GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:8
Tarih:23.07.2018

MHP GRUBU ADINA HALİL ÖZTÜRK (Kırıkkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 1 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bugün Genel Kurulda görüşmekte olduğumuz kanun teklifi aynı zamanda yeni dönemin ilk kanun teklifi olma özelliğini taşımaktadır. Terörle etkin mücadele kapsamında önemli düzenlemelerin yer aldığı teklif, Adalet Komisyonunda Milliyetçi Hareket Partisinin de desteğiyle geniş katılımla olgunlaştırılmış ve son hâlini almıştır.

Ülkemiz, yakın zamanda art arda meydana gelen büyük çaplı terör eylemleriyle mücadele ederken 15 Temmuzda vatan hainlerinin aşağılık bir darbe kalkışmasını yaşamıştır. Dünya geneline baktığımızda, başta Avrupa olmak üzere dünyanın büyük bir bölümünde ivme kazanan terör eylemlerinin engellenmesinde sıkıntı yaşandığı gözlemlenmektedir. Terör, kuşkusuz sadece can almakla kalmayıp hedef ülkenin ekonomisine, siyasi ve toplumsal yapısına ciddi zararlar vermektedir. İşte, böyle bir ortamda, devletlerin kendi bekaları için güvenliklerine azami özen göstermeleri gerekmektedir. Bu noktada, dünyanın güvenlik görünümü aynen borsa ve piyasalar gibi ölçülebilir bir unsura dönüşmüştür. Bu amaçla hazırlanan Dünya İç Güvenlik ve Emniyet Endeksi, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 127 ülkeyi kapsamaktadır. Bu endeks, kapsam içindeki devletlerin iç güvenlik konularıyla -ki bunun içinde terörle mücadele de yer almaktadır- gerçekleştirdiği tüm çalışmaları ölçmektedir. Türkiye, 2017 itibarıyla bu endekste 60'ıncı sıradadır. Yani bu endeksten de anlaşılacağı üzere, Türkiye'nin terörle mücadelede katetmesi gereken oldukça uzun mesafesi bulunmaktadır.

Değerli milletvekilleri, Türkiye hiçbir zaman hafızamızdan kaybolmayacak olan Türk siyasi tarihinin en vahim olayını 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşamıştır. 15 Temmuz 2016 gecesi ülkemiz hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kalmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri içine yuvalanmış FETÖ'cü teröristler milletin vergileriyle ve alın teriyle alınan silahları millete doğrultmuşlar, alçakça ateş etmekten çekinmemişlerdir.

15 Temmuzdaki bu hain darbe girişimine ilk anda hiçbir kuşku ve endişeye kapılmadan "hayır" diyen, milliyetçiliğin kaderini doğal olarak milletiyle ve milletin iradesinin bir tecellisi olan demokrasiyle bir gören Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli olmuştur.

Bu kapsamda, Ankara'da tek siyasi lider olarak bulunan Sayın Genel Başkanımız genel merkeze gelerek ilk açıklamasını yapmış ve milletten, demokrasiden yana olan tutumuyla hain darbe girişiminin belini ve iradesini kırmıştır.

15 Temmuz gecesi demokrasimize pranga vurulmak istenmiş, Türk milletinin kahramanca duruşu sayesinde ülkemiz ve milletimiz, demokrasimiz uçurumdan dönmüştür. Asil Türk milleti, mukaddesatına sahip çıkmanın yanında, egemenlik haklarını canı pahasına müdafaa etmiş, terörizmin şer niyet ve tetikçilerini defetmiştir. Milletimizin acılarla ayrışmasını, kutuplaşmasını bekleyenler başarılı olamamış, tam tersine bu acılar birlikten güç doğurmuştur.

Allah korusun, bunlar başarılı olsalardı güzel yurdumuz sınırlarında pusuya yatmış diğer terör örgütlerinin işgaline uğrayacak, akabinde Arap Baharı sürecinde yaşadığımıza benzer bir ortama sahne olacak, kuvvetle muhtemel bir iç savaş sürecine girecekti. Bugün yaka silktiğimiz, kurtulmak için çaba sarf ettiğimiz habis bir ur olan paralel devlet oluşumlarının sayısı katlanarak artacaktı. Dolayısıyla, ortada "Türkiye Cumhuriyeti" diye egemen bir devlet kalmayacak, doğal olarak siyaset yapabilecek bir ülke de olmayacaktı.

Böyle bir ortamda bir yandan Türk dünyasının diğer taraftan da İslam âleminin doğal lideri olan Türkiye'nin içine gireceği süreç bütün bu coğrafyalardaki umut ışığını söndürecek, Türk-İslam coğrafyasını topyekûn kıskaca sokacaktı. Sonuç itibarıyla hain darbe girişimi eğer başarılı olsaydı sadece Türkiye'nin değil, gerek nüfus gerekse yüz ölçümü itibarıyla geniş bir coğrafya büyük bir badireyle karşı karşıya kalacaktı. Nitekim 15 Temmuz sonrasında ortaya çıkan bilgilerden ve yaşanan gelişmelerden bu çizdiğimiz portrenin açık göstergeleri de gözlemlenmiştir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemiz iç ve dış terör tehdidinin yanında ekonomik sorunlarla başa çıkmaya çalışmaktadır. Bu bağlamda güçlü ve lider ülke Türkiye için iç siyasi dayanışmaya ve ortak akılla hareket etmeye ihtiyacın zorunlu olduğunu Milliyetçi Hareket Partisi görmüş ve inanmıştır. Yenikapı ruhunu benimseyen ve "önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben" anlayışını şiar edinen Sayın Genel Başkanımızın mimarı olduğu Cumhur İttifakı fikrini Milliyetçi Hareket Partisi ortaya atmıştır. Bu ittifakın arka planı biraz evvel ifade ettiğim şartların bir ürünü olarak Ankara merkezli yani yerli ve millî bir duruşu temsil etmektedir. Nitekim Türk milleti de bu yaklaşımı ve duruşu gayet iyi kavramış, 24 Hazirandaki teveccühünden de anlaşılacağı üzere Milliyetçi Hareket Partisine önemli bir siyasi görev yüklemiştir.

Şimdi artık 2023 lider ülke Türkiye için her alanda kolları sıvamanın vakti gelmiştir ancak Türkiye'nin hâlen sayıları 120'yi aşan terör örgütleriyle etkin, kararlı ve düzenli mücadele etmesi için atması gereken adımlar vardır. 15 Temmuz 2016 sonrası ilan edilen OHAL, bu dönemin uygulamaları terörle mücadelede önemli mesafeler katetmiştir. Bununla birlikte mücadele devam etmektedir ve etmelidir de; zira hâlâ deşifre olan kripto unsurlardan da anlaşılacağı üzere Türkiye daha devam edecek uzun soluklu bir mücadele içindedir, bu var olmak ya da yok olmak içindir.

Partimiz kurulduğu günden bu yana yani yaklaşık yarım asırdır geleneksel olarak terörle mücadelede tavizsiz bir çizgiye sahiptir, âdeta Türk milletinin anıtlaşmış bir demokrasi kalkanıdır.

OHAL sonrası tüm terör örgütleriyle güçlü bir mücadele sürecinde herhangi bir sorun oluşmaması, yargılama süreçlerinde bazı olumsuz durumların ortaya çıkmaması, benzer kalkışma hâlinde veya terör olaylarında devletin etkin ve kararlı bir şekilde mücadele edebilmesi için bu teklifi görüşmekteyiz. Milliyetçi Hareket Partisi Türk siyasetinin yarım asırlık ülkü ve ilke markası olarak Türkiye'nin derlenip toparlanması için değil elini, gövdesini bile taşın altına koymaya her daim hazır ve kararlıdır. Bunu dün de beyan etmiş ve gereğini yapmıştır, bugün de tekrarlamaktadır. Kimsenin şüphesi olmasın, yarın da ifade edecek ve aynı duruşu gösterecektir. Bu sebeple Milliyetçi Hareket Partisi milletimiz adına denge ve denetim mekanizmasının Mecliste en önemli aktörü olurken yine milletimizin her sorununun çözümü adına gerekli kanun tekliflerini yasalaştıracaktır.

Değerli milletvekilleri, teklifin birinci bölümünde, büyük bir özveriyle görev yapan valilerimize güvenlik adına yeni yetkiler, askerî mahallerde oluşabilecek tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla önlem araması yapılabilmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ışığında yeni düzenlemeler, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'na geçici madde eklenmesiyle ilgili düzenlemeler yer almaktadır. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki teklifte yer alan düzenlemeler terörle süregelen mücadelenin devamlılığı ve güçlendirilmesi adınadır.

Eleştirilere baktığımızda, Avrupa ülkeleriyle karşılaştırmalar yapılsa da söz konusu devletler Türkiye gibi jeopolitik ve jeostratejik öneme ve konuma sahip değillerdir. O devletlerin tehlike altında bulunan sınırları, karşı karşıya kaldıkları tehditler sarmalı yoktur. Hele hele PKK gibi terör örgütleriyle kırk yıllık mücadele geçmişleri, binlerce kahraman şehit ve yiğit gazisi hiç yoktur. "Terörle mücadele" dediğimizde, kahraman şehitlerimiz ve yiğit gazilerimiz asla göz ardı edilemez. Terörle mücadele, kâğıttan okunduğu gibi basit ve kolay değildir; ciddi tedbir, sorumluluk ve en önemlisi vatan ve millet sevdası ister. Bu bakımdan, teklifte yer alan söz konusu düzenlemeler mevcut durumda terörle etkin bir mücadele için gerekli olup ülkemizin birliği, bütünlüğü ve güvenliği konusunda görev yapan tüm kamu görevlilerimizin daha verimli çalışabilmeleri adınadır. Bu hususlarda sadece muhalefet etmek anlayışıyla siyaset yapmak Türkiye sevdasıyla ve vatan aşkıyla bağdaşmaz. Parti olarak inanıyoruz ki terörün kökü 2023'e kalmadan el birliğiyle kazınacak, habis birer ur olan terör odakları sökülüp atılacaktır. Yüce milletimizin birlik ve beraberlik ruhu da bu inancımızı perçinlemektedir. Bu sebeple, teklifi Milliyetçi Hareket Partisi olarak tümüyle desteklediğimizi ifade ediyorum.

Vatan toprakları ve milletimizin güvenliği adına şehit olan kahramanlarımıza yüce Allah'tan rahmet diliyor, yiğit gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HALİL ÖZTÜRK (Devamla) - Tamamlıyorum Başkanım.

BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Öztürk, süre uzatmıyoruz.

HALİL ÖZTÜRK (Devamla) - Vatan savunması için hâlen görevi başında olan bütün güvenlik güçlerimize yüce Allah'tan güç, kuvvet ve başarılar niyaz ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)