GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Emekçilerin yaşamına ve güncel sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:17
Tarih:14.11.2018

BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Arkadaşlar, hepinize merhaba.

Tüm Türkiye halklarını, işçileri, emekçileri, yoksullaştırılmış, açlığa, sefalete, çaresizliğe mahkûm edilmiş tüm yurttaşlarımızı Türkiye İşçi Partisi adına selamlıyorum.

21.201; 2002 yılından yani AKP iktidarının başladığı günden bugüne kadar iş cinayetlerinde kaybettiğimiz işçi, emekçi sayısı 21.201. Bazıları için sadece bir istatistik ama gerçekte birilerinin annesi, babası, oğlu, kızı, eşi. Ne yazık ki bunlardan ancak "Türkiye'de emekçilerin yaşamı ve güncel sorunları" başlığı altında gündem dışı söz alarak bahsetme olanağı buluyoruz. Çünkü bu Parlamento ısrarla bu ülkenin milyonlarca insanının, açıkça ifade etmek gerekirse ülkenin gerçek sahibi olan, üreten, yaratan, alın teri döken, yaşayan milyonların sorunlarını gündeme almak istemiyor. Türkiye'de hâkim siyaset algısı için yoksul, emekçi insanlar sadece seçimden seçime kullanılan bir malzemeden ibaret. Sürekli büyüyen Türkiye'den bahseden iktidara gerçekten sormak istiyorum: Bu zenginleşmeden ve büyümeden işçiler, emekçiler ne zaman pay alacak? Neden hiç pay almıyorlar? Zenginleşirken hiç "Ey işçi kardeşim, bu yıl çok büyüdük, vergilerinde, faturalarında indirime gidiyoruz." diye bir cümle duymadık sizden. Fakat kriz gelince akla hemen işçinin, emekçinin tasarruf etmesini istemek geliyor. Gel gör ki bunu söyleyenlerin ne yazlık sarayından ne uçan sarayından ne de tropikal meyve kokteyllerinden vazgeçtiğini de görmüyoruz. Daha somut konuşayım, geçen yıl yapılan TİS sözleşmesi gereği memur ve emeklilere 2019 yılında yılın ilk yarısı yüzde 5, ikinci yarısı yüzde 4 zam yapılacak hâlbuki 2019 yılının enflasyon hedefiniz bile yüzde 15,9. Emekli ve memurlar için bir ara kararla her altı ayda bir yüzde 8 zam yapılmasını öneriyoruz, buyurun yapın.

İşsizlik Fonu'ndan şu ana kadar işçiler sadece 20 milyar lira alabildi ama işverenlere çeşitli teşvikler altında 45 milyar lira para dağıttınız. 2019 programınızda belirlediğiniz hedef gerçekleşse bile işsiz sayısı 1 milyon artacak. İşsizlik Fonu'ndan emekçiler kriz döneminde yararlanmayacak da ne zaman yararlanacak arkadaşlar? Kamu bankalarına bile buradan 10 milyar lira ucuz kaynak aktardınız. Emekçilerin fonunu yağmalamayı bırakın artık. Merkez Bankası, işçilere enflasyon altında zam önerisi getirdi, yıllarca "Türkiye şöyle büyüdü, böyle büyüdü." dediniz, emekçilere, emeklilere sadece enflasyon kadar zam yaptınız, hiç ülkenin büyümesi kadar ekstra zam yaptığınızı görmedik. Refahı paylaşmadığınız emekçilere şimdi krizin faturasını kesmeye çalışıyorsunuz. Refahı kiminle paylaştıysanız krizin faturasını gidin, ona kesin. Mesela, Cengiz İnşaatın vergisini siliyorsunuz ama emekçilerden fedakârlık bekliyorsunuz. İktidara geldiğinizden bu yana kim, ne kadar zenginleşmiş oturup hesap edin, onlardan kriz vergisi alın hatta Cengiz İnşaatın vergisini sileceğinize, 100 kat artan servetinden servet vergisi alabilirsiniz.

Sosyal yardımları lütuf olmaktan çıkarın. Hiç kimse kömür yardımı almak için sizin ilçe binalarınızda sıra beklemek zorunda değil.

Sermaye için yeniden yapılandırma yönetmelikleri çıkardınız, konkordatoların imkânlarını genişlettiniz, Sermaye Garanti Fonu'ndan tam 210 milyar lira dağıttınız. Şimdi, diyorsunuz ki: "Zordaysan ödeme, sonra alırız." O zaman, kriz zamanı emekçilerin banka borçlarını, işsiz kalanların kredi borçlarını da erteleyin. Onlar için neden halk garanti fonu kurmuyorsunuz?

Dün, 16 yaşında bir kâğıt toplama işçisi çocuk, bir kamyon portakal posasının üzerine dökülmesi sonucu yaralandı. Ne kadar absürt bir durum, değil mi? Daha yarım saat önce, belediyedeki işinden atıldığı için işsiz kalan bir emekçi, işçi Halkla İlişkiler Binası'nda intihar teşebbüsünde bulundu. Bunlar gözünüzün önünde oluyor. İşte size zenginleşen Türkiye!

Bakın, kriz dönemlerinde para kaynağı bulmakta zorlanıyor olabilirsiniz, ben size birkaç öneride bulunayım. Vergilerini sildiğiniz, ihya ettiğiniz Cengizden, Limaktan, Kalyondan alabilirsiniz. Cumhuriyet düşmanı bir yazar bozuntusunu, halkın bir kesimine mesaj vermek için, 9 Kasımda ziyaret eden ve her gün bütçesini artırdığınız Diyanetten de alabilirsiniz. Çorlu tren faciasında oğlunu kaybeden anneyi "Hesap soruyor." diye sosyal medyada engelleyen müdüründen ve onun gibilerin maaşlarından da alabilirsiniz. Ramazan programı sunması için, sonradan vekil yaptığınız, Uğur Işılak'a 1 milyon 200 bin lira ödeyen Konya Meram Belediyesinden ve onun gibi parayı çarçur eden belediyelerden de alabilirsiniz. Medya kuruluşu satın alsın ve tekelleştirdiğiniz medyaya bir halka daha eklensin diye kamu bankalarından iki yıl ödemesiz 1 milyar lira kredi verdiğiniz Demirörenden de alabilirsiniz veya genel başkanınızın saray harcamalarından aktarın, inanın birkaç haftalık kısmı bütün ülkeye gani gani yetecektir. Bakın, bunların hepsi aynı kaynak. Bunların hepsi halkın parası ve daha ne istiyorsunuz halktan, size daha ne yapabilir bu halk?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Devamla) - Bir dakika daha süre istiyorum.

BAŞKAN - Tabii ki bir dakika daha süre veriyorum Sayın Mengüllüoğlu.

Buyurun.

BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Devamla) - Bu ülkenin işçilerinin, emekçilerinin sorunlarını anlatmak için beş dakikanın yetmeyeceğini tabii ki hepimiz biliyoruz. O yüzden bu sorunları çözmek için de emin olun her yerde, her alanda mücadele etmeye devam ederek çözeceğiz bunu.

Sözlerime son verirken, AKP saray rejiminin işçi düşmanı, ranta, yandaşa destek politikalarının en çıplak örneği ve iki sınıfın kavgasını en net anlatan üçüncü havalimanı projesinin işçilerinin mücadelesini öncelikle selamlıyorum. Haklı oldukları yandaş holdingiler tarafından bile kabul edilmesine rağmen tutuklanan işçileri de selamlıyorum. Yalnızca, Genel Başkanımızla birlikte havaalanında işçilerle dayanıştığı için tutuklanan Yusuf Yılmaz yoldaşımı bütün devrimci duygularımla selamlıyorum ve herkesi 5 Aralıkta bu davaya, işçilerin davasına sahip çıkmaya çağırıyorum. Şüpheniz olmasın, bugün havaalanında, TARİŞ'te, Cargill'de, Flormar'da, fabrikalarda, tarlalarda ayağa kalkan emekçiler, geçmişteki 15-16 Haziran TARİŞ, TEKEL, Zonguldak kömür işçileri yürüyüşü, Soma ruhuyla bu düzeni yıkacak ve Türkiye İşçi Partisi yanlarında olacak. Bakalım güçlü olduğunu sanan mı yoksa haklı olan mı kazanacak, hodri meydan! (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Mengüllüoğlu.