olan bir kıyak düzenlemedir ki, kesinlikle işin aslında bunu da kabul etmek mümkün değildir diye belirtiyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Arslan.