GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (2/4) esas numaralı 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/8) münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:19
Tarih:20.11.2018

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hayvanlara uygulanan eziyetin, işkencenin ceza yasalarındaki yaptırımının eksik olması nedeniyle verdiğim kanun teklifi üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bu Parlamentoda birçok konuda uzlaşamadık bugüne kadar. Yaklaşık yedi-sekiz yıldır 37'nci maddeden birçok kanun teklifini buraya getirdim ama maalesef bir uzlaşma olmadı. Birçok konu geldi burada; cezaevleri, kadın hakları, kadına karşı şiddet, siyasal konular, işçiler, emekliler ama tümüne "ret" dediniz. Ama burada hepimizin vicdani olarak ortaklaşabileceği bir mesele var, hayvan hakları. Sonuçta, hayvanlara yapılan eziyet konusunda son zamanlarda ortak bir duyarlılık da ortaya çıkmış durumda. Sapanca'da bir köpeğe karşı yapılan eziyet bütün toplumda infial yarattı, bunu hepimiz biliyoruz. Her gün hayvanlara karşı yapılan işkence, kötü muamele, sahipsiz bırakma konusunda birçok haber var ve kamuoyunda da büyük bir talep var. Şimdi artık Hükûmet yok, tasarı gelmiyor ve milletvekillerinden teklifle yasama faaliyeti yürüyecek ve sonuçta, hayvanların oyları da yok yani bu bir oy meselesi de değil. Hani bunlar, işte, emeklilikte yaşa takılanlar ya da başka meseleler, taşeron işçiler meselesi falan da değil. Hayvan hakları yani başka bir şey değil, hepimizin vicdanen ortaklaşacağı bir mesele ve 37'nci maddeye göre de gündeme gelmiş. Ben, özellikle Adalet ve Kalkınma Partisi çoğunluğuna sesleniyorum: Burada, hiçbir siyasal konuda anlaşamadık, 37 konusunda anlaşamadık bugüne kadar. 37 nedeniyle, burada karşınıza çıkmayayım diye benim için İç Tüzük'ü değiştirdiniz ama şimdi başka bir konuyu da gündeme getirmedim. Verdiğim birçok kanun teklifi var. Sadece, sizin de "evet" dediğiniz, Sayın Cumhurbaşkanının da "evet" dediği ve gündeme getirdiği bir mesele var. Hiç olmazsa bu konuda, buna "evet" deyin, eksiği varsa Komisyonda tamamlarız. Zaten bugün "evet" deseniz yasalaşmayacak, Komisyona havale edilecek, orada diğer tekliflerle beraber görüşülecek. Hiç olmazsa bugün, Parlamentoda, bu kadar gürültüden sonra, bu kadar uzlaşma hususundan sonra bütün toplumun birleştiği bir konuda beraber el kaldıralım.

MHP Grubuna da sesleniyorum, İYİ PARTİ Grubuna da sesleniyorum, HDP Grubuna da sesleniyorum: Hayvan hakları, gerçekten de hayvanseverlerin, onlara ilişkin sivil toplum örgütlerinin girişimleri, önerileri doğrultusunda hazırlanmış bir teklif, bugün için eksiği olabilir ama tamamlanması da mümkün. Bu nedenle, ortaklaşalım ve ortak bir biçimde bunu bugün Parlamentoda kabul edelim ve birlikte hiç olmazsa hayvan hakları konusunda bir mesaj verelim. Siz diyorsunuz "Ceza Yasası'ndaki yaptırımlar eksik." Evet, siz şimdi söylüyorsunuz, biz yedi yıldır söylüyoruz.

Geçen dönem de bunu gündeme getirdik, kabul görmedi. Burada olmayan milletvekillerimiz var, Melda Onur, çok defa bu kürsüde hayvan haklarıyla ilgili olarak gündem oluşturmaya çalıştı ama hep sizin duvarınızla karşılaştı ama gelen baskılar bir vicdan ortaklığı yarattı, Adalet ve Kalkınma Partisi siyasetinde de bir vicdan ortaklığı yarattı, diğer siyasi partilerde de yarattı. Bu ağır gündem içerisinde, topluma "Bu Parlamento, hiç olmazsa ama hiç olmazsa oy hakkı olmayan hayvanların hakları konusunda bir adım attı." dedirtecek bir şey yapalım ve bu da muhalefete bir jestiniz olsun. Ben de diyeyim ki: Vallahi, sekiz yıldır bu kürsüde konuştum, her şeye ama her şeye "hayır" dediniz, çok haklı taleplerimize de "hayır" dediniz ama hayvan hakları konusunda bir uzlaşma sağladık. Bu da sizin şerefiniz olsun, başka bir şey söylemeyeyim.

Ben hepinizi saygıyla selamlıyorum. Biraz sonra oylaması yapılacak bu konuda Parlamentodan, bütün siyasi partilerden ortak bir duyarlılık bekliyorum.

Bütün Genel Kurula saygılarımı sunuyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)