| Konu: | Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 19.04.2018 |
LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. 548 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 41'inci maddesi üzerinde söz aldım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; az önce Sayın Bakanın çok coşkulu bir şekilde "Millete gidiyoruz, gümbür gümbür geleceğiz." sözlerini görünce, Sayın Bakanın millete bir borcu olduğunu, bir hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii, Sayın Bakanı kastederken iktidarın tümünü kastediyorum. Bu iktidar, halkın parasını kanunsuz bir şekilde kullanmıştır. Bu iktidarın bütçeden kullandığı paraların çoğunun temelinde hukuk yoktur, yasa yoktur. Bu iktidar, Anayasa Mahkemesi eliyle, Anayasa Mahkemesi iş birliğiyle halkın parasını çarçur eden bir iktidardır; halkın parasını hiçbir yasal dayanağı olmadan kullanan bir iktidardır. O yüzden, Sayın Bakan, koşa koşa millete gidin ama millet de koşa koşa size gelecek ve o haksız yere kullandığınız paraların hesabını soracak.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; geçtiğimiz hafta içerisinde Anayasa Mahkemesi 2016 ve 2017 yılı bütçe kanunlarının Cumhurbaşkanına, Hükûmete, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, Kamu İhale Kanunu ve diğer kanunlardaki sınırlamalara tabi olmaksızın, keyfî bir şekilde para harcama yetkisi veren düzenlemelerini iptal etti. Sayın Bakan, bundan haberiniz var mı sizin? Haberiniz var. Geçen yıllar da aynısını yaptınız, şimdi de aynısını yapıyorsunuz ama bir suç ortağınız var, Anayasa Mahkemesi. Anayasa Mahkemesi, Cumhuriyet Halk Partisinin bütçe kanunuyla ilgili yaptığı başvuruları bütçe yılı geçtikten sonra sonuçlandırmak suretiyle, "Anayasa Mahkemesi kararları geriye doğru yürümez." ilkesinden hareketle sonuçsuz bırakmaktadır. Anayasa Mahkemesi, merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin bütçeleri arasındaki ödenek aktarmalarının ancak kanunla yapılacağını öngören düzenleme kapsamında, Maliye Bakanına verilen ödenek aktarma yetkisini iptal etmiştir. Şimdi, 2016 yılında Maliye Bakanının bu aktardığı ödeneklerin hesabı nasıl sorulacaktır? Anayasa Mahkemesi bunu iptal ediyor, Anayasa Mahkemesi "Bu kanunsuz, bu harcamaları yapamazsınız." diyor. E başka ne diyor? Daha başka neler demiyor ki, "Dışişleri Bakanlığının yurt dışında açılacak yeni temsilcilik giderleri ve uluslararası toplantılar için yapılacak harcamalar için açılan özel hesaptan yapılacak harcamalar ancak Kamu İhale Kanunu'na tabi olması gerekir. Hükûmet bunu Kamu İhale Kanunu'na uygun yapmadığı için bunları da iptal ediyorum." diyor Anayasa Mahkemesi.
Cumhurbaşkanının Daimî Başkanlığını yaptığı İSEDAK çerçevesinde yapılan harcamaları iptal etti Anayasa Mahkemesi Sayın Bakan. Siz koşa koşa millete gidin ama hepinizin "milletin Cumhurbaşkanı" dediğiniz, bizim "AKP Genel Başkanı" dediğimiz Cumhurbaşkanının temsil, tören ve ağırlama giderlerinin, Cumhurbaşkanı ve eşi tarafından verilecek hediyelik eşyaların, verilen resepsiyonlarda görevli personelin görev nedeniyle giydikleri kıyafetlerin yaptırılmasının, temizlenmesinin, konutlarda kullanılacak malzeme alımlarının da Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında yapılmasını iptal etti. Bundan haberiniz var mı Sayın Bakan, dinliyor musunuz beni?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Dinliyorum.
LEVENT GÖK (Devamla) - Cumhurbaşkanının yaptığı bu harcamalar da tamamen iptal edildi değerli arkadaşlarım.
Anayasa Mahkemesi suç işliyor Sayın Başkan, değerli milletvekilleri. Anayasa Mahkemesi, 2015 yılı bütçesinde aynı maddelere ilişkin açmış olduğumuz iptal davasını da bir yıl sonra sonuçlandırmak suretiyle iptal etti. Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümediği için, tekrar 2016-2017 bütçelerine bu maddeleri koydunuz. E peki, şimdi ne olacak? Anayasa Mahkemesi biliyor ki önüne gelen dosyadaki bu maddeler, geçtiğimiz, 2015 yılındaki bütçe kanununa göre iptal edildi, yasa dışı ama süresi içerisinde iptal etmiyor, yürütmeyi durdurma kararı vermiyor, Hükûmete bir pas atıyor, "Sen yap bu harcamaları, ben bir yıl sonra kararımı veririm, nasıl olsa ben karar verdikten sonra bütçe yılı geçtiği için geriye yürümeyecek, haksız yere sen kullansan da bunlar meşru sayılacak." diyor. Bunun geçerli bir yanı olabilir mi? Sayın Bakan, gidin de millete koşa koşa bunların hesabını bir verin, milletin parasını nasıl çarçur ettiğinizin hesabını bir verin. Böyle bir tablo olabilir mi? Anayasa Mahkemesi devrede, iktidar devrede, al gülüm ver gülüm "Ben senin kanununu iptal etmeyeyim, bir müddet sonra iptal edeyim ama atı alan Üsküdar'ı geçsin." Atı alan Üsküdar'ı geçemeyecek, 24 Haziranda hepinizin yakasındayız.
Hepinize saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)