GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:97
Tarih:09.05.2018

EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 557 sıra sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı'nın 1'inci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önerge üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Konuşmama öncelikle Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Selahattin Demirtaş'ı ve bütün tutuklu vekillerimizi saygıyla selamlayarak başlamak istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu madde kapsamında yapılan düzenlemeyle başta Vergi Usul Kanunu olmak üzere bazı kanunlarda birtakım değişiklikler yapılmaktadır. Bakınız, bu önümüze konulan kanun tasarısı on beş yılı aşan AKP iktidarları döneminde 9'uncu ve son altı yılda çıkan 6'ncı vergi ve prim affı olacaktır. Son iki yılda çıkarılan iki affın taksit ödemeleri bile bitmeden tekrar bir af düzenlemesi Genel Kurulun gündemine getirilmiştir ve maalesef, bu kadar vergi affının ortaya çıkardığı sonuç son derece kaygı vericidir. On altı yıllık vergi afları bilançosu her yapılandırmada tahsilatların giderek düştüğünü ve vergi yükünün dolaylı vergiler üzerinden ücretliler üzerine yıkıldığını göstermektedir.

Değerli milletvekilleri, şu hususun altını çizmekte fayda var: Bir siyasal iktidar vatandaşını vergisini ödemeye değil, âdeta ödememeye teşvik ediyorsa ortada adalet ve hakkaniyet kavramlarından bahsetmek oldukça güçleşecektir. Vergi, sadece gelir kapısı değildir, vatandaşlık bilincinin en temel yapı taşıdır, devletin hakkaniyetinin aynasıdır. Bu düzenleme, bugüne kadar devlete borçlu kalmamak ve vergisini zamanında ödeyebilmek için harcamalarını sınırlayan vatandaşın bir sonraki dönemde daha fazla vergi ödemesine yol açacağı gibi gelir adaletsizliğine ve adalet algısının zedelenmesine de zemin hazırlamaktadır. Bu düzenlemelerin açtığı zeminde yandaş azınlık vergi ödemeden gelirine gelir katarken, öte yandan memleketin geri kalan çoğunluğunun üzerine vergiler bindirilmeye devam edilmektedir. Oysa, böylesi adaleti zedeleyici yaklaşımlar yerine, vergileri düşürüp adil vergi dağılımını sağlayacak düzenlemeler yapmak hakkaniyete daha uygun bir davranış olacaktır.

Değerli milletvekilleri, bakınız, 19 Ağustos 2016'da hayata geçirilen vergi affı düzenlemesiyle 80,4 milyar liralık çok kapsamlı vergi ve prim borcu yapılandırması yapılmıştır. Getirilen bu düzenlemenin neticesinde 31 Mart 2018 itibarıyla sadece 29,4 milyar lira tahsil edilmiştir, tahsilat oranı ise sadece yüzde 36'ya ulaşabilmiştir. Bir yıl önce, yani 27 Mayıs 2017 tarihli vergi affı düzenlemesiyle 13,7 milyar liralık vergi ve prim borcu yapılandırması yapılmıştır. 31 Mart 2018 itibarıyla bu yapılandırılan 13,7 milyarın sadece 2,7 milyar lirası tahsil edilmiştir. Dikkatinizi çekerim, 2017 yılına ait düzenlemeyle ulaşılan yüzde 19,7 tahsilat oranı Ağustos 2016 döneminde gerçekleşen yüzde 36 tahsilat oranının oldukça gerisine düşmüştür. Ortaya çıkan sonuca göre son vergi affında gerçekleşen tahsilat oranı yüzde 20'ye bile ulaşamamıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; vergi aflarının gerçekleşen tahsilat oranları, esasen AKP iktidarının vergi disiplinini nasıl bozduğunun, bütçede yarattığı açığı nasıl derinleştirdiğinin ve bu yükün halka nasıl zamlar ve yeni vergiler olarak yansıdığının açık bir ilanıdır. Vergi afları haricinde, AKP iktidarının on altı yılda çıkardığı sayısız torba yasayla, "yatırımı teşvik" adı altında, vergi ödemek istemeyen sermaye kesimlerine, adı "vergi affı" olmasa da vergi affı niteliğinde yüzlerce vergi muafiyeti, istisnası ve teşviki yapılmış bulunmaktadır. Bu değişikliklerin büyük çoğunluğu torba yasalarla geçirilmiştir, bir kısmı, öncesinde Bakanlar Kuruluna verilen sınırsız yetkilerle gerçekleştirilmiş bulunmaktadır.

Değerli milletvekilleri, ülkemizde ekonomik krizin derinleştiği OHAL koşullarında siyasi iktidar, günü kurtarmak, yaşanan ekonomik buhranı toplumda görünmez kılmak için sürekli olarak "yatırımı teşvik, vatandaşa müjde" adı altında birçok torba düzenlemeyi Meclise getirmeye devam etmektedir. Ancak şu anda 81 milyon vatandaşımız zor durumdadır, düşük gelirliler, işçiler, memurlar, emekliler, öğrenciler dardadır ve borç içerisindedirler. Türkiye'de günü kurtarmaya yönelik düzenlemeler yerine toplumda gelir adaletini ve refahı sağlamaya, ekonomik eşitsizlikleri ve yoksulluğu ortadan kaldırmaya yönelik adımlara ihtiyaç vardır.

Bunu bir kez daha Genel Kurulun huzurunda belirtiyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Dora.