GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:88
Tarih:19.04.2018

VECDİ GÜNDOĞDU (Kırklareli) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz ister adına torba ister çorba kanun tasarısı diyelim, ne dersek diyelim AKP'nin torbasından ne çıkacak diye merak edenler yine yanılmayacak. AKP'nin torbasında refah yok, zenginlik yok, sözde büyümeden çalışana, emekliye zam yok, iş yok, aş yok, emek yok, umut yok umut. AKP'nin torbasında yandaşa rant var, vahşi sermayeye talan var, yöneticinin demokratik örgütlerini kapatmak var, çiftçinin dayanışmasını yok etmek, üreticiyi yandaş bürokrata teslim etmek var. AKP'nin torbasında ekosisteme, geleceğimize, yaşama hançer var hançer arkadaşlar.

Sayın milletvekilleri, neden çiftçiye, kooperatiflere, birliklere, STK'lara sormadan, onların da önerilerini almadan, âdeta yangından mal kaçırırcasına bu değişiklikleri yapmak istiyorsunuz merak ediyorum. Üreticinin yıllarını, deneyimini yok sayarak sulama birliklerinin bütün organlarını âdeta yok ediyorsunuz. İçerisinde bizzat üretenin, eli nasırlı çiftçinin bulunduğu sulama birliği yönetimlerini ortadan kaldırarak tüm bu organların görevini çiftçilere karşı hiçbir sorumluluğu bulunmayan, belki de ayağı tarlaya değmemiş, üretmenin mutluluğunu yaşamamış yandaş bir bürokrata niye teslim ediyorsunuz? Yoksa niyetiniz tarımsal üretimin yaşam sularını siyasi iktidarın tehdit aracı hâline mi getirmek?

Sayın milletvekilleri, baskıcı, tek adam rejimine doğru ülkeyi uçuruma sürükleyenler ne yazıktır ki tüm demokratik, katılımcı örgütlenmelerden korkmaktadırlar. AKP Hükûmeti çiftçisinden, üreticisinden yani milletin efendisi köylüden de korkmaktadır.

378 adet sulama birliği, 14.487 meclis üyesini içine alan, 1 milyon 450 bin çiftçimizin üyesi olduğu, aileleriyle birlikte yaklaşık 10 milyon yurttaşımızı doğrudan ilgilendiren katılımcı demokrasinin en önemli yapısı da bilerek isteyerek maalesef yok edilmektedir, üstelik Devlet Su İşlerinin raporlarına göre sulama birliklerimizin yüzde 97'sinin başarılı bir şekilde yönetildiği de teyit edilmesine rağmen. Artık, ülkeyi yönetenler, çiftçisini örgütlemek, demokratik ve katılımcı üretim modellerini yönlendirmek bir yana, mevcut demokratik örgütlenmelere bile tahammül gösteremiyorlar. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, son on beş yılda köylerimizi boşalttınız, üreticiyi toprağa küstürdünüz, on beş yıl önce nüfusun yüzde 70'i şehirlerde yaşarken şimdi nüfusun yüzde 93'ü şehirlerde yaşamak zorunda bırakılmıştır. Köyden kente plansız, çarpık bir kitlesel göç yaşanmaktadır. Hatalı tarım politikalarında on beş yılda çiftçilerin bankalara borcu 5 milyar liradan tam 17 kat artarak 2017 sonunda 85 milyar liraya da ulaşmıştır. AKP'nin tarım ve hayvancılık politikaları üreticimizi, köylümüzü gırtlağa kadar borçlandırmış, çiftçimiz üretemez, ürettiğinde ise para kazanamaz hâle getirilmiştir.

Kamu bankaları aracılığıyla çiftçiye, üreticiye, esnafa vermediğiniz iki yıl ödemesiz, on yıl vadeli milyon dolarlık kredileri yandaş patronlara yandaş medyada tekel kursunlar diye aktarıyorsunuz yani çiftçiye gelince para yok, yandaş basın yaratmaya gelince yandaş sermayeye para çok. Yüz yıllık bankalarımızı on beş yılda âdeta AKP'nin çiftlik bankı hâline de getirdiniz.

Sayın milletvekilleri, gerçek zenginliğimiz ağaç örtümüzdür, fukaralığımız ise çöllerimizdir. Rengârenk çiçeklerdir bizim güzelliğimiz ve nefes olabilmektir yaşamak. Mücadelemiz, sizlerin de bir gün aramak zorunda kalmayacağı hak, hukuk, adalet, demokrasi mücadelesidir. Mücadelemiz, sömüren yandaş için değil, ezilen yurttaşın mücadelesidir. Bizlerin mücadelesi hep birlikte, el ele, kol kola mutlu yaşama mücadelesidir.

Az önce Sayın Bakan baktım ki konuşmasında bir espri yaptı, dedi ki: "24 Haziranda biz tekrar gümbür gümbür geliyoruz." Buradan herkes şahit olsun, 24 Haziranda AKP tekrar gümbür gümbür gelmiyor, bana göre de 24 Haziranda paldır küldür gidiyor.

Saygılar sunuyorum arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)