GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:86
Tarih:17.04.2018

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 548 sıra sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Tasarı'nın 23'üncü maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım.

Değerli arkadaşlar, söz konusu madde, aslında, borcu olan belediyelerin borcunu nasıl alırım maddesi. Şimdi, 5393 sayılı Belediye Kanunu belediyenin tanımını aynen şöyle yapıyor: "Belediye, karar organları seçmenler tarafından belirlenen -yani başkanı ve meclisi- mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamak üzere kurulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir." Bir kamu kurumudur, idari ve mali özerkliğe sahiptir ve aynı zamanda seçmenlerin belirlediği bir yönetimle yönetilir bir kamu kurumu olmasına karşın.

Şimdi, hatırlayalım, geçenlerde bir düzenleme yapıldı "tek hazine hesabı" adı altında, 533 sıra sayılı torba Kanun Tasarısı'nda bir "tek hazine hesabı" getirildi. Bu, aslında, yerel yönetimlerin, belediyelerin, il özel idarelerinin mali yapılarını ele geçirmek, kaynaklarını istedikleri gibi kullanmak amacıyla ortaya konmuş bir düzenlemeydi. Aslında yerel yönetimlerin, Anayasa tarafından da güvence altına alınmış özerklikleri var ve bu özerkliğe bir darbe vurulması söz konusuydu o söz konusu 533 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nda.

Görüyoruz ki son dönemlerde belediyelerde görevden almalar, kayyum atamalar, istifaya zorlamalarla yerel yönetimlerin idari özerklikleri -bir şekilde siyasal iktidar tarafından, iktidar partisi tarafından bu özerklikleri- yok sayılarak ayaklar altına alınıyor. Şimdi ise, o tek hazine hesabıyla mali özerkliğe de bir el atılmışken, şimdi, zaten zor durumda olan, zaten mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamakta maddi güçlükler çeken belediyelerin... Hangi kanun? 1053 sayılı Belediye Teşkilâtı Olan Yerleşim Yerlerine İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkında Kanun'a dayanak yapılarak, ona bir ek madde getirilerek, "belediyelerin İller Bankası payı" diye isimlendirilir ama genel, merkezî bütçeden ödenek olarak kendilerine ayrılan ödeneğe el koyulması suretiyle, belediyelerin su paralarına -yüzde 25'ti Komisyonumuza gelen ilk önergede, sonra gene Hükûmet tarafından yüzde 10'a düşürülmesi istendi- bunun yüzde 10'undan fazla olamayacak şekilde bu paraya el koyarız deniyor. Belediyelerin beline vurulan yeni bir darbedir bu.

Değerli arkadaşlar, gerçi bu belediye teşkilatıyla ilgili olan 1053 sayılı Kanun, ilk çıkartıldığında, Ankara ve İstanbul özelinde, bu iki ilin ihtiyaçlarını karşılar düzeyde, 1968 yılında çıkartılmış bir kanun; sonrasında üzerinde değişiklikler yapılmış. Bu kanunun üzerinde bir değişiklik öneriyor ama hâlen daha Bakanlığın teklifi ve Başbakanın onayıyla değiştirilebileceği -hâlâ "Başbakan" ifadesi- yer alıyor bu kanunda.

Şimdi, bu kanunla getirilen düzenlemeye bakarsak belediyeler arasında haksız, ayrımcı bir düzenlemeye de neden oluyor. Yapmayınız, taşınmaza -taşınmaza özellikle- el koymak, paraya el koymak, ödeneğe el koymak, mahsup etmek, çiftçinin borcunu çiftçiye gelecek desteklemeden mahsup etmek, belediyenin borcunu belediyeye gelecek -yani kamunun borcunu kamudan- paradan mahsup ederek ele geçirmek, kayyum atamak, muvafakat aranmaksızın işlemler yapmak önümüzdeki 548 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın aslında özünü oluşturuyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KAMİL OKYAY SINDIR (Devamla) - Bitiriyorum, son cümlelerim Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Bitirin lütfen.

KAMİL OKYAY SINDIR (Devamla) - Nereden neye el koyarız, nasıl para ele geçiririz? Yine, kamunun, belediyenin parasını alıp Devlet Su İşlerine aktarmak...

Müteahhitlere gelince yüzde 80 kredi teminatı veririz devlet olarak; hasta garantili, araç geçiş garantili, uçuş garantili taahhütlerle, garantilerle özel sektöre, kamu-özel iş birliği ortaklığındaki projelere devlet bütçesinden oluk oluk akıtırız; belediyenin su borcu parasına gelince kuruşuna kadar nasıl alırımın hesabını yapıyoruz.

Değerli arkadaşlar, bu kanun tasarısının genel olarak ne çiftçimize ne halkımıza ne ülkemize ne kamu idaresine bir fayda sağlamayacağı açıkça ortadadır. Bu anlamda, bu maddeye yönelik itirazımızı da ifade ediyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)