GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:72
Tarih:15.03.2018

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Konuşmama başlarken iki yüz yetmiş altı gündür özgürlüğünden mahrum bırakılan, haksız, hukuksuz şekilde Maltepe Cezaevinde tutulan İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu'nu ve Anayasa Mahkemesinin kararlarına rağmen tutuklu yargılanan diğer tutuklu milletvekillerini özgürlük, adalet dileklerimle selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, size geçtiğimiz hafta Eskişehirlilerin bir mesajını getirmiştim. Termik santral ihalesinin ertelenmesi sonrasında bunun artık iptal edilmesi gerektiğine ilişkin bir mesajdı. Onu bir kez daha yinelerken bugün yine Eskişehir halkının, her görüşten Eskişehirlinin bir başka mesajını daha getirdim, o da aslında bu maddeyle de doğrudan ilgili: Şeker fabrikalarımızın, cumhuriyetimizin yaşıyla, kuruluşuyla yaşıt şeker fabrikalarımızın satılmaması, şeker işçilerimizin işinden edilmemesi, pancar çiftçilerimizin işinden, aşından edilmemesi ve millî zenginliğimiz olan şekerin üretiminin bu fabrikaların verimi artırılarak daha da devam etmesi, artırılması ve veriminin artırılması yönündeki mesajını tüm Eskişehirliler haftalardır Eskişehir'in değişik yerlerinde imzalar toplayarak duyurmaya çalışıyorlar. Önümüzdeki günlerde yine bizler de milletvekili arkadaşlarımızla Eskişehir'de şeker fabrikamızda şeker işçilerimizle, pancar çiftçilerimizle dayanışma içinde tüm Türkiye'ye sesleneceğiz ama bir kez daha bu fabrikaların özelleştirilmemesi, satılmaması ve millî varlığımız olan bu fabrikaların belki de verimlerinin artırılacak şekilde kapasite artırımına gidilmesi gerektiğini ifade etmek isterim.

Değerli arkadaşlarım, konuşmakta, tartışmakta olduğumuz bu kanun, yatırım ortamının iyileşmesini amaçlıyor. Tabii ki burada olumlu unsurlar var, bunları destekliyoruz. Olumlu bulmadığımız unsurlar konusunda da eleştirilerimizi, önerilerimizi, tavsiyelerimizi günlerdir ifade ediyoruz ve edeceğiz.

Ben önümüzdeki günlerde Türkiye'de yatırım ortamında iyileşme sağlayacak iki önemli fırsata dikkat çekmek istiyorum. Bunlardan birincisi, Avrupa Birliğiyle yapılacak müzakerelerde gümrük birliğinin güncellenmesi konusunun gündeme gelecek olmasıdır. İkincisi de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına Avrupa Birliği içinde vizesiz seyahat imkânı sağlayacak olan adımların atılması mümkündür. Bunun olabilmesi için Türkiye ile Avrupa Birliği arasında uzun süredir müzakereler yürümekte, bu konuda yapılmış olan anlaşmalar var. Bu anlaşmalarda belki de iki taraftan da kaynaklanan sıkıntılar var. Ancak önümüzdeki hafta Varna'da, komşumuz Bulgaristan'da çok önemli bir zirve toplantısı gerçekleşecek. Bu toplantıda Avrupa Birliği troyka seviyesinde, ülkemiz de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla yer alacaklar. Bu bir fırsattır. Eğer yatırım ortamının iyileşmesini ülkemizde istiyorsak, yani yurt dışından ülkemize bakanların bu ülkede yatırım yapılacağını, yapılabileceğini düşünmelerini istiyorsak, algımızı, imajımızı düzeltmek, itibarımızı daha yükseltmek istiyorsak bu toplantı bir fırsattır.

Bu toplantı öncesinde Avrupa Birliğinden gelen mesajlarda sıkıntılar yok mu? Var. Örneğin bugün Avrupa Parlamentosunda Afrin konusunda alınan kararın çok yanlış yönleri bulunmakta. Avrupa Birliğinin uzun süredir bizlerin güvenlik, yani yurttaşlarımızın can güvenliği, ülkemizin birliği, bütünlüğü bağlamındaki kaygılarımıza duyarsız kaldığı bilinen bir gerçek ancak bizim de Türkiye olarak kendimizi anlatma, kaygılarımızı, güvenlik kaygılarımızı anlatma konusunda belki daha fazla çabaya, daha fazla gayret göstermeye ihtiyacımız var. Önümüzdeki günlerde çok önemli bu müzakereler gerçekleşirken bizlerin atabileceği önemli adımlar da var. Tabii ki Avrupa'nın hataları yok değil var ama bizim de Avrupa'ya, dünyaya verdiğimiz mesaj anlamında çok ciddi sıkıntılarımız var. Bunların başında da ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü geliyor.

Yarın Cumhuriyet gazetesinin bir başka davası var İstanbul'da, bir başka duruşma. Beş yüz beş gündür gazetenin İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay cezaevinde, yarın bir duruşma daha olacak. Şahin Alpay, Mehmet Altan gazeteci yazarlar -beğenirsiniz beğenmezsiniz- sadece yazdıkları nedeniyle, düşündükleri nedeniyle altı yüz gün, beş yüz kırk gündür cezaevindeler. Anayasa Mahkemesinin onlar hakkında verdiği kararlar var özgürlükleri ihlal edilmiştir diye.

Şimdi, bizler, bu Anayasa Mahkemesi kararlarına itiraz edilsin diye biliyorsunuz bireysel başvuruyu karara bağlamış durumdayız ama o bireysel başvurular sonrasında alınan ihlal kararlarını mahkemelerimiz uygulamamakta. Benzer şekilde bugün görüşmekte olduğumuz kanun içinde biz yeni bir yasaklama getiriyoruz. İnternete yasak getiren bir madde önümüzdeki hafta görüşülecek.

Yani şunu söylemek istiyorum: Bizler önemli bir fırsatı, Avrupa Birliğiyle ilişkileri, özellikle örneğin gümrük birliğinin güncellenmesi konusundaki bir fırsatı yakalamak istiyorsak ülkemize ifade özgürlüğünü, bazın özgürlüğünü, düşünce özgürlüğünü, tartışma özgürlüğünü getirmeliyiz, getirebilmeliyiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UTKU ÇAKIRÖZER (Devamla) - Son cümleyle bitireyim Sayın Başkan.

BAŞKAN - Son cümlenizi söyleyin lütfen.

UTKU ÇAKIRÖZER (Devamla) - Bu konuda hepimizin üstüne -hangi görüşten olursak olalım- önemli vazife düşüyor. Türkiye'nin dünyada yükselen itibarı hem demokrasimiz hem hukuk devletimiz açısından önemlidir ama aynı zamanda çok ihtiyacımız olan yabancı yatırımın, üretime yönelik yatırımın Türkiye'ye gelmesi açısından önemlidir. Önümüzdeki günlerdeki bu iki önemli fırsatı kaçırmamak bizlerin elinde, bize bağlı. O yüzden hepimiz mutlak surette ülkemizde demokrasi, hukuk devleti kalitesini yükseltelim ve işe OHAL'i kaldırarak başlayalım diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)