| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 2'nci Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 30 |
| Tarih: | 12.12.2018 |
AK PARTİ GRUBU ADINA OSMAN BOYRAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının bütçesi üzerinde konuşma yapmak üzere AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Gazi Meclisimizin çok değerli üyelerini ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi en kalbî duygularımla hasret ve muhabbetle selamlıyorum.
Öncelikle, dünkü menfur bir saldırı sonucu şehit olan değerli dostum, arkadaşım, kardeşim Altuğ Verdi'ye Allah'tan rahmet diliyorum, mekânı cennet olsun.
Konuşmama başlamadan önce, gönüllerimizin sultanı Mevlâna Celâlettin Rûmi'yi ebedî âleme göç edişinin 745'inci yıl dönümünde de sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum.
Bugün görüşmekte olduğumuz bütçe 2019 yılı bütçesi, AK PARTİ hükûmetleri tarafından hazırlanan 17'nci bütçe olup Cumhurbaşkanlığı sisteminin ilk bütçesi olması nedeniyle tarihî bir öneme sahiptir. Öncelikle, Enerji Bakanlığının bütçesinin hazırlanmasında emeği geçen başta Sayın Bakanımız olmak üzere, Enerji Bakanlığımızın bürokratları, Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri, velhasıl bütçe çalışmaları sırasında alın terini, emeğini, samimiyetini seferber eden herkese teşekkür ediyorum.
Bütçeler ekonomide istikrarın sağlanması, kaynakların etkin tahsis edilmesi, gelir dağılımında adaletin sağlanması ve yatırımların teşvik edilmesi gibi hedeflerin gerçekleştirilmesinde kullanılan en önemli araçlardan biridir. AK PARTİ dönemlerinde yapılan bütçeleri incelediğimizde büyümeye, kalkınmaya, rekabet gücünü artırmaya, insan odaklı, üretim odaklı, halkın tamamına dokunan bütçeler olduğunu görmekteyiz. Modern dünyada enerji, hayatımızın vazgeçilmez unsuru ve ihtiyaçlarından biri olup büyümenin, kalkınmanın ve gelişmiş bir ülke olmanın temel dinamiklerinden biri hâline gelmiştir. Ayrıca, ülkemizin ithalat kalemleri içinde en yüksek paya sahip olması hasebiyle de ülkemiz ekonomisi açısından önemli bir girdiyi oluşturmaktadır. Enerjide dışa bağımlılığın azaltılması, Türkiye'nin genel ekonomik dengeleri açısından önemlidir. Bu minvalde ülke ekonomisinin sürdürülebilir şekilde büyümesi için gerekli en temel ihtiyaçlardan biri kesintisiz, kaliteli, çevreye uyumlu ve rekabetçi enerji arzıdır. Bu bağlamda, birincil enerji kaynakları açısından ülkemizin dışa bağımlılığının azaltılması, arz güvenliği tahkiminin sağlanması, enerji altyapısının güçlendirilmesi ve enerji verimliliğinin öncelendirilmesi ancak yapılacak yatırımlarla mümkündür. Bu anlamda baktığımız zaman jeopolitik önem açısından Türkiye'nin bulunduğu konum dolayısıyla birçok projeyi hayata geçirmiş bulunmaktayız; Mavi Akım gaz boru hattı, TANAP projesi, TürkAkım Gaz Hattı Projesi gibi. Bunların detaylarına girmeyeceğim, zaman çok kısıtlı. Zaten Enerji Bakanlığının yapmış olduğu çalışmaları, özellikle AK PARTİ iktidarlarının her alanda yapmış olduğu çalışmaları anlatabilmek için ne dağarcığımdaki kelimeler yetecek ne de zaman yetecek. Bunun da farkındayım.
Aziz milletimiz de yapılan hizmetlerin, her zaman kendilerine yapılmış olan bu hizmetlerin takdirini her seçimde de veriyor. İnşallah, 31 Mart seçimlerinde de milletimiz, yine, laf üretenle iş üreteni, taş üstüne taş koyanla laf söyleyenleri ayırt edecek, ona göre kararını verecek. Aziz milletimiz, inşallah, kendisine hizmet edeni hiçbir zaman yalnız bırakmadığı gibi 31 Mart seçimlerinde de yalnız bırakmayacak.
Tabii, enerjide -biraz önce de ifade ettiğim gibi- yapılan onlarca çalışma var. 2002 yılında AK PARTİ'den önce yapılanlar yenilenebilir enerji. Yenilenebilir enerji çeşitlerini hepimiz biliyoruz. Rüzgâr enerjisi, jeotermal enerji, biyokütle enerjisi ve buna benzer enerjilerde 2002 yılında yaklaşık 12 bin megavat olanı şu an yaklaşık 42 bin megavata çıkarttık. Bu gördüğünüz gibi hizmetin sürekli arttığının göstergesi. Yine, kurulu gücümüze baktığımız zaman, AK PARTİ'den önce yaklaşık 32 bin megavat olurken şu an yaklaşık 88 bin megavata çıkmıştır. Yine, elektrik üretimi 125 milyar kilovatsaatken yaklaşık 300 milyar kilovatsaate çıkmıştır. Gördüğünüz gibi hemen hemen her alanda, doğal gazda, petrolde, madende bu ve buna benzer çalışmalar devam etmektedir.
Yine, doğal gazda 2002 yılında yaklaşık Türkiye genelinde Ankara, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Bursa olmak üzere 5 ilde doğal gaz mevcutken bugün Türkiye'de 78 ilde -3 ilde de çalışmalar devam ediyor- yaklaşık da 550'nin üzerinde ilçemizde doğal gaz talebini karşılar noktaya gelmiş bulunmaktayız.
Yine, madencilikte, baktığımız zaman, dünyada 90 çeşit madenden ülkemizde 77 tanesi saptanmış, 60 civarında da üretim hâline gelmiş. İhracatımız 2002 yılında yaklaşık 700 milyon civarındayken 2017 yılında 4,3 milyar dolara çıkmış.
Yine, biraz önce de ifade ettim, TANAP projesinden bahsettim. Bu proje çok çok önemli. Yaklaşık 2 bin metre denizin altından 980 kilometre...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Bir dakika tutmasın ama Sayın Boyraz.
Bitirelim.
OSMAN BOYRAZ (Devamla) - Sayın Başkanım, velhasıl, yapılanlar biraz önce de ifade ettiğim gibi saymakla bitmez.
Nükleer enerjiye giremedim. O noktada da hepinizin malumu, dünyada 500'ün üzerinde nükleer enerji kullanılmaktayken ülkemizde, maalesef, AK PARTİ iktidarlarının güçlü lideriyle birlikte, iradeyle birlikte bugün Sinop'ta, Mersin'de ve 3'üncüye de inşallah yer belirleniyor. Bu noktada bize, her zaman, yapılmaması noktasında tavsiyede bulunanlar, kendi ülkelerinin elektrik üretiminin yüzde 77'sini, yüzde 80'ini üretiyorlar.
Çok fazla sözü uzatmaya gerek yok. Duran cisim hiçbir zaman enerji üretmez -fiziğin birinci kuralıdır- sürekli hareket etmesi gerekiyor. İşte AK PARTİ iktidarları da sürekli hareket hâlinde; durmak yok, yola devam diyoruz. Enerjimiz daim olsun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)