GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Terörle araya mesafe konulmadığı müddetçe HDP Grubunun hak, hukuk, şiddet ve terörle ilgili kurduğu hiçbir cümlenin İYİ PARTİ Grubunda karşılığının olmadığına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:33
Tarih:15.12.2018

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir tartışma başlatmak için söylemiyorum ama bir hususu birkaç kere daha altını çizerek söylemek zorundayım. HDP adına konuşan arkadaşların cümlelerinin bazılarında ortalama muhalefetin de itibar edebileceği belli makul marjlar var. Terörden, terörün literatüründen, terörün propaganda ekseninin dışına çıktıklarında haktan, hukuktan, çalışma şartlarının ağırlığından, tecrit şartlarından çalışma şartlarına kadar uzanan cümleler içerisinde teröre değdikleri yerlerde, herkesin kaşının, gözünün, kalbinin kalkmasına, sair cümlelerde de istihzayla onları karşılamamıza sebep olan bir şey var: Siyasal iletişim dilinin... Arkadaşlar, galiba bu Mecliste durduğumuz müddetçe bunu tartışacağız, bundan kurtulmanın bir yolu var.

Şimdi arkadaşlar diyorlar ki: "Efendim, sağlık çalışanlarına şiddete son." Niçin bizim vicdanımızda, kalbimizde karşılığı yok? Çünkü sağlık çalışanlarını vuranlarla mesafenizi ayarlayamıyorsunuz.

"Efendim, öğretmenlere hassasiyet gösterin." diyor arkadaşlar; bizim oraya gönderdiğimiz öğretmenleri vuranlarla mesafenizi ayarlayamıyorsunuz.

"Efendim, çok ağır şartlarda makine operatörleri çalışıyor, şartları düzelsin." diyor arkadaşlar; kepçeleri operatörlerle beraber, kepçecilerle beraber vuruyorsunuz, yakıyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Bir saniye...

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Dolayısıyla, mevzu şu: Vuranlarla, yakanlarla, öldürenlerle, donanlarla ilgili kurduğunuz cümleler, bütün bunlar arkasında, biz burada huzurla sükûnla yaşayalım diye fedakârlık etmiş, oraya gelmiş insanlarla münasebette sizi iltihaplı bir alana çekiyor. Bunun bir tek yolu var arkadaşlar: Terörle aranıza mesafe koyamadığınız müddetçe, biz Leyla Güven için kurduğunuz cümleleri...

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Bunu söyleyemezsiniz!

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ne demiş o?

BAŞKAN - Sayın Ağıralioğlu...

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - ...dikkatimizi çekecek şekilde dinliyoruz. Leyla Güven'in dikkat çektiği yer, bizim daha kırk yıldır canımızı yakan bir yer olduğu için cümle kurmuyoruz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Aynısını siz yapıyorsunuz!

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Diyoruz ki size, basit olarak bir şey söylüyoruz ya, basit; terörle araya mesafe konulmadığı müddetçe, hak, hukuk, şiddet, terör bunlarla ilgili kurduğunuz hiçbir cümlenin bizde karşılığı yok. Şuna dönüyor mevzu: Kadına şiddete son önergeleri veriyorsunuz...

BAŞKAN - Toparlayın Sayın Ağıralioğlu.

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Kırk yıldır analar, kırk yıldır yetim kalmış çocuklar ülkesi hâline geldi burası. Bunu yapanlarla araya mesafe konulamadığı müddetçe ne kadına şiddeti, ne çalışma şartlarının ağırlığı, ne öğretmen hakkı hukuku?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Necmettin öğretmen gözümüzün önünde öldü, gitti. Aybüke'nin gözünde tebessüm olarak duran neyse, gözümüzün önünde. Ne öğretmeni? Ne öğretmeni?

HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Biz de bunların önüne geçmeye çalışıyoruz.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Ağıralioğlu.