GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:56
Tarih:07.02.2018

HDP GRUBU ADINA MİTHAT SANCAR (Mardin) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, bundan iki yıl önce Cizre'de bodrumlarda katledilen insanlarla ilgili vahim bir tablo ortaya çıkmıştı ve o tablodan sonra da bunun araştırılmasına yönelik herhangi bir çaba olmadı, hukuksal süreçler işletilmedi. O duruma, o noktaya neden gelindiğine dair Mecliste verilen araştırma önergeleri de reddedildi.

Şimdi, sokağa çıkma yasaklarının hukuka aykırı olduğuna dair o dönemde çok uyarımız oldu. Hukuka aykırılığın ötesinde büyük bir keyfîlikle "operasyonlar" adı altında işlemler yapıldığını da dile getirdik. O dönem, özellikle Cizre'de bodrumlarda bekleyen, bodrumlara sığınmış insanlara yönelik bir katliam gerçekleştirilmek istendiği konusunu da hem kamuoyuna hem Hükûmetin çeşitli bakanlarına defalarca ilettik. Sorunu bu şekilde katliamla, katlederek halletmeyi düşünenlerin önemli bir oyun peşinde olduklarına dair de uyarılarımız oldu. Bizzat dönemin Başbakanına bu konuyu ilettiğimizde bize şu cevap verilmişti: "Genelkurmay Başkanına o bodrumdaki insanlar sağ çıkacaklardır diye 2 kere emir verdim, talimat verdim."

Başka bakanlarla da görüşmeler yaptık bizler, arkadaşlarımız. Kendilerine burada bir oyun oynandığını, ciddi bir provokasyon peşinde olan güçler bulunduğunu söyledik. Hatta -o dönemin bakanları kendileri açıklasınlar- eğer bodrumlara sığınmış insanlar sağ çıkarılmazsa, burada bir katliam gerçekleştirilirse bunun sonucu büyük bir kırılma olur, bu kırılmadan darbeye giden yol bile açılır dedik. Bu sözlerimizi söylediğimiz bakanlar bugün hayattalar tabii, kendileri de bu konuda konuşmak isterlerse kamuoyunu da Meclisi de aydınlatabilirler.

Evet, uyarıda bulunduk, burada bir darbe tezgâhı bile olabilir dedik kendilerine fakat ya çaresiz ve aciz kaldılar, bu uyarıların gereklerini yerine getirmediler ki kendileri de "Evet, bizim de böyle endişelerimiz var." demişlerdi.

Şimdi, onlarca, yüzlerce insan katledildi o bodrumlarda. Pek çoğunun henüz cenazesi bile ailelerine teslim edilmiş değil. Yine, Hükûmet mensuplarıyla yaptığımız görüşmelerde orada bulunanların çok büyük bir kısmının -birkaç kişi hariç- silahsız olduğunu, çatışma gibi bir durum içine girecek koşulları olmadığını bildiklerini söylediler bize. Bunu bakanlarınızla arzu ederseniz konuşun. Hatta daha fazlasını anlatabiliriz ama bizim bu tür müzakerelere ilişkin bir etiğimiz vardır. Bakanların emrine rağmen oraya ambulansların giremediğini bizler çok iyi biliyoruz.

Orada, o bakanlara bu tezgâhı kimlerin yaptığını ya da kendilerinin nasıl basiretsiz kaldığını burada araştırmamız gerekiyor. O operasyonları yönetenler neredeler, kaçı darbe girişiminde yer aldı? Hangi kişiler o emirleri verdiler ya da bakanların emirlerinin yerine getirilmesini engellediler? Bizzat dönemin Başbakanının "Emir verdim Genelkurmay Başkanına, oradan o insanlar sağ çıkacak." sözü bize iletilmişken bunu kimler engelledi?

Eğer bunları bizler araştırmazsak, aydınlatmazsak şimdi içine girilen bu girdabın bundan sonra daha da derinleşebileceğine dair uyarımızı tarih önünde yapmak zorundayız. Gelin araştıralım, burada bu katliamlara neden yol verildi ve yol açıldı, bunların sorumluları kimlerdir, bunları ortaya çıkaralım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MİTHAT SANCAR (Devamla) - Aksi takdirde, bundan sonraki dönemlerde bu hukuksuzluklar, insanlık suçları daha da büyük çukurlar açar, bunun içine de bu ülke ve Hükûmet maalesef çok ciddi hasar görerek düşer. Uyarımız budur, ciddiye almanızı, dikkate almanızı rica ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)