GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:59
Tarih:14.02.2018

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum tekrar.

518 sıra sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 14'üncü maddesi üzerinde konuşacağım. Bu madde, bildiğiniz gibi, Yapı Denetimi Hakkında Kanun'la ilgili düzenlemeler yapıyor.

Değerli arkadaşlarım, yatırım ortamını iyileştirmek istiyoruz, bu konuyla ilgili olarak da demin anlattığım gibi, Sayın Başbakan Yardımcımız bir tıp profesörü olmasına rağmen gerçekten çok detaylı bir çalışma yapmış, çok iyi niyetli bir çalışma yapmış, kendisi hukuki konularla ilgili, uygulamayla ilgili epey bir bilgi sahibi olmuş, bunu takdir etmemek mümkün değil. Kendi görevini yapmış ama şöyle bir durum var: Şimdi, bakın, amacımız yatırım ortamını iyileştirmek. Neden iyileştirmek istiyoruz? Daha fazla yatırım yapılsın, işsiz olan vatandaşlarımız işe kavuşsun, işi olanlar da daha iyi iş ortamına kavuşsun. Yani kalkınma için kısaca yapıyoruz, vatandaşımız için kısaca yapıyoruz. Peki, bakıyorum, son yıllarda özellikle bu konularla ilgili düzenlemeler sık sık yapılıyor ve bizim Plan ve Bütçe Komisyonundan ve buradan geçiyor. Son yıllarda sürekli olarak söylüyoruz "İstihdamda çok büyük artış sağladık, artış sağladık." diye. Bakın, Aralık 2015'te 13 milyon 999 bin toplam sigortalı sayısı, toplam sigortalı sayısı 13 milyon 999 bin 398 yani 14 milyon. Kasım 2017 en son rakam, ne kadar olmuş biliyor musunuz toplam sigortalı sayısı? 14 milyon 555 bin. 555 bin artmış Aralık 2015'ten Kasım 2017'ye kadar. Yani bu süre içerisindeki reel artış, sigorta kayıtlarına yansıyan bu: 550 bin.

Şimdi, hâlbuki biz hazineden, İş Kurumundan, İşsizlik Sigortası Fonu'ndan bir yığın destekte bulunduk istihdamı artırabilmek için. Yapıyoruz, büyük fedakârlıklarda bulunuyoruz. Peki neden artıramıyoruz bunu? İş yeri sigortalı sayısı, bakın, yine Aralık 2015'te 1 milyon 740 bin, Kasım 2017'de 1 milyon 851 bin. Verdiğimiz destek oranında büyük bir artış söz konusu değil. Biraz önce söylediğim gibi bu artışların olabilmesi için demek ki daha farklı saiklere ihtiyaç var, daha gerçekçi olmamız lazım.

Diyeceksiniz ki: "Sosyal Güvenlik Kurumunun rakamları yeterli değildir." Bakın, mükellef sayılarını vereyim: Gelir vergisi faal mükellef sayısı... Geçenlerde TÜİK açıkladı, 81 milyona yakın nüfusumuz var. Ne kadar gelir vergisi mükellefimiz var, biliyor musunuz? En son ocak itibarıyla 1 milyon 883 bin 698, 81 milyonluk bir ülkede 1 milyon 883 bin gelir vergisi mükellefimiz var ve bu sayı 2001'de -on yedi sene önce- 1 milyon 768 binmiş. 1 milyon 768 binden on yedi yılda 1 milyon 883 bine çıkarmışız. Yani, bir şeyler yapıyoruz ama niçin yaptığımızı, nasıl yaptığımızı bilmemiz lazım. Bakın, sayılar ortada, bunlar Sosyal Güvenlik Kurumunun, kamunun sayıları, devletin sayıları. Bu da Maliye Bakanlığının sayıları. Kurumlar vergisi mükellef sayılarını vereyim: Şu anda 764.310, Ocak 2018 itibarıyla. 2001'de de bu 565 binmiş. Bu kadar teşvik veriyoruz, bu kadar uğraşıyoruz gerçek anlamda bir artış kaydedemiyoruz. Demek ki sorun farklı bir yerde, bunu görmemiz lazım, bunu artırabilmemiz lazım.

"Büyüme" diyoruz... Bu sene bankacılık sektörünün kârı neye çıktı biliyor musunuz? 40 milyara. 40 milyar, geçen yıl, 2016'da 26 milyardı. Büyüyor Türkiye, büyüyor ama bankacılık sektörü büyüyor, sigortacılık sektörü büyüyor. Bizimle ilgisi olmayan, yabancıların yatırım yaptığı alanlar büyüyor. Bakın, bankacılık sektörü özellikle yabancılar tarafından, sigortacılık sektörü özellikle yabancılar tarafından elde tutuluyor. O sektörlerde önemli ölçüde büyüme var; bu, çarpık bir büyüme. Bu, vatandaşa yansımayan bir büyüme.

Herkesi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kuşoğlu.