GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:60
Tarih:15.02.2018

EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 518 sıra sayılı -yatırım ortamının iyileştirilmesine ilişkin torba- Kanun Tasarısı'nın 27'nci maddesi üzerinde Halkların Demokratik Partisi adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bu kanun tasarısının ikinci bölümünde tam 6 maddede yapılan düzenlemeyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda değişiklik yapılması öngörülmektedir. Elbette ülkemizde ekonominin iyileştirilmesi ve yaşanan devasa krizden çıkabilmek için yatırım ortamının daha uygun hâle getirilmesine acil ihtiyaç vardır. Bunu reddetmiyoruz ancak bu tasarı ekonomik krizi aşmaya yönelik değil, ekonomik krizi gizlemeye yönelik bir bakışla hazırlanmış ve aynı tarzla yasalaştırılmak istenmektedir. Öyle ki bu tasarıda Plan ve Bütçe Komisyonunun ihtisas alanına girmeyip Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunun uzmanlık alanına giren çok sayıda düzenleme bulunmaktadır.

Değerli milletvekilleri, ilgili komisyonlarda görüşülmeden ve etraflıca tartışılmadan çıkarılan kanunların uygulamada yarattığı sorunlara sürekli biçimde şahitlik ediyoruz. Uygulamada yaşanan bir sorunu yeni bir torba yasayla düzeltme çabası da ayrı bir usulsüzlük olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla, tasarıda 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'na dair yer alan düzenlemelerin tasarı metninden çıkarılıp ilgili komisyona sevk edilerek uzmanlarca etraflıca tartışılması gerektiğini düşünmekteyiz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii, Türkiye'de yatırım, ticaret, işletme vesaire konular önemli olmakla birlikte bu alanlarda yaşanan krizlerin tetiklediği işsizlik bizler açısından daha önemli bir meseledir. Yine, işsizlik kadar ağır çalışma koşulları altında ezilen, düşük çalışma ücretlerine razı olmak zorunda bırakılan, her türlü mobbingle karşı karşıya bırakılan ve sonunda bir iş cinayetine kurban giden işçi yurttaşlarımız bizler için daha da önemlidir.

Değerli milletvekilleri, bakınız, içerisinde bulunduğumuz 2018 yılının sadece Ocak ayında 141 işçi yurttaşımız iş cinayetleri kapsamında yaşamını yitirdi. Bunun yanında, yine ocak ayında 6 işçi intihar ederek yaşamına son verdi. 2017 yılında 90 civarında işçinin intihar ettiği verileri mevcut.

Değerli milletvekilleri, dünyada güvencesiz çalışma koşullarının oluşturduğu genel nedenler dışında her ülkenin de kendine özgü koşulları var. Örneğin, İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisinin aylık raporunda yer alan bilgilere göre bu noktada, tespit edilebildiği kadarıyla, Türkiye'de işçi intiharlarının ilk üç nedeni, ödenemeyen borçlar, mobbing ve işsizlik olarak belirtilmektedir. Yine aynı raporda, son dönemde sıkça meydana gelen kendini yakma eylemlerine ilişkin 2 işçiye dair çarpıcı veriler yer alıyor. Aynen okuyorum: "2013 yılında Sinpaş Altınoran inşaatında 3'üncü kattan düşen Sıtkı Aydın'a patron tarafından yalnızca 200 TL verildi. Beş senedir mahkeme devam ediyor, 6 hâkim değişti. İşsiz kaldı. Bu süreçte ihtiyaçları için 30 bin TL kredi çekti. Sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde kendini yaktı. Balıkesir Belediyesi önünde kendini yakan işsiz Mustafa Birgül 'Öyle yapıyorum olmuyor, böyle yapıyorum. Taş taşıyayım, çöpçülük yapayım ama işim olsun. İbretiâlem olsun diye kendimi yaktım.'" diyor.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bakınız, 80 milyonu bulan Türkiye nüfusunun 52 milyonu 40 yaşın altında vatandaşlardan oluşmaktadır. İşsiz sayısı 6 milyonu bulmuş durumda. Yani rahatlıkla diyebiliriz ki: "Her evde en az 1 işsiz vatandaş var. Her 4 gençten 1'i ne okuyor ne de çalışıyor. Kentlerde her 3 genç kadından 1'i işsiz."

Değerli milletvekilleri, yatırım ortamının iyileştirilmesinin ve iş yaşamının tüm alanlarında iyileşmenin önünü açabilecek temel hamle, huzur ve istikrarın önünü açacak toplumsal barış, demokrasi ve özgürlük alanlarının genişletilmesidir. Bunun büyük oranda darbe alan adalet kurumunun yeniden tesis edilmesiyle sağlanabileceğine inanıyor, tekrar hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)