GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:43
Tarih:20.12.2017

BEDİA ÖZGÖKÇE ERTAN (Van) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu ve eğer izliyorlarsa bizi bu saatte izleyen herkesi saygıyla selamlıyorum.

Bu gece şebiyelda yani 20 Aralığı 21 Aralığa bağlayan yılın en uzun gecesi değerli arkadaşlar. Gerçekten bitmek bilmeyen bir gece oldu. Evet, 15 Temmuz hain darbe girişimi akabinde bu Mecliste aslında dört parti -yani sizler görmezden gelseniz de, ısrarla unutturmaya çalışsanız da- bir araya gelerek ortak bir kanaatle "Darbeyle nasıl mücadele edilir"in yeksesini vermişti.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Biz Mecliste olanları söylüyoruz.

BEDİA ÖZGÖKÇE ERTAN (Devamla) - Bu Meclisten darbeyle mücadelenin demokrasiye sahip çıkmakla aşılabileceğini ve tek yolun aslında insanlığı, hakkaniyeti, adaleti korumaktan geçtiği mesajını vermişti. İşte o çok kritik beş günlük süre içerisinde gerçekten iktidar partisi o günkü samimiyetinde mücadeleye bu anlamda, bu rotada devam etmiş olsaydı bugün belki de çok farklı bir dönemi yaşıyor olacaktık. Ama 20 Temmuzda başlayan, başka bir şekilde başlayan, devam eden darbe gerçekten bütün muhalifler üzerinde ağır bir sopa olarak bugüne kadar uygulaması devam eder tarzdadır. Evet, aslında 4 Kasımda bir darbe oldu yine. 4 Kasımda Parlamentoya, işte bu ikinci defa gazi olan Meclise darbe yapıldı. Bu Parlamentoda 20 milyon kadar insanı temsil eden, 6,5 milyon seçmenin iradesiyle bu Meclise gönderilmiş olan bir partinin eş genel başkanları ve milletvekilleri bir operasyonla hapse atıldı. O günden beri OHAL süresince KHK'ler kullanılarak, OHAL kötüye kullanılarak aslında FETÖ'cülerle ya da darbecilerle mücadele edilmedi, kendinizden olmayan herkesle mücadele etmeye başladınız. Ama bu bir yol değil. İşte bugün bütçe görüşmelerini yapıyoruz, gerçekten sağlıklı bir ortamda yapmıyoruz ve bir partinin, bir kesimin, bu ülkenin gerçekliği olan çok önemli bir kesimin Kürt halkının siyasi iradesi bu Parlamento çatısı altında yok şu an.

HARUN KARACA (İstanbul) - Var burada; burada, burada.

BEDİA ÖZGÖKÇE ERTAN (Devamla) - Siz bu iradeyi görmezden geliyorsunuz ama bu bir yol değil. Bu bir yol değil Sayın Milletvekili. Sürekli olarak toplumun gerildiği, kutuplaştığı... Birbirine artık nefret söylemiyle davranan kesimler oluşmaya başladı; her gün cinnet hâlinde insanlar birbirini boğazlamaya, öldürmeye başladı. Çok daha fazlası var, şiddet artık öyle noktalara vardı ki yani tarif edilemez manzaralarla karşılaşıyoruz; hayvanlara yönelik şiddetle, evcil hayvanlara yönelik şiddet manzaralarıyla karşılaşıyoruz. Hepimizi bir cinnet hâli sarmış oldu.

İşte bugün taşeronlardan bahsedecektim size; gerçekten bu taşeron işçilerin yaşadığı mağduriyet, OHAL baskısı altında artık kimsenin güvenceli bir işten, çalışma hakkından, çalışma hayatından bahsedemediği bir ortamda yaşıyoruz. Herkes çekiniyor ve korkuyor, kimse konuşamıyor, kimse fikirlerini özgürce, serbestçe ifade edemiyor ne hâkimi ne savcısı ne doktoru ne profesörü ne öğretmeni ne işçisi; hiç kimse. Artık öyle bir hâle getirdiniz ki kamu personel rejimindeki temel ilkeler bile hiçe sayıldı. İşte liyakat, hakkaniyet gibi ilkelerden hiç kimse bahsetmiyor. Taşeronlar bu gece evet, Hükûmetten gelecek bir müjdeli haberle beklenti içerisinde diyor Sayın Bakan ama aslında Meclisten bir beklenti içerisinde milyonlarca insan. 1 milyonun üzerinde insandan bahsediliyor; 1 milyonun üzerinde taşeron işçi demek milyonlarca yuva demek, insan demek. Bunların geleceğiyle oynamaya ve kimsenin geleceğini karartmaya hakkımız yok. Bir an önce öncelikle OHAL'den vazgeçilmeli, OHAL uygulamasından, bu haksız uygulamalardan. Halkın iradesine saygı göstermekten geçiyor iş, halkın iradesini halka teslim etmekten geçiyor, bu Meclisin gerçek iradesine saygı göstermekten geçiyor. Bunları göz ardı ederek hiçbir politika üretemezsiniz. Enflasyon, dolar, her gün bu rakamlar altında giderek yoksullaşan ve geleceği karartılan, geleceğe artık güvenle bakamayan, ümitsiz olan milyonlarca insan var artık. Böyle bir iklim yarattınız ve bu sizin eseriniz; bunun müsebbibi ne yazık ki sizlersiniz.

Ben bütün Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bedia Özgökçe Ertan.