| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 15.11.2017 |
BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, kefalet sigortası ve kefalet sigortasının kullanım alanının genişletilmesini içeren bir hukuki düzenlemeyle karşı karşıyayız. Kefalet sigortası nedir? Yani bir düzenleme yapacağız, adında kefalet var da, bu kefaletle neyi sigortalayacağız, onu sorgulayacağımız bir madde.
Şimdi ihalelere giriliyor. İhalelere girerken de ihalelerin kimlerle, ihale yönteminin nasıl, kimlere, nasıl verildiğini hiç sorgulamayacağım, zaman az. Ama ihalelere girerken bir teminat mektubu talep edilir şirketlerden. Bu teminat mektupları gayri nakdî kredidir yani krediler nakdî ve gayri nakdi olur, teminat mektupları da gayri nakdi kredilerdir. Şimdi, Bankalar Birliğinin Başkanı dedi ki: "Artık bıçak kemiğe dayandı, boğazımıza kadar geldi kredi tahsis edemiyoruz." Baktığınızda, mevduat kredi oranı olarak da yüzde 150 rakamına geldik yani 100 liralık mevduata 150 lira kredi veriyoruz, bu kredilerle de ortaya çıkan açığı bir yerde finanse etme zorunluluğu var. Şimdi "Gayri nakdî kredilere o yüzden bir nefes aldıralım, kefalet sigortasını getirelim." Kefalet sigortası bu yani yeni bir ihalede yeni bir teminat verme arayışıyla çıktı. Peki, bu arayış sadece bu rahatlama nedendir, ne oluyor bu ülkede de bu tür arayışlar var? Son bir yıla bakın, son bir yıl içerisinde yeni cari açık rakamları ortaya çıktı, 30 küsur milyar dolar, onun yanında 211 milyar dolarlık bir net borç açığı var reel sektörün ve bunun yanında da 70 milyar dolara yakın Türkiye'nin bir yıllık ödemesi var, kısa vadeli ödemesi var.
Şimdi, son bir yıla bakıyoruz; son bir yıl içinde doğrudan sermaye yatırımı yüzde 18 küsur azaldı. Bunun içinde de, azalmada yüzde 40'lık bir gayrimenkul alım artışı olmasa... Zaten tasfiyelerle beraber yatırım amaçlı hiçbir doğrudan sermaye gelmiyor; Türkiye'ye gelen sermayenin yüzde 77'si de yüksek faizden faydalanıp bizim ödediğimiz, vatandaşımızın ödediği vergilerden kaynağı yaratılan faize talip olarak geliyor.
Türkiye'nin uzun vadeli borçlanma imkânı eksiye düştü; artık sadece ve sadece kısa vadeli borç veriliyor ve dediğim gibi, bonoya, tahvile, borsaya kısa dönemde para kazanma amacıyla gelen bir nakit var.
Türkiye'de şu anda, baktığımızda, risk faktörleri çok yüksek. 2013'te 5 kırılgan ülke vardı; 4'ü değişti, bir Türkiye kaldı. Yine Türkiye olarak, kırılgan ekonomi olarak dünya listelerindeyiz. Bütün bunları söylediğimizde... "Bir an önce tedbir alınması gerekir." dedik ama ne yapıldı?
Şimdi, Merkez Bankası -geçenlerde de anlattım, ihracata karşı bir reeskont kredisi kullanılır- ihracatçının gelirine rağmen sabit kur uygulamasını getirdi. O yetmedi, şimdi vadeli -yani, o da bir sigorta sistemi getirdi- ihaleyle açarak sabit bir kur üzerinden yine bir kaynak yaratacak ama bu tür önlemler dönem dönem bu ülkede uygulandı. Bakın, size hatırlatayım: 1993 yılı biterken -1994'te seçimler vardı- yine Merkez Bankası "Bu tür önlemler alıyoruz." diye önlemler aldı ve ondan sonra kur artışı... Yani, yapılması gereken yapısal önlemler ve kararlı adımlar yerine geçici tedbirler alındı ve arkasından büyük bir kriz. 2001 yılına geldiğimizde Merkez Bankası o ara kendisi için özel tertip -öyle bir zarar çıktı ki- tahvil talep etti Hazineden; 18 küsur milyarlık yine bizim, hepimizin yüklendiği zararlar oluştu. O yüzden, yine uyarmak bizim en önemli görevimiz çünkü Türkiye'ye dışarıdan gelen baskı, yurt dışında yaşanan rekabet ve büyük merkez bankalarının daralma tercihleri işimizi zorlaştırıyor, önümüzde kritik bir dönem var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BİHLUN TAMAYLIGİL (Devamla) - Böyle kısa vadeli, akut durumlarda ortaya çıkacak çözümler yerine Türkiye'nin geleceğini kurtaracak kararlı adımlar atmak gerekiyor. Yoksa tarih tekerrür eder, tekerrür eden tarih de acı faturalar ödetir. Bunu uyarmak bizim görevimizdir. Ben inşallah bunları dikkate alırsınız diye ümit ediyorum.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Tamaylıgil.