GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:69
Tarih:12.03.2018

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; günün ilk ışıklarında hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, sizlere sormak isterim: Gecenin bir yarısında, yangından mal kaçırır gibi geçirilmek istenen bu yasa teklifi neden önümüzde? Nedeni belli. Birincisi, tek adam iktidarını korumak isteyen AKP, içeride OHAL baskıları, ekonomideki kötü gidiş ve dışarıda baş başa kaldığı yalnızlık nedeniyle halkımızın güvenini yitirdiğini biliyor, görüyor. Bu adı ittifak kendi koalisyon olan birlikteliğin küçük partisi ise barajı aşamayacağını görüyor, biliyor. Yani ülkemiz için, halkımız için değil tamamen kendinizi kurtarmak için bu şaibeli ittifakı yapmaktasınız. Yüzde 50 desteği bulamayınca, sonunda, işte içinde şaibeli pazarlıklar olan bu koalisyon kanunuyla karşımıza çıkıyorsunuz.

Değerli arkadaşlarım, peki, biz bu şaibeli ortaklığa inançla, kararlılıkla neden karşı çıkıyoruz? İki sebebi var. Birincisi, sizler milletin iradesini yok saymak istiyorsunuz, Meclise yansıtmıyorsunuz. Yaptığınızın 12 Eylül darbecilerinden farkı nedir, sorarım. Onların getirdiği yüzde 10 seçim barajı utancını devam ettiriyorsunuz.

Şimdi siz bu antidemokratik utanç barajını korumakla yetinmiyorsunuz, ötesine de geçiyorsunuz. 12 Eylül cuntacılarının bile aklına gelmeyen bir yöntemle barajı resmen 5 katına katlıyorsunuz. Nasıl mı? Baraj bir şantaj hâline getirilmektedir. Cumhurbaşkanlığı seçimi için gerekli yüzde 50+1 oyun sağlanması karşılığında iktidara destek veren partilerin barajdan etkilenmeyeceği bir sistem getirilmekte. Yüzde 5'lik, 3'lük, hatta yüzde yarımlık bir parti bile Meclise milletvekili sokabilir hâle getirilmekte. Öte yandan, ittifak yapmadan yüzde 5, 7, hatta 9,9 oy alacak yani 5-6 milyon yurttaşımızın oylarını temsil edecek bir parti ise tek bir milletvekili dahi çıkaramaz hâle getirilmekte. Milyonlarca yurttaşın iradesi yok sayılmakta. Soruyorum: Nerede kaldı temsilde adalet? Nerede kaldı çoğulculuk, çok seslilik? Bu yasayla seçmen iradesi, millet iradesi işte böyle çalınmakta, yok edilmektedir. "Mümkünse ittifak yapsınlar, yapamıyorlarsa barajın altında kalsınlar." anlayışı hiçbir demokrasiyle, çoğulculukla, adaletle, eşitlikle bağdaşmaz.

Değerli arkadaşlarım, bu kanuna karşı çıkışımızın ikinci temel gerekçesi ise seçim güvenliğinin tamamen ortadan kaldırılacak olmasıdır. Serbest seçim ilkesini ortadan kaldırmaktasınız. Demokrasilerde ilke bellidir; gizli oy, açık sayım. Peki, biz şimdi ne yapıyoruz? Açık oy, gizli sayım. Aynı binada oturan seçmenler farklı bölgelere kaydırılacak; kaydırılacak ki sahte, şüpheli oyların tespiti güçleşsin, yurttaş denetimi tamamen ortadan kalksın. Sandıklar taşınmakta, sandıklar birleştirilmekte; öyle ki seçmen iradesi baskı altına alınabilsin. Sandık kurulu başkan ve üyeleri doğrudan iktidarın emrindeki kamu görevlilerinden seçilecek; seçilecek ki siyasi partiler oy sayımını denetleyemesin. Üzerinde mühür bulunmayan pusulalar ve zarfları geçerli sayılmakta; sayılacak ki hileli oylar kontrol edilemesin. Bilinmeyen ihbarlarla kolluk gücünün sandık başına gelmesi sağlanacak; sağlanacak ki haklı itirazlar silah gölgesinde susturulacak, muhalefet sindirilecek. Soruyorum: Partilerin denetimi dışına çıkarılan ve sadece kamu görevlilerinin inisiyatifine bırakılan bir seçim ne kadar demokratik, ne kadar adil, ne kadar meşru olur? Bunun adı polis ve jandarma gözetiminde sopalı seçimdir.

Değerli arkadaşlar, böyle bir seçim eşit seçim olamaz. Böyle bir seçim ahlaklı olamaz, vicdanlı olamaz, demokratik bir seçim olamaz. Böyle bir seçim ayrışmayı derinleştirecek, kutuplaşmayı derinleştirecektir. Bu kürsüden sizleri uyarmak isterim: Şu anda elinizdeki güce, aritmetik güce, sayısal güce güveniyor olabilirsiniz ama haklılık, ahlaki ve vicdani meşruiyet, iradesini çalmaya çalıştığınız millettedir. Millet bu şaibeli ittifakınızın bedelini hepinizden soracaktır. Vatanını seven, demokrasi âşığı milletimizle birlikte, Cumhurbaşkanlığını kazanamama ve barajı geçememek kaygısıyla kurulan bu korku ittifakına geçit vermeyeceğiz. Bu iktidar ittifakını devirerek, seçim yoluyla değiştirerek demokrasimizin rüştünü ispat edeceğiz. Türkiye'yi huzur, barış, kardeşlik yurdu, yeniden demokrasi yurdu yapacağız.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Çakırözer.