GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 11 Nisan Şanlıurfa'nın düşman işgalinden kurtuluşunun 98'inci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:84
Tarih:11.04.2018

KEMALETTİN YILMAZTEKİN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Şanlıurfa'nın kurtuluşunun 98'inci yılı münasebetiyle gündem dışı söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Kıymetli milletvekilleri, 11 Nisan, peygamberler şehri, kültür ve medeniyetin beşiği Şanlıurfa'nın düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü olarak her yıl büyük bir şerefle ve gururla kutlanmaktadır. Doksan sekiz yıl önce Arap'ıyla, Kürt'üyle, Türk'üyle temerküz etmiş Urfalılar, İngilizler ve Fransızların işgal girişimine geçit vermemiş, esarete karşı şehadet anlayışıyla bir kez daha Şanlıurfa'da galebe çalmıştır. Kazandığını zannederek geldiği topraklarda "Galip devletin askeri neden karşılanmıyor?" kibrini yaşayanlara "Eğer misafir olarak gelseydiniz sizi Birecik'te karşılardım. İşgale gelmiş birini karşılamak bir Türk mutasarrıfına yakışmaz." cevabıyla düşmanın kibrinin boynuna tasma yapıldığı yerin adıdır Şanlıurfa.

Kıymetli milletvekilleri, kahraman görme ve destan okuma merakında olanlara Çanakkale'den Sakarya'ya, Büyük Taarruz'dan 15 Temmuza geniş bir yelpazede kaynak sunan şanlı tarihimiz en son elde edilen Afrin zaferiyle güncellenmiş, nisyanla malul beşer hafızası canlı tutulmuştur. Tarihin her defasında tekerrür etmeyeceği umuduyla hainlik yoluna düşenler, tapındıkları zahirî gücün makamıilahide bir değer ifade etmediğini gün gelip anlayacak, bu necip milletin tokadıyla acziyet çukuruna yuvarlanmaktan asla kurtulamayacaklardır. Yeniden dirilişimizi akim kılmak isteyenler ve içerideki iş birlikçileri için artık zemberek boşalmış ve yolun sonu görünmüştür. Terör örgütlerinin arkasına saklanarak bulunduğumuz coğrafyayı dizayn etmek isteyenler, bölgesinde güçlü bir Türkiye'yi minder dışına itmek için her yolu denemektedir. 7 Şubat MİT krizindeki ahlaksızlığı basın ve ifade özgürlüğü sosuyla servis edenler 17-25 Aralık Emniyet-yargı kumpasıyla siyaset kurumunu esir almaya kalkmış; hainliğin sonu, ekmeğini yediği milletin üzerine helikopterler, tanklar ve tüfeklerle kurşun sıkmaya kadar varmıştır. Aslında tüm bu yaşananlar, terör örgütleri eliyle Türkiye'yi hizaya getirme gayretinden başka bir şey değildir. Siyasi ikballeri uğruna bu hainliklere ortak olanlar mahşerivicdanda yargılanmış, sadece sandığa gömülecekleri 2019 seçimlerini beklemektedirler.

Kıymetli milletvekilleri, terör örgütlerini hem lojistik hem de finansman olarak destekleyenler hiç şüphesiz ki akan binlerce masumun kanının failidir. Terör örgütü mensuplarına siyasi sığınma hakkı verenlerin, illegal her türlü faaliyetlerini görmezden gelerek bunu demokrasi ve ifade özgürlüğüyle gerekçelendirmeye çalışanların insanlık nezdinde hiçbir inandırıcılığı kalmamıştır. Vakit, artık herkesin aklını başına alması gereken vakittir diye düşünüyorum. Zannediyorum ki "Bir gece ansızın gelebiliriz." sözünü söylerken ne kadar ciddi olduğumuzu, bunun kuru ve içi boş bir kabadayılık olmadığını herkes görmüştür. Artık herkes bilmelidir ki bu sözün muhatabı Türkiye'nin bekasını hedef alan ve terör faaliyetinde bulunan tüm odaklardır. Herkes bilsin ki Türkiye yanı başında gayrimeşru hiçbir oluşuma müsaade etmeyecektir. Afrin'i nasıl temizlemişse Menbic, Rasulayn, Tel Abyad sırası geldiğinde öyle temizlenecek inşallah. Kandil, Sincar ve terör tehdidi gördüğü her yere de müdahale etmekten çekinmeyecektir Türkiye.

Kıymetli milletvekilleri, sözlerimin sonunda "FETÖ" denen ihanet şebekesinin yaşattığı o meşum gece şehit düşen Şanlıurfalı hemşehrilerim Şefik Şefkatlioğlu, Ümit Yolcu, Halil İbrahim Yıldırım ve Mustafa Direkli ile Afrin'de yürütülen Zeytin Dalı Operasyonu'nda şehit düşen hemşehrim Muhammed Cihangir Çubukçu'ya tüm şehitlerimizle birlikte Cenab-ı Hak'tan rahmet ve merhamet diliyorum, makamlarının ali olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum. Ayrıca, Akçakaleli hemşehrim ve Afrin gazisi İsmail Tokmak ve tüm gazilerimize de acil şifalar diliyorum.

Konuşmamı Urfa Kurtuluş Marşı'nın şu sözleriyle bitirmek istiyorum, diyor ki Urfalı: "Kolumu salladım toplar oynadı/ Kara taş içinde çete kaynadı/ Yaşasın Urfalılar teslim olmadı/ Di yeri yeri kumandanım yeri/ Çetelerim gidiyor dönmüyor geri."

Selam olsun sevdasını vatan yapanlara, bu uğurda toprakta yatanlara diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)