| Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 75 |
| Tarih: | 21.03.2018 |
EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 533 sıra sayılı Kanun Tasarısı üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bu kanun tasarısıyla getirilen düzenlemeyle 6745 sayılı Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'a ekleme yapılarak nükleer enerji santrali yatırımlarının Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar'da öngörülen teşvik ve desteklerden yararlandırılması öngörülmektedir. Düzenleme, Rusya ve Japonya'yla imzalanmış iki uluslararası anlaşmayla yola çıkılan Akkuyu ve Sinop Nükleer Santrallerini ilgilendirmektedir. Maddeyle, her iki santralin nükleer enerji santrali yatırımları için öngörülen teşvik ve desteklerden yararlandırılacağı hükme bağlanıyor. 40 milyar dolarlık maliyeti olan iki santrale sağlanan ilave teşvikler Rusya ve Japonya'ya milyarlarca dolarlık avantaj sağlamaktadır. Türkiye'nin, sağlanan bu yeni avantajlar karşılığında Rusya ve Japonya'dan aldığı taahhüt ise bilinmemektedir. İki santralin üreteceği elektrik yüksek fiyattan uzun dönemli alım anlaşmalarına bağlıdır. Ülkemiz ilave teşvik verirken Rusya ve Japonya'nın bunun karşılığında elektrik fiyatında ne kadar indirim yapacağı belli değildir. Dünya genelinde nükleer enerji santrallerinin kapatılması yönünde güçlü ve aktif bir süreç işlemekteyken ülkemizde nükleer santrallerin inşasının yeni teşviklerle desteklenmesi manidardır. Ayrıca, Rusya'yla 2010 yılında, Japonya'yla 2013 yılında imzaladığımız anlaşmalardaki elektriğin ülkemize maliyeti -2010 yılında ülkemizin yaptığı ihalelerde gördüğümüz gibi- güneş ve rüzgâr enerjisi yatırımlarının çok üzerindedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Akkuyu zaten KDV ve gümrük vergisi teşvikinden yararlandırılmıştı. Akkuyu hem stratejik hem de öncelikli yatırım hâline getirilmiştir. Bu iki statü sebebiyle sigorta destek primi ile kredilerde faiz desteklerinde önemli avantajlar sağlanmakta, öncelikli yatırımlarda yüzde 80-90 oranlarında ve yüzde 7'yle on iki yıl boyunca vergi indirimlerinden yararlanma söz konusudur. Ayrıca, nükleer yatırımlara kamunun ortaklığının kesinleşmesi hâlinde sağlanacak destekler de başka bir anlam kazanacaktır. Sağlanan devlet teşviki ve destekleri, hisse satın almak yerine mal ve hizmet satın alınan tedarikçi şirket olmayı yeğleyen Türk firmaları açısından da farklı bir cazibe alanı oluşturacaktır.
Madde detaylıca ele alındığında hâlen kamuoyunun gündeminde olan Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nin yapılması için mali destek ve teşvikleri düzenlemektedir. Ekolojik perspektif bakımından özellikle "Nükleer santral gereklilik arz ediyor mu?" sorusuna yanıt aradığımızda, TÜİK verileriyle dahi bunun karşılanmadığını görmekteyiz. Türkiye'de ekim ayı sonu itibarıyla 82.018 megavat enerji üretim kapasitesi varken mevcut enerji santralleri bu kapasitenin ortalama yüzde 40-50 gibi bir oranında enerji üretmektedir. Kamu elinde bulunan santraller ya hiç çalışmamakta ya da çok düşük kapasitelerde üretim yaparken özel sektör ise ortalama yüzde 40 üretim gerçekleştirmektedir.
Ayrıca, bu santrallerin yapımı ve propagandası aşamasında göz ardı edilen bir husus vardır, o da nükleer santral atıkları ve akıbetleridir. Bu noktada en büyük endişe kaynağımız, Türkiye'nin nükleer santral dolayısıyla radyoaktif atık mezarlığına dönüşecek olmasıdır. Ayrıca nükleer santral yatırımlarında depremselliğin büyük önem taşıması sebebiyle yatırım bedelinin buna göre şekillendiği ve tarifelerde de bunun etkili olması sebebiyle yatırım maliyetine bağlı olarak şirketlerin tarife bedelinin mevcut piyasa koşullarına göre çok yüksek çıktığı da bir gerçektir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; buradan hareketle, doğal sistemin zarar göreceğini, yaşama, deniz ekosistemine, tarım alanlarına telafisi mümkün olmayan hasarlar vereceğini dile getirmek kamusal bir sorumluluktur. Bilinmelidir ki söz konusu teşviklerle desteklenecek nükleer santralin yaratacağı yıkım için bir kaza olmasına gerek yoktur. Zira santral çalışmaya başladıktan sonra radyoaktivite yayılımı başlayacak, soğutma havuzlarına alınan atık çubuklar toprağa, suya, denize; ışınımın yol açabileceği her canlıya, köylüye, balığa, ormana, kekliğe, kurda kuşa, börtü böceğe toksisitesini, ölüm etkisini yaymaya başlayacaktır. Tarım arazileri bundan etkilenecek, kuş uçuşu, çok yakın olan turizm mekânlarında bu faaliyetler kısıtlanacaktır. Bu bakımdan kendi varlığını kabul etmediğimiz nükleer enerji santrallerine teşvik uygulamasına karşı çıkıyor ve maddenin mutlaka tasarı metninden çıkarılmasını bir kez daha belirtiyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.