GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:26
Tarih:21.11.2017

EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun tasarısının 87'nci maddesine ilişkin olarak vermiş olduğumuz önerge üzerine Halkların Demokratik Partisi adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, tasarının bu maddesiyle 5393 sayılı Belediye Kanunu'na getirilen ek bir maddeyle belediye meclislerinin kamu kurum ve kuruluşlarına uyguladıkları su ve atık su tarifelerinde uygulama birliğinin sağlanması, su tüketim bedellerinin kamudaki maliyetlerinin düşürülmesi planlanmaktadır. Ancak söz konusu maddenin hayata geçmesiyle birlikte anılan kamu kurumlarına fiilî olarak ücretsiz su verilmesi uygulaması hayata geçecektir. Bu uygulamayla, zaten gelir üretme sıkıntısı yaşayan belediyelerin dezavantajlı bir konuma geçmesi söz konusu olacaktır.

Değerli milletvekilleri, şimdi konuştuğumuz mesele belediyeler, belediye meclisleri ve bu meclislerin kararları olunca su tüketim bedellerinden çok daha önemli ve öncelikli olarak konuşulması, tartışılması gereken konular olduğu kanaatindeyiz.

Bakınız, bugün, Türkiye'de yerel yönetimlerin demokratik bir biçimde göreve gelip yine demokratik bir biçimde görevden ayrılma zemini büyük oranda aşınmıştır. Hepinizin bildiği gibi, 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle Belediye Kanunu'nda yapılan çeşitli değişikliklerle, seçim yoluyla göreve gelmiş belediyelerin kayyum atanması yoluyla merkezî hükûmete devredilmesinin yolu açıldı. Bu kanun hükmünde kararnamenin ardından gelişen antidemokratik sürece hepimiz yakından tanıklık ettik maalesef. Dikkatinizi çekerim, sürekli şekilde "millî irade" "halk iradesi" "demokrasi" gibi kavramları kullanmaktan geri durmamak, öte yandan kayyum atanan belediyeler, tutuklanan belediye eş başkanları, görevden uzaklaştırılan belediye başkanları, tutuklanan veya görevden uzaklaştırılan belediye meclis üyeleri konusunda ise millî irade kavramını, millî irade mekanizmasını akla getirmekten dahi imtina etmek oldukça çelişkilidir değerli arkadaşlar.

Değerli milletvekilleri, bakınız, son süreçte istifa eden AKP'li belediye başkanlarını da hesaba kattığımızda, aslında geldiğimiz noktada, Mart 2014 yerel seçim sonuçlarının bir kıymetiharbiyesi kalmamıştır çünkü bugün, Türkiye nüfusunun neredeyse yarısı kendisi tarafından seçilmemiş bir belediye başkanı ya da kayyum tarafından yönetilmektedir. Yurttaşların kendileri tarafından seçilmeyen kişilerce yönetilmeleri ise maalesef hiçbir siyaset lügatinde demokrasi olarak adlandırılmamaktadır. Çünkü demokrasi kavramı, demokratik ve şeffaf seçimlerle göreve gelme, demokratik ve şeffaf yönetim ve yine demokratik ve şeffaf yöntemlerle görevi devretme gibi yönetişim biçimlerine atıfta bulunur. Şimdi baktığımızda, ne kayyum atanan belediyelerde ne de istifa eden belediye başkanlarına ilişkin süreçlerde maalesef demokratik ve şeffaf bir süreçten söz etmek mümkündür. Halk seçtiği belediye başkanlarının neden görevden alındığına ilişkin ya da neden istifa ettiklerine ilişkin bilgiye sahip değildir. Görevden alma yetkisinin halka ait bir yetki olması gerekirken halkın bu yetkisi de yok sayılmış ve bu yetki evrensel hukuka da aykırı biçimde merkezî Hükûmet tarafından kullanılmıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şimdi tasarı maddesine tekrar dönecek olursak, düzenlemeyle kamu kurumlarının bu giderleri azaltılmak istenmektedir. Ancak halkın su giderleri konusunda bir düzenleme maalesef yoktur. Halkın ödediği su faturalarına baktığımızda, su tüketim bedelinden neredeyse daha fazla oranda "çeşitli vergi kalemleri" adı altında ek ücretler alınmaktadır. Giderek yoksullaştırılan halk, su gibi günlük yaşamın olmazsa olmazı bir kaynağı da son derece pahalı fiyatlara satın almak zorunda bırakılmaktadır. Su, temel bir insan hakkıdır. Musluklarımızdan temiz ve içilebilir lezzette su akması, bunun gerçekleşmesi için gerekli olan altyapının kamu kaynaklarıyla yenilenmesi, su varlıklarının korunmasına hizmet edecek etkin bir su tasarrufunun insan hakkını ihlal etmeden gerçekleştirilmesi için gerekli politikaları üretmek Hükûmetin başlıca görevlerinden birisidir diyor, bu duygularla hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)