GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BELEDİYELERİN KURUMLAR VERGİSİ KAPSAMINDAKİ DURUMUNA İLİŞKİN
Yasama Yılı:3
Birleşim:24
Tarih:14.11.2012

OĞUZ OYAN (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şimdi size AKP Hükûmetinin ve Maliye Bakanının İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerinde nasıl bir vergi baskısı kurduğunu anlatacağım.

İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerinde yargıyı bir silah olarak kullanmak yeterli olmamış olacak ki şimdi vergi müfettişleri İzmir Büyükşehirden çıkmıyor. Aslında şu konuşmam bir suçüstü durumudur, kötü niyet konusunda iktidarın bir suçüstü durumu olacaktır.

Bakın, ilk önce, geçen yılın aralık ayında İzmir Büyükşehir Belediyesinden kira gelirleri için bir kurumlar vergisi tahakkuku yapılmıştır ve 11 milyonluk gelir için 4,7 milyon liralık kurumlar vergisi tahakkuku yapılmıştır. Keza, katı atık imal tesisleri için de 550 bin liralık bir kurumlar vergisi, cezalarıyla birlikte tahakkuk yapılmıştır. Şimdi, bu haksız, hukuksuz ve ayrımcı vergi baskısına karşı hukuki mücadeleyi belediye sürdürüyor ama şimdi, ben de bir maliye öğretim üyesi olarak ve bir İzmir Milletvekili olarak bunu iş edindim ve bu konuda birkaç teşebbüsüm oldu. Bunlardan birincisi, Maliye Bakanlığına sordum: "Ey Bakanlık, sen böyle bir uygulamayı başka belediyeler için yapıyor musun? Kaldı ki, belediyeler kurumlar vergisine tabi midirler, değiller midir?" Yani Kurumlar Vergisi Kanunu bu açıdan oldukça açık. Bana şöyle bir yanıt geldi: "İşte, Kanun'un 1 ve 2'nci maddelerine göre iktisadi kamu kuruluşları varsa belediyenin, tabidir." Peki, kira geliri "iktisadi kamu kuruluşu"na mı giriyor? Burada göremiyorum Maliye Bakanını, kaçmış, cevap vermiyor. Öyle bir şey yok. Peki, nedir? Başka belediyeler vergi veriyor mu? O vergi mahrumiyetine girer Vergi Usul Kanunu'nun. Yani tam bir bahane arkasına sığınma. Hiç olmazsa "Veriyor, vermiyor." cevap ver, yok.

İkinci adım olarak şunu yaptım: Ankara ve İstanbul Belediyelerine 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu uyarınca soru sordum "Ne kadar kira geliriniz var?" diye. Önce vergiyi sormadım, hani olur, kaçarlar diye. Gelirlerin bir güzel ayrıntılı dökümünü verdiler; İstanbul Büyükşehirin 166 milyon -İzmir'in 11'di- kira ve benzeri gelirleri var, Ankara'nın da 33 milyon lira civarında benzer gelirleri var. Peki, bunlarla ilgili vergi veriyorlar mı, bu defa o soruyu sordum: "Ne kadar vergi veriyorsunuz? Vermiyorsanız neden, veriyorsanız neden?" Vergi vermiyorlar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi de bana cevap verdiler, vergi vermediklerini söylediler. Ankara Büyükşehir Belediyesi, iki satırlık yazısında şunu söylüyor ayrıca, daha kapsamlı bir cevap veriyor, iki satır ama kapsamlı, "Belediye kira gelirleri, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 4'üncü maddesinin (I) bendi gereğince kurumlar vergisinden muaftır." diyor. Gerçi o ilgili maddeye baktığınız zaman burada belediyelerin, su, yolcu taşıma, mezbaha işletmeleri söz konusudur yani o kapsamda o tanımlanamaz ama belediyelerin kira gelirlerinin kurumlar vergisine tabi olduğuna dair herhangi bir madde yok Kurumlar Vergisi Kanunu'nda. Dolayısıyla eğer bir boşluk varsa bütün belediyeler için uygulanması gerekir. Türkiye'de İzmir Büyükşehir dışında böyle bir uygulamanın olmadığını görüyoruz.

Tam ben bunlarla uğraşırken bir başka şey daha yaşadık. İzmir Büyükşehir Belediyesi Konak Vergi Dairesinden bir yazı aldı 14/9/2012 tarihinde yani 14 Eylülde ve buna göre, Doğal Yaşam Parkı'nın hizmete girdiği 2008 yılından itibaren kurumlar vergisi mükellefi yapıldığını yazıyor. Hayvanat bahçesi kurumlar vergisi mükellefi, düşünebiliyor musunuz? Soruyorum: Yani Türkiye'de hangi belediyenin hangi hayvanat bahçesi kurumlar vergisi mükellefidir? Böyle bir şey yok, uygulaması yok.

Şunları söyleyeyim: Birincisi, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'na göre hayvanat bahçeleri, doğal yaşam parkları iktisadi kamu kuruluşu değillerdir. İki: Kaldı ki yine aynı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 4'üncü maddesinin (a) ve (b) fıkralarına göre de bu tür yerler muafiyet kapsamındadır. Üç: 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun Büyükşehirin görevlerini sayan maddesinde hayvanat bahçeleri görevleri arasında sayılmaktadır.

Bir diğer şeyi söyleyeyim: 5199 sayılı bir Kanun var, Hayvanları Koruma Kanunu; bunun ilgili yönetmeliği de belediyelere görev veriyor, hayvanat bahçesine ilişkin görev ve yükümlülükler getiriyor.

Şimdi, bir şey daha söyleyeyim: Kurumlar vergisi safi kazanca göre alınır. İzmir Doğal Yaşam Parkı'nın 2013 yılı gelir beklentisi 1,4 milyon lira iken gider öngörüsü 5,5 milyon liradır yani 3 kattan fazla bir zarar söz konusudur ve siz bunu vergilendireceksiniz. Dolayısıyla, burada bir suiniyet vardır, burada bir kötü niyet vardır, burada çifte standart vardır. Eşit kurumlar arasındaki "vergide genellik" prensibi çiğnenmektedir. Böyle durumda, bir siyasi ahlak sorunuyla karşı karşıyayız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OĞUZ OYAN (Devamla) - Bu, olsa olsa bir İdi Amin yasası olur. İdi Amin yasasını da size söyleyeyim: "Madde 1: Ben her zaman haklıyım. Madde 2: Haksız olduğum durumlarda 1'inci maddeye bakınız." (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Oyan.